HABER MERKEZİ- Antalya Yat Limanı açığındaki St. Didier batığı, turistik amaçlı dalış noktalarının başında geliyor. Batık, 15 metre derinlikteki arka kısmıyla başlayıp, 30 metreye kadar ulaşıyor. Geminin tek parça dipte yattığını belirten dalış eğitmeni Yusuf Öztürk, içindeki mühimmat ve ekipmanların ise turistleri tarihe yolculuğa çıkardığını söyledi.

İSTİLACI TÜRLER İSTİLA ETTİ

Geminin dört bir yanının istilacı türler olarak bilinen uzun dikenli deniz kestanesi ve aslan balığının istilası altında olduğunu kamerasıyla görüntüleyen Yusuf Öztürk, "Bu yıl daha çok göze batmaya başlayan bir durumla karşı karşıyayız. St. Didier, dünyaca ünlü bir batık. Batığa yerli ve yabancı dalgıçların katıldığı yüzlerce dalış düzenliyoruz. Süveyş Kanalı üzerinden gelip Antalya Körfezi'ni istila eden uzun dikenli deniz kestanesi ve aslan balıklarının popülasyonu her geçen gün artmakta. Bu 2 tür de zehirli olarak biliniyor. Balığın vücudunun etrafından sarkan dikenleri dokunduğu kişiye zarar verebiliyor" dedi.

'DÜZENLİ TEMİZLİK DALIŞLARI YAPILMALI'

Tarihi batığın istilacı 2 türden temizlenmesi için düzenli dalış yapılması gerektiğini vurgulayan Öztürk, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu balıkların ve kestanelerin temizlenmesi o batığın tanıtımı ve oraya dalan turistlerin sağlığı için önemli. Bunun için gerekenin bir an önce yapılmasını istiyoruz. Bir defaya mahsus yapılan temizlik bu olayın gidişatını değiştirmez. Düzenli olarak St. Didier'e deniz kestanesi ve aslan balığı temizleme dalışları yapılmalı. Dalış yapan turistler yavaş hareket eden aslan balıklarını fotoğraf makineleriyle görüntülemek istiyor. Balık doğası nedeniyle yavaş hareket eden ve kaçmayan bir balık. Nasıl tepki vereceğini kestirmek de zor. Dalış anında olumsuz bir şeyle karşılaşmayı da istemiyoruz. Onları o batıktan uzaklaştırıp temizleyebilirsek daha sağlıklı ve güvenli dalışlar olacak."

Kaynak: Cumhuriyet 

Editör: Haber Merkezi