ŞIRNAK  ÖTEKİLERİN GÜNDEM 24 HAZİRAN  2018 SEÇİM GÜNDEMİ RÖPORTAJ HAMZA ÖZKAN-ARZELLA BEKTAŞ



MERHABA; BİZE BİRAZ KENDİNİZDEN BAHSEDER MİSİNİZ?
Ben Şırnak Uludere İnceler Köyündenim. İlkokulu köyümde, Orta Okulu Uludere'de okudum. Öğretmen Okulunu Mersin’de bitirerek Şırnak'ın Silopi İlçesi Derebaşı Köyünde 1976 yılında öğretmenlik görevime başladım. Silopi Halk Kültür Derneği üyesi olarak halkın sorunlarıyla ilgilenmeye başladım. 1978 de Uludere'de Halk Kültür Derneği kurucusu ve başkanı olarak faaliyetlerimi sürdürdüm. 1980 askeri darbesiyle görevden atıldım. 3 ay gözaltında kaldım. 10 yıl boyunca göreve dönme imkanım olmadı. Çıkan afla gerçekleşen yumuşama ile birlikte göreve dönme imkanım doğdu. Diyarbakır ‘da tekrar göreve başlayarak kurulan EĞİT-SEN sendikasına üye oldum. Sendikal faaliyetlerimi sürdürdüm. Daha sonra EĞİT-SEN ile EĞİT-İŞ sendikalarının birleşmesiyle EĞİTİM-SEN sendikası kuruldu. Bu sendikanın kurucu üyesi olarak görev aldım. Diyarbakır EĞİTİM SEN BAŞKANLIĞINI VE Örgütlenme sekreterliğini yıllarca yaptım. Diyarbakır Demokrasi Platformunun kuruluşunda ve faaliyetlerinde görev aldım.
2000 yıllarında sendikal faaliyetlerden dolayı Amasya, Gümüşhacıköy, Köseler Köyünde iki yıl sürgünde görev yaptım. 2002 ‘de emekli oldum. Van DEHAP İl başkanlığı yaparak siyasi çalışmalarda bulundum. Daha sonraki yıllarda DEHAP, DTP, BDP PM üyesi olarak yıllarca siyasi faaliyetlerde bulundum. İstanbul Siyaset Akademisinde ve Şırnak, Silopi, Cizre Siyaset Akademilerinde ders verdim. İstanbul Kürt Enstitüsü Derneği kurucu üyesi ve yöneticisi olarak kültürel çalışmalarda bulundum. Defalarca soruşturma ve davalara maruz kaldım. Toplam 3 yıllık cezaevi süreci yaşadım. Çeşitli dergilerde Kürtçe-Türkçe yazılar yazdım. Beş yıla yakın Azadıya Welat Gazetesinin köşe yazarlığını yaptım. Gazetecilik, yazarlık çalışmalarında bulundum. Halen siyasi çalışmalarımı HDP bünyesinde sürdürüyorum.



 NEDEN SİYASET?
Toplumsal sorunların tespiti ve çözüm yollarının bulunması siyaset yöntemiyle mümkün olmaktadır. Halka hizmet, sorunlarıyla ilgilenmek bir insani ve ahlaki sorumluluktur. Dolaysıyla toplumsal ve çevresel sorunların çözülmesi bireyin ve toplumun ahlaki politik bir ölçüye kavuşması ve güçlü örgütlenmeleriyle mümkündür. Türkiye halklarının ve başta Kürt halkının çok temel ve ağır sorunları vardır. Halkımızın bir neferi olarak sorunlarıyla ilgilenmek benim açımdan tarihi bir sorumluluk olarak görülmektedir. Zor ve meşekatlı olsa da bu göreve talip olmayı bir insani görev olarak gördüm.

HDP’ DEN ADAY OLMAK FİKİR NE ZAMAN OLUŞTU?

HDP’den aday olma fikri yeni oluşan bir durum değildir. Gençlik yıllarından beri gerek derneklerde, gerek sendikal faaliyetlerde, gerekse siyasi parti faaliyetlerinde sistem partilerinin sorun çözen değil, sorunları büyüten bir konumda oldukları bilincini edindiğimden dolayı HDP öncesi muhalif partilerde görev ve sorumluluk aldım. HDP o partilerin bir üst ve de daha geniş bir yelpazeye sahip olduğundan dolayı burada görev almayı uygun gördüm. HDP’nin sorunlara gerçekçi yaklaştığı ve çözüm getirebilme potansiyeline sahip olduğuna inanıyorum. Bundan dolayı özetle HDP diyorum.

SİYASİ GEÇMİŞİNİZDEN BİRAZ SÖZ EDER MİSİNİZ?

Siyasi geçmişim kısaca yukarıda özgeçmişimde anlattığım gibidir.

HDP devlet partileri gibi lider partisi değildir. Gücünü haklılığından, doğru yöntem tutturmadan ve de esas olan halk kitlelerinden alır. Elbet ki baskılar her zaman olduğu gibi şimdi de doruk noktasındadır. Eş başkanlarımızın, vekillerimizin, belediye eş başkanlarımızın ve binlerce tecrübe ve birikim sahibi parti yöneticisi ve kadrolarının tutuklu olması büyük bir dezavantajdır. Ancak bu sorunların üstesinden gelmek yine de bizlerin görev ve sorumluluğundadır. Bu arkadaşlarımızın tutuklanmalarıyla doğan boşluğu doldurmak, daha büyük azim ve gayretle çalışmak boyun borcumuz haline gelmiştir. Dolaysıyla her duyarlı insanımıza daha büyük sorumluluk düşmektedir.

• SİYASİ SÜRECİ NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ?
Türkiye’de İiktidar partisi olan AKP hem siyaseti tıkatmış, hem de siyaset yapma zeminini adeta yok etmiştir. Toplumsal sorunları çözme yerine daha da ağırlaştırmış, toplumu derin şekilde bölmüş ve ekonomik olarak adeta dilenci konumuna sürüklemiştir. Özgürlükler, demokrasi, hukuk yok edilmiş, baskı rejimi topluma hakim kılınmaya çalışılmıştır. Toplumu yönetemeyen AKP Hükümeti, OHAL rejimi ve baskılarla denetim altında tutmaya çalışmaktadır. İç ve dış ilişkilerde yalnız kalmış itibar sıfıra indirilmiştir. Ekonomi her an bir iflas bayrağını kaldıracak pozisyonundadır. İşsizlik hat safhada, emekçiler emeğinin karşılığını alamamaktadır. Seksen yıllık toplumsal ve devlet birikimleri çarçur edilmiş, kimi yandaş ve varlıklı kesimlere peşkeş çekilmiştir. Burjuva parlamenter sistem etkisiz hale getirilerek başkanlık adı altında tek insan (adam) rejimine geçme çabaları yüksek düzeyde hayata geçirilmektedir. Dolaysıyla bun durumun sürmesi halinde siyaset ortamı tamamen yok olma durumuyla karşı karşıyadır.



• AKP BU SEÇİMDE GİDER MI ?
AKP’nin bu seçimde gitme olasılığı her zamankinden daha güçlüdür diyebiliriz. Türkiye halkları nefes alamaz hale gelmiş olup bu hükümete karşı öfkesi büyümüştür. Adil ve hilesiz bir seçim olması halinde AKP’nin iktidar kalma şansını olmadığına inanıyorum.

AKP GİDERSE BUNDAN HDP’NİN ROLÜ NE OLUR?
HDP, kilit partidir. Barajı aşıp parlamentoya girdiğinde AKP Hükümet olma çoğunluğunu yitirecektir. Aksi durumda AKP Anayasayı da değiştirecek bir konuma gelir. Bu da Türkiye’de kaosun büyümesine ve yaşamın çekilmez hale gelmesine zemin yaratır. Tam bir baskı rejiminin hakim kılınması ve yoksulluğun artması, toplumsal barışın iyice riske girmesi anlamına gelir.

• 24 HAZİRAN SEÇİMLERİN DE ŞIRNAK’TE İDDİALIMISINIZ?
25 Haziran’da Şırnak İlinde 4 Milletvekilini alacağımıza inancımız tamdır. Halkımız politik bir halktır. AKP Hükümetinin yakın tarihte gerçekleştirdiği yıkımın ve acıların cevabını sandıkta vereceğine inanıyoruz.

• ŞIRNAK HALKLARA BİR ÇAĞRINIZ VAR MI?

Şırnak halkımıza çağrımız; birlik ve beraberliklerini güçlendirmeleridir. AKP’ye ve diğer düzen partilerine daha önce oy vermiş halkımızın bu kez HDP’ye oy vermeleridir. Koruculara da çağrımız bu yöndedir. Başta Kürt sorunu olmak üzere diğer sorunların çözülebilmesi vew gerçek bir barışın sağlanması HDP’nin güçlenmesinden geçmektedir. Sorunları çözebilecek tek parti HDP’dir. Diğer partiler sistem partileri olup çözüm gücü olma kabiliyet ve zihniyetinden yoksundurlar. Halkın ve Türkiye’nin temel sorunlarını çözme gibi bir derde sahip değillerdir

• SON OLARAK EKLEMEK İSTEDİĞİNİZ BİR ŞEY VAR MI?

Bu seçim halklar ve başta Kürt halkı açısından tarihi ve kritik bir seçimdir. İktidarın değişmesi yeni bir dönemin başlatılmasına zemin olacaktır. Demokrasiyi, özgürlükleri, barışı, adaletli bir ekonomik paylaşımı, hukuksal vb. sorunları ele alma ve çözme zemini doğacaktır. Dolaysıyla halklarımızın sandığa gidip oyunu HDP’ye vermesi ve her türlü hileye karşı sandıkları koruması temel görevlerimizdendir. Halklarımızın bu duyarlılıkla meseleye yaklaşacaklarından kuşku duymuyoruz. Bu seçimde zaferle çıkmamız Türkiye’nin talihsiz gidişatını durduracaktır. Zafer kazanma umuduyla halklarımızı selamlıyoruz.
Editör: Haber Merkezi