VAN - Anadilinde eğitimin önemine değinen Eğitim Sen Van Şubesi Örgütlenme Sekreteri Lokman Babat, “Yaşamın her alanında Kürtçeyi kullanmalıyız” çağrısında bulundu. 

Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Van Şubesi Örgütlenme Sekreteri Lokman Babat, 21 Şubat Dünya Anadil Günü dolayısıyla anadilde eğitimin önemini, öğrencilerin farklı dillerde eğitim görmeleri sonucunda yaşadıkları sorunlara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Toplumun varlığını anadil üzerine kurduğunu aktaran Babat, “Çocuklar, anadili öğrenerek yaşamaya başlıyor. Çocuk, dünyayı kendi anadiliyle tanıyor ve yaşamını öyle biçimlendiriyor. Böylelikle yaşamın temeli de anadildir. Kürt çocukları, iki isimlidir. Birincisi evde kullandığı Kürtçe isim ikincisi ise resmi olarak kullandığı Türkçe isim. Bu durum, çocuğun eğitimine olumsuz yönde etkide bulunuyor. 1’inci sınıf öğretmeniyim. Öğrencilere Türkçe soru soruyorum, çocuklar ise soruya Kürtçe düşünüp Türkçe cevap veriyor. Bu da öğrencilerin başarılı olmasında en büyük engellerden biridir. Bu durum diğer halkların çocukları için de geçerlidir. Çocuklar, bu zorlukla daha 5-6 yaşlarında karşı karşıya kalıyor” diye  MA'ya konuştu.

Babat, “Anadilde eğitim görmeyen çocuklar ne Kürtçeyi tam öğrenebiliyorlar ne de Türkçeyi. Uzmanlar bu durumu yarı dil olarak adlandırıyor. Bu durumda çocuğun yaşamına olumsuz bir etkisi oluyor. Oysa çocukların anadillerinde eğitim görmeleri durumunda ileriki yaşamında toplumuna, kültürüne ve anadiline daha fazla sahip çıkıyor. Pedagojik olarak, egemenlerin çocukları nasıl başarılı oluyorsa anadilinde eğitim gören çocuklar da onlar gibi başarılı olurdu. Anadil, eğitim dili olmadığı zaman yok olmayla karşı karşıyadır. Böylelikle anadilde eğitim görmeyen halkların anadili de yok olmuştur. Tarihten bugüne kadar binlerce anadil yok olmuştur. Anadilinde eğitim görmeyen toplumlar, asimilasyon ile karşı karşıya kalıyor” dedi. 

TEK DİL DAYATILIYOR

Anadilinde eğitim görmeyenlerin durumunu doğada kaynağı kuruyan suya benzeten Babat, “Bir su kaynağı kuruduğunda o bölgede yaşayanların yaşamı da kuruyor. Doğada o su kaynağı nasıl yok oluyorsa anadilini kullanmayan halklar da o şekilde yok oluyor. Devlet, okullarda seçmeli ders önceliği tanıyor, yine Kürtçe, Arapça televizyon kanalları kullanıyor. Böylelikle anadilleri savunduğunu söylüyor. Seçmeli derslerde Kürtçe tercihi veriliyor ama Kürtçe öğretmen ataması yok. Öğretmen yoksa o dersler nasıl verilecek? Kürtçenin seçmeli ders olarak verilmesini hakaret gibi görüyoruz. Eğitimin tümü anadilde yapılmasını istiyoruz. Halklara tek dil dayatılıyor. Devlet, toplumu zorla tekleştirmeye gidiyor. Bunu da asimilasyon politikalarıyla yapıyor. Bu durumu da kabul etmiyoruz” şeklinde konuştu.

‘TOPLUM ANADİLİNE SAHİP ÇIKMALIDIR’

Sendikalarının anadilde eğitimi savunduğunu dile getiren Babat, eksiklerine rağmen anadilde eğitime dönük çalışmalar yürüttüklerini söyleyerek, “Van Şubesi olarak, Kürtçe dil komisyonumuz var. Her ay anadile ilişkin planlama yapıyoruz. Ancak, bu çalışma yetmiyor daha fazla çalışma yapmamız gerekiyor. Toplum, anadiline sahip çıkması gerekir. Eğer sahip çıkmıyorsa anadil savunulamaz. Dilin yok sayılması halkın yok sayılmasıdır. Eğer, halkların yok olmasını istemiyorsanız anadilimize sahip çıkmalıyız” diye konuştu.

‘KÜRTÇE’Yİ KULLANMALIYIZ’

Anadilin daha fazla yaygınlaşması için topluma çağrıda bulunan Babat, “Anadilimize sahip çıkmazsak anadilimiz de kültürümüz de yok olur. Kürtçe, Kürt halkının yaşamı olmalıdır. Yaşamın her alanında Kürtçeyi kullanmalıyız. Kürtçeyi günlük yaşamımızda kullanmalıyız, ancak böyle Kürtçeyi koruyabiliriz. Aksi durumda Kürtçe üzerindeki tehlikeler artacak. Bu durum diğer diller için de geçerlidir” ifadelerini kullandı.

Editör: Haber Merkezi