HABER MERKEZİ- Beylikdüzü Belediyesi tarafından Kavaklı Mahallesi’nde inşa edilen 'Fatma Ana Cemevi ve Kültür Merkezi' törenle hizmete girdi.

Yaşam Vadisi’nin yanındaki cemevinin açılışına İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ve Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel ile Hacı Bektaş-ı Veli Dergahı Postnişini Veliyettin Hürrem Ulusoy katıldı.

İBB Başkanı İmamoğlu, Fatma Ana Cemevi ve Kültür Merkezi’nin yapılış sürecinin, kendisinin Beylikdüzü Belediye Başkanlığı döneminde, 2015 yılında bir yarışma süreciyle başlatıldığını hatırlattı.

Tüm sürecin katılımcı bir anlayışla yürütüldüğünü belirten İmamoğlu, şunları söyledi:

"İBADETHANE TARTIŞMASINI ÜZÜLEREK TAKİP EDİYORUZ"

  • Beylikdüzü'nde 2 milyon metrekareye yakın bir Yaşam Vadisi’nin hemen kıyısında birlikte inşa ettiğimiz bu cemevi, aynı zamanda olması gereken bir şey. Bir Alevi vatandaşımız dahi bir yerde yaşıyorsa, dünyanın herhangi bir yerinde inancından dolayı saygı görür, görmek durumundadır. Alevi vatandaşımız kadar, başka inanç biçimine sahip olan vatandaşlarımız da aynı hakka sahiptir. Ülkemizde de milyonlarca Alevi vatandaşımız vardır. Ve biz, Alevi vatandaşlarımızın inanç temelinde var olan cemevlerinin ibadethane olmasının topraklarımızda hala tartışılıyor olmasını ne yazık ki üzülerek takip ediyoruz. ‘Cemevi ibadethanedir’ tartışmasının acilen bitirilmesi gerekir. Cemevi, ibadethanedir. Alevi vatandaşlarımızın hakkı olan ibadethanelerinin de de varlığını, en nadide bir şekilde, bizim gibi yöneticiler var etmelidir, hayata geçirmelidir.

"BU TOPRAKLARDA ÇOK ACILAR GÖRDÜK"

  • İBB olarak cemevlerinden gelen ihtiyaç taleplerini ve yeni cemevleri inşa etmeyi yerine getirme sorumluluğuyla hareket ediyoruz. Dünya, şu anda savaşla ilgili bir sınav veriyor. Savaşın bir an önce bitmesini diliyoruz. Barışın bir an önce var olmasını istiyoruz. Bu topraklarda çok acılar gördük. Ama özellikle Hacı Bektaş-ı Veli döneminin o güzel insanlarının bambaşka bir aydınlanmayı bu topraklara yaşattığını da hepimiz biliyoruz. Hep anarız, hep sayarız; Hacı Bektaş-ı Veli'yi, Mevlâna’yı, Yunus Emre'yi. Ne derin sözler ne büyük miras… Yani yüz yıllarca önce, ‘Kız çocuklarını okutun’ diyen Hacı Bektaş-ı Veli'yi anlamak ve hissetmek; öyle zengin topraklarda yaşıyoruz. Bu derinliği ve zenginliği, bir an önce toplumsal barışımıza hep beraber hizmet eder şekilde kavuşturmamız gerekiyor. ( Kaynak: Cumhuriyet )

Editör: Haber Merkezi