DİYARBAKIR - Kobanê soruşturması kapsamında partilerine dönük ikinci operasyonun hukukla izah edilemeyeceğini belirten HDP Hukuk Komisyonu üyesi Serhat Eren, “Çöken dosyayı yeniden diri tutmaya çalışıyorlar” dedi. 

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Kobanê soruşturması adı altında yürütülen operasyon kapsamında 8 yıl aradan sonra 12 Nisan'da aralarında Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski belediye eşbaşkanları ve çalışanlarının da bulunduğu 91 kişi hakkında gözaltı kararı çıkarıldı. 13 kentte eş zamanlı olarak yapılan ev baskınlarında 48 kişi gözaltına alındı. HDP Hukuk Komisyonu üyesi Serhat Eren, Kobanê soruşturması adı altında yürütülen ikinci gözaltı operasyonlarını değerlendirdi.

‘DAVA DOSYASI ÇÖKTÜ’

Eren, Kobanê soruşturma dosyasını yürüten savcı Ahmet Altun’un büyük bir iştahla kamuoyuna açıkladığı davada, tanıkların dinlenmesinden sonra çöken dosyada böylesi kapsamlı operasyon başlattığını söyledi. HDP’yi siyasal alanın dışına itmek için yargı mekanizmaların uzun yıllardır devreye girdiğinin altını çizen Eren, çöken Kobanê davasından sonra gözaltı operasyonuyla bu girişiminin diri tutulmak istendiğine dikkat çekti. Eren, “Aslında çöken bu dosyayı yeniden diri tutmaya çalışmak, beslemek, yeni deliller ortaya koyma çabasının bir sonucudur. HDP’nin kapatılmasına dönük AYM’de devam eden bir dava var. Bu davayı etkilemek amacıyla bir operasyon yapıldığını düşünüyorum. Bu dosyanın aynı zamanda AYM’de, HDP’nin aleyhine açılan kapatma davasına sunulan bir dosya aynı zamanda” ifadelerini kullandı. 

HUKUKLA İZAHI YOK

AİHM’in, Kobanê Davası’yla ilgili verdiği “Suç unsuru oluşturmadığı” yönündeki kararının Türkiye’yi bağladığının altını çizen Eren, kararla birlikte, dosyanın soyut, gerekçesiz ve tamamen HDP’nin kapatılmasına dönük gerçekleşen siyasi bir karar olduğu gerçeğinin ayyuka çıktığını vurguladı. Kobanê Davası’na ilişkin “Hukuksal anlamda çöken dava” diyen Eren, dava sürecine ilişkin şunları aktardı: “8 yıl önce meydana gelmiş bir takım olayların müsebbibi olarak gördüğünüz insanlarla ilgili 8 yıl boyunca bir soruşturma yürütmüyorsunuz. Hatta bir kısmını ifadeye davet ediyorsunuz. İfadelerini alıp serbest bırakıyorsunuz. 8 yıl sonra bu sefer diyorsunuz ki ‘siz o dönemde suç işlemişsiniz.’ Bunun hukukla izah edilebilecek yanı, ceza hukuku açısından yorumunun, izahatının yapılabileceğini düşünmüyorum. Çünkü operasyon tamamen siyasi bir operasyon. HDP’ye dönük, Kürt siyasetine dönük bir operasyon. Çöken dosyanın üzerine bu dosyanın da çok etki etmeyeceğini, hiç kimsenin AYM’yi ve kamuoyunu ikna edebileceğini düşünüyorum.”

‘GERÇEKLE UYUŞMUYOR’

DAİŞ’in Kobanê’ye saldırdığı dönemde Türkiye’nin birçok bölgesinden siyasi partiler ve sivil toplum örgütleri başta olmak üzere herkesin insani olarak yardımda bulunduğunu hatırlatan Eren, savcı Ahmet Altun’un “Kobanê olaylarının mali yapılanmasında yer aldıkları…” gibi bir iddianın gerçekle uyuşmadığının altını çizdi. Eren, suçlamaya ilişkin, “O dönem kimi insanlar buradan yardım etti, kimisi de yardım etmeye aracılık etti. Dolayısıyla o dönem aslında yardım eden insanların aynı zamanda cezalandırılmasına dönük bir operasyondur” şeklinde konuştu. 

‘FARKLI BİR SAVUNMA YAPILMAYACAK’

HDP’nin, 18 Nisan’da görülecek olan Kobanê Davası’nda esasa dair son yazılı savunma yapacağını hatırlatan Eren, bu operasyon sonrasında herhangi bir farklı bir savunma yapmayacaklarını belirtti. Eren, şöyle konuştu: “Bu bir önceki operasyondan çok farklı bir operasyon değil. Bu operasyonun, daha önceki Kobanê dosyasına dönük operasyondan farkı olmadığını, ikisinin de soyut, gerekçesiz tamamen politik olduğunu, hukuksal olmadığını, zaten ön savunmada ve esasa dair savunmada ifade ettik, edeceğiz. O dönem meydana gelen ölümlerden sorumlu bu ülkede iktidardır, MİT’tir, jandarmadır, emniyettir. Bütün bu kurumlar, mağdur sıfatıyla önleyemedikleri ölümleri örtmeye dönük bir girişim olarak davaya katılmış durumdalar.” 

HDP YARGILAMAYA DEVAM EDECEK

Davada gerçeklerin ortaya çıkmasına dönük bir çaba içerisinde olan HDP ve avukatları olduğunu belirten Eren, “Bu gerçeklerin ortaya çıkmasına dönük çaba içerisinde olan savcı değil. Onlar tamamen o davanın kapatılması, bu davada Kürt siyasetinin yargılanmasına dönük bir çaba içerisindeler. Ama biz o ölümlerin hesabını soran gerçeklerin ortaya çıkarılmasını sağlamaya dönük bir çabanın içerisindeyiz. O nedenle yargılamaya devam edeceğiz” diye belirtti.

MA / Ergin Çağlar

Editör: Haber Merkezi