AMED - İMO Amed Şube Başkanı Mahsun Çiya Korkmaz, kentteki kaçak yapıların yüzde 90'ının ticari yapılar olduğuna işaret ederek, "Burada müteahhitle kayyım arasında bir alışveriş meselesi vardır” dedi. 

Amed'te kaçak yapılar, Mereş merkezli depremler sonrası bir kez daha gündeme geldi. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Amed İl Koordinasyon Kurulu, depremler öncesi kentte birçok yapının kaçak olduğunu açıklayarak, savcılığa başvurdu. Eski vali ve Amed Büyükşehir Belediyesi kayyımı Münir Karaloğlu, bunun üzerine TMMOB'u hedef aldı. Kaçak yapılara dair herhangi bir adım atılmazken, depremlerden sonra yıkılan bazı binaların kaçak olduğu ortaya çıktı. Yüzlerce kişinin can verdiği 7 binadan Serin, Işık, Yoldaş ve Sözel apartmanları kaçak yapılar çıktı. Hasar gören yapıların çoğunluğunun ise, İmar Affı kapsamına alınan yapılar olduğu tespit edildi. 

'KAÇAK' ORTAKLIK!

İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Amed Şube Başkanı Mahsun Çiya Korkmaz, kaçak yapılara izin verilmesinin nedeninin rant olduğunu belirtti. Kayyımlarla birlikte inşa edilen yapıların yüzde 70’ine yakının kaçak yapı olduğunu ifade eden Korkmaz, bu durumun Sayıştay raporlarına da yansıdığını söyledi. Korkmaz, “Bunlar Sayıştay raporlarında yansıyor, ancak bir soruşma açılmıyor” dedi. 

'MÜTTEHİT-KAYYIM ARASINDA ALIŞVERİŞ VAR'

Araştırmalarına göre kaçak yapıların büyük bölümün ticari amaçlı yapılan yapılar olduğunu kaydeden Korkmaz, "Konut ve barınma yapılar ticari yapılardan daha azdır. Bir kentte kaçak yapıların yüzde 90’ı ticari amaçlı ise, orada bir rant var demektir. Burada müttehit ile kayyım arasında bir alışveriş meselesi vardır. Bunun için bu ikisi birbirine çok bağımlı hale geliyor ve birbirlerine göz yumuyorlar. Kaçak yapılara dair yaptırım uygulanması için kayyıma ve Çevre, Şehircilik Bakanlığına yazılar yazdık. Herhangi bir cevap alamadık. Bu durum insanları kaçak yapılara teşvik etmektedir” diye konuştu. 

MÜDÜRLÜĞÜNDE KARŞISINDAKİ KAÇAK YAPILAR

Korkmaz, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü'nün kaçak yapılara müdahale etmediğine işaret ederek, "Hiçbir yaptırım uygulamamanın yanı sıra kurumlarının tam karşısında iki tane kaçak yapı dikilmiş. Ancak müdahale etmiyorlar. Yine imarda sağlık ocağı olması gereken yerde düğün salonu yapıyor. Ruhsatı olmamasına rağmen işletme ruhsatı veriliyor. Yine imarda park olması gereken yerde cami yapılıyor veya taziye evi kuruluyor. Aslında bu bir kaçak yapı statüsüdür. Yine kayyımla birlikte imarda 5 katlı bir bina izni verilmiş, ancak daha sonra bina 6 kat yapılmış. Binadan dükkana, binadan kaldırama kaçak yapıları sıralarsak kayyım döneminde kentte yapılan yapıların yüzde 70’i kaçak yapı statüsündedir. Bu da bu durumun arkasında bir şeylerin olduğunu gösteriyor” şeklinde konuştu. 

‘ODALAR DEVRE DIŞI BIRAKILDI’

Kayyımların atanmasıyla denetleme görevi olan odaların devre dışı bırakıldığını ifade eden Korkmaz, "İstatistik ve parsel mimari ile alakalı söz hakkımız vardı. Herhangi bir şey yapıldığında beraber karar alınırken, kayyımla birlikte tüm odalar devre dışı bırakıldı. Burada amaç belliydi; çünkü bir rant politikası yürütülecekti ve biz buna göz yummayacaktık. Bu suçun karşısında olacağımızı ve bunlara boyun eğmeyeceğimizi bildikleri için bizi devre dışı bıraktılar” şeklinde konuştu.  

Deprem zamanı yıkılan binalardan 4’ünün Rezan ilçesinde kaçak yapılar olduğunu ancak buna rağmen Bağlar Belediyesi'nden bir açıklama yapılmadığına dikkati çeken Korkmaz, şöyle devam etti: "Böyle bir belediyecilik anlayışı olabilir mi? Deprem süresinde hiçbir yere beton dökülmesin diye açıklama yaptık. Çünkü hala bu artçılar devam ediyor. ‘Artçı sırasında dökülen beton tutmaz’ diyoruz, ancak Bağlar Belediyesi kaçak inşaatlara beton dökmeye devam ediyor.”

Editör: Haber Merkezi