<div id="news-header"><br /> <div class="publish-date"><br /> <br /> <br /> <br /> <br /> <div></div><br /> <div class="clear-fix"><span style="text-transform: initial;"><strong>ÖTEKİLERİN GÜNDEMİ;</strong>Basın Konseyi’nin açıkladığı medya etiği, ifade ve basın özgürlüğüne ilişkin raporda 2018 yılının basın tarihine kara yıl olarak geçtiği ifade edildi. Raporda cezaevindeki gazetecilere, Ergenekon davasına ve sansür konusuna değinildi. Raporda, bütün yaşanan olumsuzlukların mesleki dayanışma ile aşılacağı belirtildi.</span></div><br /> </div><br /> </div><br /> <div id="news-body-wrapper"><br /> <div id="news-body" class="formatted news-content"><br /> <br /> Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç, Basın Konseyi ikinci Başkanı Murat Önok, yönetim kurulu üyeleri Hüsamettin Cindoruk, Atilla Gökçe, Başar Yaltı, Turgay Noyan, Okşan Atasoy, Mustafa Baş ve Melih Berk’in katıldığı toplantı Osmanbey’de Basın Konseyi binasında gerçekleştirildi. Raporu özetleyen Türenç, hükümet üyeleri ve danışmanların uluslararası yayın kuruluşlarında, “Türkiye’de tutuklu gazeteci yok” açıklamalarının inandırıcı olmadığı anlattı. “Dünyada en fazla gazetecinin cezaevinde bulunduğu ülkeler sıralamasında Çin ve Mısır’la birlikte Türkiye başı çekiyor” diyen Türenç, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçişle birlikte medyayı “hizaya sokma operasyonlarının” hız kazandığına dikkat çekti. Hedef gösterme sonrası yargının devreye sokulduğunu belirten Türenç, “Bağımsız ve özgür gazetecilik yapan medya kuruluşları ve gazeteciler, şeytanlaştırılmaya çalışıldı. Cumhuriyet ve Sözcü gazeteleri ile Fox Televizyonu gibi medya kuruluşları baskılara muhatap oldu. Siyasi iktidar tarafından muhalif görülen medya kuruluşlarına baskı uygulandı, akreditasyon yasakları getirildi. Bu yetmedi ‘had bildirme’ ve ‘ense patlatma’ tehditleriyle korkutulup sindirilmek istendi” dedi.<br /> <table border="0"><br /> <tbody><br /> <tr><br /> <td><strong>Çakırözer’den ‘kâğıt’ önerisi</strong><br /> <br /> CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, basın sektöründe 2018 yılında yaşanan sıkıntıları sıralarken, basın sektörü için döviz kurunun sabit olması ve kâğıt temininin devlet politikası haline gelmesi gerektiğini ifade etti.<br /> <br /> Çakırözer, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin dahi eleştiri hakkından yoksun olduğu bir ülkede, diğer tüm temel hak ve özgürlüklerin de tehlikede bulunduğunu belirtti. İki hafta önce yayımlanan Basın Kartı Yönetmeliği ile basın özgürlüğüne bir darbe daha vurulduğunu kaydeden Çakırözer, dünyanın en büyük internet ansiklopedisi Wikipedia’nın Türkiye’de 21 aydır yasaklı olduğunu anımsattı. Çakırözer, bu yılın 11 ayında 672 içerik, dergi, gazete, haber hakkında erişim engeli kararı verildiğine dikkat çekti. Gazete kâğıdı fiyatının, döviz krizinin de etkisiyle geçen yıla oranla en az 2 kat arttığını belirten Çakırözer, “Kâğıt temini bir devlet politikası olmalı, kâğıt üretimi stratejik olarak öncelikli sektörler arasına alınmalı. Döviz kuru, gazeteler ve yayıncılık sektörü için sabitlenmeli. Devlet kağıtta, vergi ve sigorta primlerinde sübvansiyon uygulamalı” diye konuştu. <strong>(kaynak:Cumhuriyet)</strong></td><br /> </tr><br /> </tbody><br /> </table><br /> </div><br /> </div>