<br /> <br /> <br /> <h2>Gazetecilikte fikrî takip vardır, haberdi, yorumdu, kimsenin gözünün yaşına bakmadan dan dan dan yazılır</h2><br /> <div class="_1NMxy"><br /> <div><br /> <br /> Gazetecilikte <strong>fikrî takip </strong>vardır.<br /> Bir haber yakalandı mı, peşi bırakılmaz.<br /> Sonuna kadar gidilir.<br /> Haberdi, yorumdu, kimsenin gözünün yaşına bakmadan dan dan dan yazılır.<br /> <strong>'Fikrî takip</strong>'in ne kadar kuvvetliyse, o kadar <strong>iyi gazeteci </strong>olursun.<br /> <strong>Mehmet Yılmaz</strong> da öyledir.<br /> Taktı mı peşini bırakmaz.<br /> İnatla, sabırla takip eder.<img src="https://media-cdn.t24.com.tr/media/library/2020/01/1579082358803-ekran-resmi-2020-01-15-12.51" alt="" width="650" height="442" /><br /> Bu güzel huyu sevgili Mehmet'i sonunda mahkeme kapılarına kadar getirdi, <a href="https://t24.com.tr/haber/mehmet-y-yilmaz-binali-yildirim-ve-cocuklarinin-servetinin-kaynagini-sordugu-icin-hakim-karsisinda-burada-olmamaliydim,856011" target="_blank" rel="noopener noreferrer">ilk duruşması</a> salı günüydü.<br /> Mehmet Yılmaz kaç zamandır kancayı eski başbakan <strong>Binali Yıldırım</strong>'la mahdumlarının servetine takmıştı.<br /> Malvarlıklarının kaynağını sorguluyor, açıklama istiyordu.<br /> Binali Bey ise suskunluğu sevdi.<br /> Ama sonunda dayanamadı, malvarlığına ilişkin bir açıklama yapmak yerine Mehmet Yılmaz'ı mahkemeye verdi, <strong>hakaret davası</strong> açtı.<br /> Bir başka deyişle:<br /> <strong>Erdoğan</strong>'ın yolunu seçmiş oldu Binali Bey de.<br /> Neydi Erdoğan'ın yolu?<br /> Hakaret davalarıyla eleştirel sesleri susturmak...<br /> Muhalif odakları sindirmek...<br /> İtirazı olanları korkutmak...<br /> Sorusu olanlara, sorgulamaya kalkışanlara göz dağı vermek...<br /> Uzun lafın kısası:<br /> Türkiye'de hakaret davaları <strong>Saray</strong> tarafından yıllardır özgürlüklerin köküne kibrit suyu ekmenin bir yolu olarak kullanılmakta...<br /> İnsanlar artık kapalı kapılar arkasında fısır fısır konuşur oldu.<br /> Tweet atmaktan korkar hale geldi.<br /> Bugün Türkiye'nin <strong>korku imparatorluğu</strong> hakaret davalarıyla besleniyor.<br /> Ama ne yapsalar olmayacak.<br /> Mehmet Yılmaz'lar yazmaya devam edecek.<br /> Fikrî takip sahibi <strong>gazeteci milleti </strong>gazeteciliğini yapacak.<br /> Yazmaya devam edecek.<br /> Sorgulamayı sürdürecek.<br /> Sorusunu soracak.<br /> İtirazını, eleştirisini eksik etmeyecek.<br /> Özgürlükleri boğmak öyle kolay değil.<br /> Bir kez daha altını çizin:<br /> Binali Bey'le mahdumlarının malvarlığını araştırmak <strong>hakaret</strong> değil, onları '<strong>şeffaflığa davet</strong>'tir.<br /> Neden kaçıyorsunuz, açıklasanıza!<br /> Ayrıca ne yapsanız, Mehmet Yılmaz'ın elinden kurtulamazsınız.<br /> Peşinizi bırakmaz.<br /> İnatçıdır, fikrî takibi güçlüdür.<br /> Mehmet'le bir konuda fena halde farklıyızdır:<br /> O damardan Fener'li, ben fanatik Cimbom'lu...<br /> 2004 yılıydı.<br /> İkimiz de Milliyet'teydik.<br /> Ben köşe yazarı, o Genel Yayın Yönetmeni.<br /> <strong>Galatasaray-Fenerbahçe derbisi </strong>öncesi birlikte bir fotoğraf çektirip gazeteye koymuştuk.<br /> Mehmet eliyle bana Kadıköy'deki o felaket yenilgimizi, <strong>6-0</strong>'ı hatırlatıyor, ben de ona Kopenhag'ta kaldırdığımız <strong>UEFA Kupası</strong>'nın fotoğrafını gösteriyordum, "Bu sizde var mı?" diye...<br /> Mehmet derbi için bir de futbol yazısı istemiş, ben de kaytarmıştım. Ertesi gün ne göreyim, bakla gibi imzamı ve fotoğrafımı taşıyan bir derbi yazısı sayfadaydı.<br /> Hışımla Mehmet'in odaya daldım, bu nedir diye...<br /> Gülmeye başladı.<br /> Benim eski yazılardan, üslubu da gayet iyi tutturarak bir derbi yazısı çıkarmıştı.<br /> Üstelik iyi bir yazıydı.<br /> Gülmeye başladık.<br /> Fikrî takip dedik ya... Mehmet bu sefer sınırları biraz zorlamıştı.<br /> <strong>Binali Bey</strong>, işiniz kolay değil.<br /> Ben sizin yerinizde olsam, davadan vazgeçer, servetinizin kaynaklarını açıklardım.<br /> <br /> </div><br /> </div><br /> <br /> <br /> <br /> <br /> <img src="https://t24.com.tr/assets/8b787c59.png" alt="BBC Türkçe" />