URFA - DEDAŞ’a yönelik protestoları süren çiftçilerden Cevher Türk, “DEDAŞ’ın yaptığı soygunculuktur” dedi. 

Urfa ve ilçelerinde Dicle Elektrik ve Dağıtım Anonim Şirketi’nin (DEDAŞ) kestiği yüksek faturalar, elektrik kesintileri ve altyapı sorunları nedeniyle düzenlenen protesto eylemleri sürüyor. Viranşehir, Siverek, Hilvan ve Haliliye ilçelerinde bir araya gelen binlerce çiftçi, yolları trafiğe kapatarak, tepkilerini dile getirdi. 10 Ağustos’ta Haliliye ilçesine bağlı Çobanderesi mevkiinde çiftçiler traktörleri ile Urfa-Mardin Karayolu’nu uzun bir süre trafiğe kapattı. Eylemden bir gün sonra gözaltına alınan 13 çiftçi çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. 

27 Temmuz’da AKP Urfa il binası önünde DEDAŞ’ı protesto eden çiftçilerden Cevher Türk,“Nemrudlara karşı yaşasın İbrahimlerin direnişi” diyerek, tepkisini ortaya koymuştu. Devam eden çiftçilerin eylemlerine ilişkin Türk, ajansımıza değerlendirmelerde bulundu. 

35 YILLIK SORUN 

DEDAŞ sorununa karşı muhatap bulamadıklarını ve sorunun 35 yıldır devam ettiğini dile getiren Türk, yaşanan sorunun toplumsal bir sorun olduğunu dile getirdi. Türk, “DEDAŞ keyfi olarak elektriği kesiyor. Hilvan’da 250 bin dönüm, Siverek’te 300 bin, Viranşehir ve diğer ilçelerde binlerce dönüm ekin ekilmiş. Tarım açısından çok zengin bir bölgedeyiz. Çiftçiler baş tacı edilmesi gerekirken, elektriği kesiliyor, zulme uğruyor. Benim bir yıllık faturam 250 bin lira ile 350 bin lira arasında değişiyor. Bu fatura 350 dönüm arazime kesilmiş, ayıptır” dedi. 

‘TARIM CAN DAMARIMIZ’

DEDAŞ’a karşı günledir protesto eylemleri yapıldığını ancak hala yaşanan sorunların çözüme kavuşturulmadığını dile getiren Türk, “Sesimizi kimse duymuyor. Birçok yetkiliyle görüştük, ama sorun çözülmedi. Harran’da bir çiftçi 350 dönüm tarla suladığında 40 bin lira elektrik parası ödüyor. Ben Siverek’te yıllık 250 bin lira ödüyorum.  Urfa’nın can damarı tarımdır. Çünkü tarımdan başka gelirimiz yok” diye belirtti. 

IRKÇI ZİHNİYET

Karakeçili bölgesinde minimum 350 bin dönüm mısır ekildiğini söyleyen Türk, ekinlerinin çiçek açma ve döllenme zamanında olduğu bir dönemde elektriklerin günde 8 saat kesildiğini anlattı. Keyfi bir şekilde elektrikler kesildiği için sulama yapamadıklarını ifade eden Türk, kente bulunan diğer kurumların da kendilerine sahip çıkmadığını belirtti. Türk, “Çiftçiler olarak kaderimize terk edildik. Siyasetçiler oy zamanında gelip boş vaatler ile insanları kandırıp gidiyor. İktidar partisinden memnun değiliz. Üst yöneticiler ırkçı bir zihniyet ile ülkeyi yönetiyor. Bu zihniyet ile ülke yönetildiği zaman ırkçı saldırılar kaçınılmaz olur. Bu zihniyetin pratiğini Konya ve Çorum’da gördük. Urfa’da Çanakkale’ye mevsimlik işçi olarak giden binlerce insan 5 gün elektrik verilmedi. O kenti yönetenler kendinden utanmalıdır” diye konuştu.  

SOYGUNCULUKTUR 

Özelleştirme politikaları ile halkın kaderine terk edildiğini söyleyen Türk, “DEDAŞ’tan tüm halk şikâyetçi. Resmen soygunculuk yapıyor. Suçumuz üretici olmak mı? Bıçak kemiği geçti. Binlerce dönüm ekinimiz kurumaya terk edildi. Bu yıl 400 bin mevsimlik işçi dışarıya çalışmaya gitmişse gelecek yıl bu şekilde devam ederse bu sayı 700 bin olacak. Sesimizi duyurmaya çalıştığımızda sonumuz adliye oluyor. Bu ülkede hakkını aramak suç oldu” dedi. 

NEMRUDİ POLİTİKALAR 

AKP Urfa il binası önünde 27 Temmuz’da yaptıkları protesto eylemine ilişkin konuşan Türk, “AKP İl Başkanı ile görüşmek istedik ancak bizden kaçtı. Halkın sorunlarını çözmek istemiyorlar. Onlar Nemrut biz de İbrahimleriz. Nemrutlara karşı yaşasın İbrahimler. Bu gün bize yapılanlar Nemrudi politikalardır. İnsanların gözaltına alınması Nemrudi bir politikadır. DEDAŞ’a karşı mücadelemiz sürecek” diye konuştu.

MA / Barış Polat

Editör: Haber Merkezi