ADANA – Aşırı yağışlar, bu yıl buğday veriminde yüzde 10-15 oranında bir düşüşe neden oldu. Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Adana Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Erol Salman, bu durumla birlikte buğday fiyatının, üretim girdilerinin gerisinde kalması nedeniyle çiftçilerin üretimden uzaklaştığını belirtti.
Türkiye’nin önemli hububat üretim merkezlerinden biri olan Adana’da buğday hasadına başlandı.  Ülkenin buğday ihtiyacının yüzde 7’sinin karşılandığı kentte, bu yıl uzun süre etkili olan şiddetli yağışlar buğday üretimini de vurdu. Yağışlardan kaynaklı bu yıl ki verim yüzde 10-15 oranında düştü.

Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Adana Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Erol Salman, en erken buğday hasadının yapıldığı kentte bu yıl verimliğinin düşük olduğunu belirtti.


YAĞIŞLAR VERİMİ ETKİLEDİ


Hasadın halen devam ettiğini ve gelen verilere göre bu yıl ki rekoltede düşüş yaşandığını paylaşan Salman, verimde yüzde 10 ila 15 arasında bir düşük yaşandığını ifade etti. Salman, aşırı yağışlara bağlı olarak yaşanan verimdeki bu düşüşle birlikte üreticileri vuran bir diğer durumun ise, buğday alım fiyatları olduğunu kaydetti.


ALIM FİYATI MALİYETİN GERİSİNDE KALDI


Toprak Mahsulleri Ofisi’nce (TMO) 2019 yılında uygulanmak üzere brüt olarak belirlenen alım fiyatlarının kırmızı/beyaz sert ekmeklik buğday için Bin 350 TL/Ton, makarnalık buğday için Bin 400 TL/Ton, arpa için ise Bin 100 TL/Ton olduğunu belirten Salman, "Bugün itibariyle Adana için serbest piyasada çiftçinin eline geçen net rakam Bin 300  TL/Ton'dur. Geçen seneki fiyat yine serbest piyasada 960 ila Bin TL/Ton arasında idi. Açıklanan buğday fiyatının maliyetlerin gerisinde kaldı" dedi.


1 dekar buğdayın maliyetinin kuru ve sulu tarlalar olmak üzere ortalama 405 lira, verimin ise dekar başına ortalama 270 kilogram olduğunu söyleyen Salman,  şunları belirtti: “Bu verilere göre kilogram başına maliyet 1,5 TL, tonu da  Bin 500 TL oluyor. Bu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yüzde 29 artış olduğunu söylediği buğday fiyatının üzerinde bir rakam. Maliyet rakamının üzerinde yüzde 20 üretici kârı eklendiğinde buğdayın ton başı fiyatının Bin 800 TL olması gerekiyor. Ancak verilen fiyat girdilerin artışının gerisinde kalmıştır.”


‘BUĞDAY EKİMİ AZALIYOR’


Salman, üretim maliyeti, ve alım fiyatı arasındaki bu fark nedeniyle buğday ekim alanlarının her geçen yıl giderek azaldığını da vurguladı.

Salman’ın paylaştığı verilere göre, buğday ile arpa üretimine dair rakamlar şöyle: “2017 yılında 76,7 dekar alana yapılan buğday ekiminden 21,5 milyon ton rekolte elde edildi. 2018 yılında ekim alanları daralarak 73 milyon dekara düştü, üretilen buğday miktarı da 20 milyon tona geriledi. 2019 yılında ise ekilen alan 70,5 milyon dekar, üretilen buğday miktar da 19,3 milyon ton olarak öngörüyoruz. Arpada ise, 2017 yılında 24 milyon dekar ekilirken 7,1 milyon ton üretim yapıldı. 2018 yılında bu rakamlar 26 milyon dekar üretim 7 milyon ton olarak gerçekleşti. 2019 yılı için öngörümüz ise 27 milyon dekar 7,3 milyon ton.”


'ÇİFTÇİ ÜRETİMDEN UZAKLAŞIYOR'


Şiddetli yağışların yanı sıra ilaç, gübre, mazot gibi üretime etki eden maliyetlerin yüksek olmasından dolayı girdi kulanımını azaltmak zorunda kalan çiftçilerin verimde düşüşle karşılaştığını söyleyen Salman, "Bu şartlar altında çifçilerimiz üretimden maalesef ki uzaklaşıyor. Yeni iş olanakları için kentlere göç ediyor. Geleceğini şehirlerde arıyor. Buğday üretiminde kendi kendimize yetemeyen bir ülkeyiz. Bu durum önümüzdeki süreçte ithalatı zorunlu hale getirecektir. Bu tarım politikası ile buğdayda dışa bağımlığımız üzülerek söylüyorum ki devam edecektir" ifadelerini kullandı.


MA / Hamdullah Kesen
Editör: Haber Merkezi