Siyaset söylemi sertleşiyor... İYİ Parti rahat değil. Ümit Özdağ’ın açıklamaları sayfalarımızda. MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın’ın Meral Akşener’i hedef alan değerlendirmesi çok sert: “Fosforlu Cevriyelik taslama.”

Millet İttifakı’na yönelen yıpratma girişimleri önümüzdeki günlerde boyutlanacak gibi görünüyor. HDP ile ilgili girişimler kendi mecrasına girdi. İttifakın sağ kanadına yönelik bir kanal İYİ Parti ise diğeri Saadet Partisi... Ayrıntılara geçelim.

HDP’li milletvekilleri hakkındaki suçlamalar nedeniyle TBMM gündemine alınan fezlekeler konusunda CHP’nin tavrı netleşti. Burada bir sorun yok. Ancak İYİ Parti’den dokunulmazlıkların kaldırılmasına “hayır” diyecek milletvekilleri olması durumunda keskin bir tartışmanın başlayacağı da net. Millet İttifakı üyelerine HDP üzerinden bir tuzak kurulduğunu zaten yazmıştık. Şimdi başka bir noktadan atış daha bekleniyor: İstanbul Sözleşmesi. Çok büyük oranda kadına yönelik şiddeti engelleme amacı taşıyan sözleşmede eşcinsel grupları da kapsayan “toplumsal cinsiyet” tanımlaması sağ partilerde “nesillerin güvencesi” gerekçesiyle tepki topluyor.

YENİ TUZAK MI?

İstanbul Sözleşmesi’ne en net muhalefeti Saadet Partisi (SP) yapıyor. Bu partiyi gözüne kestiren AKP’de ise kadın hakları konusunda bir nebze de olsa duyarlılık oluşmuş durumda. Ancak kulislere sızan bilgilere göre İstanbul Sözleşmesi’nin revize edilmesi konusunda bir çalışma yürütülüyor. Bu çalışma hem parti içindeki hassasiyeti gidermek hem de bu yolla SP ile bir ortaklaşma yaratmayı hedefliyor. CHP’nin İstanbul Sözleşmesi’ne bakış açısı ile SP’nin bakış açısının örtüşmesi olanağı yok. Bu konuda TBMM’ye getirilecek yeni düzenleme Millet İttifakı bileşenleri açısından yeni bir tuzak olabilir. Konunun Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile “Milli Görüş lideri” Oğuzhan Asiltürk görüşmesinde gündeme geldiği de biliniyor. Asiltürk’ün unvanını özellikle tırnak içine aldık. Bu unvan bir partiye değil, partiden daha fazlası, bir camianın önderliği anlamına geliyor, bu camia da bu unvanı kabul ediyor. Bu görüşmenin olası sonuçlarını bu açıdan ciddiye almak gerekli. Başta CHP, Millet İttifakı’nın politika yapıcılarının bu konuyu da dikkate alması gerekiyor.

CHP NE YAPIYOR?

Birkaç analizimizde Cumhur İttifakı önderlerinin iktidarlarını güçlendirme ve takviye arayışlarına dikkat çektik. Akla gelebilecek bir soru da “CHP ne yapıyor” sorusu olabilir. Şüphesiz boş durmuyor. Muharrem İnce ve iki milletvekilinin istifalarının ardından parti bütünlüğü için alarma geçildi. CHP’nin kapsayıcılığının gösterilebilmesi için Kırklareli Belediye Başkanı Mehmet Siyam Kesimoğlu’nun partiye dönüşü sağlandı. Ki CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yerel seçimler sonrasında Kesimoğlu’nun partiye dönüşüne ilişkin sorulara, “söz konusu değil” yanıtını veriyordu.

Ayrı bir çalışma ise Antalya Belediye Başkanı Muhittin Böcek ile yürütülüyor. Kulislere yansıyan bilgilere göre Böcek’in hastalığı sırasında oluşan sorunların giderilmesi için yoğun çalışmalar yürütülüyor.

Başlıktaki soruya minik bir katkı daha... CHP’nin önceliğinin Millet İttifakı ile seçime gitmek olduğu tartışmasız bir gerçek. Ancak her türlü olasılığa göre hazırlık da elden bırakılmıyor. Olasılıklardan biri de Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun adaylığı. Bu konu üzerine de kafa yoruluyor, çalışmalar ve araştırmalar yapılıyor. 

( Kaynak: Cumhuriyet https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/ittifaklarin-kiyasiya-mucadelesi-bir-salvo-da-sagdan-1818268 )

Editör: Haber Merkezi