DERİN HASTALIK


Türkiye solu vücut bütünlüğü boyutunda derin bir felç geçirdi. “ Felç geçirdi” öldü demiyorum!
Hal böyle olunca yürümüyor, koşmuyor, çabalamıyor ve oturduğu yerden sadece ezberine yüklediğini konuşuyor, hepsi o kadar!
Biliyorum; eskiler biraz okurdu ve o okudukları ile biri birine Marks, Lenin, Mao satarlardı!
Çok şükür şimdikiler de o da yok, sokakta ve açık oturumlarda ne kapmışlarsa onunla piyasaya dalıyorlar ki, dur, durdurabilirsen!
Bu hastalık son dönemlerde HDP’nin siyasi kadrolarına da sirayet etmiş!
Ortada bir ülkenin can çekişen ekonomik arızaları ve geniş halk yığınlarının yaşadığı yoksulluk iklimi varken, sürekli aynı tekrarlara düşmek artık çok sıkıcı!
Yeni bir argüman, yeni bir dil, ezilen kitlelerin nefesini açacak yeni bir söylem lazım!
Bunlar yeterince bulunup işlenmeyince, ister istemez araya karışık bir çok seslilik çıkıyor ve herkes kendine durum çıkarıyor!
Bir buğday tarlasını ne kadar doğru anlatırsanız anlatın, eğer torbanıza tanesi girmemişse bu işten bir getiriniz yoktur!
HDP’nin Türkiye’nin siyasi kodlarını alt üst edecek güçlü argümanları ve yaşamın dayattığı gerçekleri var!
Bu gerçekleri doğru teraziye koymadığınız sürece terazinin bir kefesi sürekli başına buyruk kalır ve oradan doğru bir tartı da çıkaramazsınız!
Son günlerde HDP oylarında ciddi bir artış var ve bu mutlaka iyi okunmalıdır. Bu artış, ülke siyasetinde anahtar rolü olmaktan da ötededir!
HDP, ezber bozmalı ve bu ülkenin bütün sınıflarına, katmanlarına, inançlarına verdiği samimi önemi ete, kemiğe büründürmeli!
Düzen partilerinin yanlıştan beslenerek bir ülkenin kaderine biçtiği rolü, doğrularla elinden alma dili ve projeleri geliştirmelidir!
Bunu anlatmanın yolu da bu kesimlere amasız, fakatsız gitmektir!
Gidilmiyor mu?
Evet, gidiliyor ama torbada ne kadar tane var, ona bakmak lazım!
Gidip neyi anlattığımız önemli. Program, proje ve yoksulluk iklimindeki bir insan topluluğunun birinci sorunu midesidir!
Doyurmazsanız bile, doymanın yolu olan üretimi anlatın.
Kapitalist canavarı ve onun işbirlikçilerinin emeklerini nasıl sömürdüklerini anlatın!
Kısacası ezberinizdekini bir tarafa bırakarak, ezber bozun!
Hasan ŞAHİN