BELEDİYELERDE EMEĞİ İLE KENDİNİ VAR EDENLER DE VAR, REFERANSLARI GÜÇLÜ OLUP ÇALIŞMADAN MAAŞ ALANLARDA VAR

Belediye başkanları görev yaptıkları kentler açısından önemli figürlerdir. Figürü güçlü kılacak olanlar, çalışma arkadaşlarıdır. Kentin her bir milimetre karesine ve kentte yaşayan her insana yerel yönetim hizmetlerini sunmak, yerel yönetimlerin asli görevidir.

Belediyeler halkın malıdır. Belediyelerdeki atıl her birim, çalışmayan her personel halkın sırtında kamburdur. Belediyelerde alın teri dökerek üretenler, emeği ile kendini var edenler de var, çalışmayan ancak referansları güçlü olanlar da var. Söz yetki karar çalışanlara değil, referansları güçlü olanlarda ise… Yetim hakkı söz konusu ise, emek en yüce değerdir diyorsak, her insanın değeri de ürettiği kadar olmalıdır.

Siyaset bilimini icra edenler çok iyi bilirler ki, yerel yönetimler üzerinden halka dokunmak daha kolaydır. Halka dokunmayı başarabilen, halkın ulaşabildiği, derdini anlatabildiği, karar süreçlerine dahil olabildiği ve demokratik işleyişi esas alan, mali yönetimi şeffaf olan belediyelerde başarı kaçınılmazdır.

Halkın ulaşamadığı, halkın taleplerini iletemediği, hizmetlerin üretilmediği, deneyim, tecrübe ve liyakatin yok sayıldığı, rantın ve çıkarın esas alındığı, denetim mekanizmalarının çalıştırılmadığı, halkın hakir görüldüğü belediyelerde ise başarı sağlamak, iyi bir sonuç almak mümkün değildir.

Yerel yönetimlerde karar organı Belediye Meclisleridir. Ancak belediye başkanlarının da oldukça geniş yetkileri vardır. Yani icra organıdır. Yetkilerini kent ve kent halkı için kullanan belediye başkanları olduğu gibi, yetkilerini siyasi bekaları için kullanan belediye başkanlarının da olduğu bir gerçektir. Unutulmamalıdır ki başarı, yerel yönetimlerde doğru insanlarla, doğru projeler üzerinde çalışmakla mümkündür.

Halkın içinde, halkın sevgisine, halkın övgüsüne mazhar olan, eleştirileri dikkate alan, kolektif çalışmayı, üretimi esas alan belediye başkanlarına halkçı belediye başkanı denir. Halktan, hakikatlerden kaçan, yalaka ve çapulcu kesimlere teslim olmuş, belediye başkanlığını zırh olarak gören, bireysel tutum alan belediye başkanlarına ise statükocu belediye başkanı denir.

Belediyeler hizmet üretme merkezleridir. Belediyelerde yetki sahibi olanların hak ve sorumlulukları vardır. Haklarına sahip çıktıkları gibi sorumluluklarını da eksiksiz tamamlamak gibi bir zorunlulukları vardır. Belediye başkanı hangi donanıma sahip olursa olsun, her şeyi bilmesi, her şeye ulaşması mümkün değildir. Uzman ve liyakat sahibi insanlarla çalışmak, yetki paylaşımında bulunmak, hizmetlerle ilgili dönütleri belediye başkanlarına doğru anlatmak, ikna etmek; yetenekli, yetkin insanlarla ancak mümkündür.

Belediye başkanlarının, demokrasiye, dayanışmaya, üretime ve yurttaşa eşit hizmet sunmaları, kentleri ve insanları demokratikleştirir, özgürleştirir.

Belediye Başkanlarının görev yaptıkları kentlerde hayatı, yaşamı kolaylaştıracak engelsiz, yaşanabilir kentler yaratabilmeleri için;

  • Belediye başkanları ve çalışma arkadaşlarının görev yaptıkları kentin; tarihini, kültürünü, siyasi ve ekonomik dokusunu iyi bilmeleri gerekiyor.
  • Belediye başkanları ve çalışma arkadaşlarının görev yaptığı kentte yaşayan insanların eğitim, sağlık ve ekonomik durumlarını bilmeleri gerekiyor.
  • Belediye başkanları ve çalışma arkadaşlarının; sabretmeyi, olaylar karşısında sükûnetle davranmayı, karşısındaki insanları dinlemeyi bilmesi gerekiyor.
  • Belediye başkanları ve çalışma arkadaşlarının; kentin ihtiyaçlarını tespit edebilmesi, ihtiyaçlara ilişkin projeler gerçekleştirebilmesi gerekiyor.
  • Belediye başkanları ve çalışma arkadaşlarının; doğaya karşı, insana karşı ve bütün canlıların yaşam hakkına karşı saygılı davranabilmesi gerekiyor.
  • Belediye başkanları ve çalışma arkadaşlarının; adaleti, hukuku, hakkaniyeti ve liyakati esas almaları gerekiyor.
  • Belediye başkanları ve çalışma arkadaşlarının; kentteki üniversitelerle, demokratik kitle örgütleriyle, sivil toplum örgütleriyle, inanç örgütleriyle, meslek örgütleriyle ve siyasi partilerle koordineli çalışmayı başarabilmeleri gerekiyor.
  • Belediye başkanları ve çalışma arkadaşlarının; görev yaptıkları kentlerin varoşlarını, yoksullarını, ötekilerini, işsizlerini bilmek ve bu kesimlere hizmet etmeyi önceleyen çalışmalar yapmaları gerekiyor.
  • Belediye başkanları ve çalışma arkadaşlarının; kentte yaşayanlar arasında siyasi kimlik, dil, din, ırk ayırımı yapmadan her insana yerel hizmetlerin tamamını götürebilmeleri gerekiyor.
  • Belediye başkanları ve çalışma arkadaşlarının; çocukları ve engelli insanları önceleyen hizmetlere ağırlık vermeleri gerekiyor.
  • Belediye başkanları ve çalışma arkadaşlarının insan yaşamını kolaylaştıracak yeni sosyal alanları yaratabilmeleri gerekiyor.
  • Belediye başkanları ve çalışma arkadaşlarının felsefesi; halka hizmet etmek olmalıdır.
  • Belediye başkanları ve çalışma arkadaşlarının; imara açılacak alanlara onay verirken rantı değil, yaşanabilecek olası doğal afetleri gözetleyebilmeleri gerekiyor.
  • Belediye başkanları ve çalışma arkadaşlarının; çevre bilimcisi, kent planlayıcısı ve hayvan sever olmaları gerekiyor.
  • Belediye başkanları ve çalışma arkadaşlarının çağın ihtiyaçlarına uygun gerekli değişim ve dönüşümleri hızlıca yapmaları gerekiyor.

Ülkemizde genel olarak belediyelerde bürokrasi ve bürokratik işleyiş esastır. İnsan yaşamını kolaylaştıracak olan belediyelerin, belediye başkanları bürokrasiyi değil, demokrasiyi, insan haklarını, sevgi ve hoşgörüyü esas almalıdırlar.

“Düş kurmak değil, bir düşe sahip olmamak budalalıktır.”

Sevgi ile kalın.