DİYARBAKIRJineoloji dergisi 8’inci sayısı ile “Özgür eş yaşamı” tartışmaya açıyor. Sayıda yer alan yazılarda bir taraftan tanımlama yapılırken diğer taraftan da neden ve nasıl sorularına yanıt aranıyor.

“Kadın etrafında gelişecek bilim, doğru sosyolojiye atılmış ilk adımdır” şiarıyla 3 ayda bir yayınlanan Jineoloji dergisinin 8’inci sayısı çıktı. Dergi bu sayısında, “Özgür Eş Yaşam: Neden, Nasıl?” dosya konusu çerçevesinde yazıları okuyuculara sunuyor.

18 farklı başlık altında toplanan yazılar, özgür eş yaşam noktasında okuyuculara bir fikir verirken “Neden ve nasıl” sorularına da yanıt arıyor. Editör yazısında, hakikat arayışının bir yönünün evreni anlamak olduğu kadar diğer yönünün de kendi varlığını anlamlandırmak olduğu belirtiliyor.

Tekil varlığı anlamlandırma halinin kimi insanlar tarafından kadere kimi insanlar tarafından da isyana vardırıldığının belirtildiği yazıda, “Her yol kendine bir don arar: Nasıl yaşamalı? Yaratılış destanlarıyla kurulan hikaye, bu hakikat arayışının iki yönünde de cevaplar taşır, toplumsal hafızamıza işleyerek bilincimize yön verir. Hakikati birbiriyle buluşmayan zıtlıklarda mı arayacağız yoksa çoklukların birliğinde mi? Haliyle anlamlı bir eyleyişin gerçekleşmesi bakımından en az iki varlığa ihtiyaç duyduğumuzu söyleyebiliriz; eş yaşamın filizlendiği zemin böyle bir zemin. Özgür eş yaşam, hakikatle buluşma arayışında “1Nasıl yaşamalı?” sorusuna geliştirilen bir cevap bu yönüyle. Peki, özgür eş yaşam kuramından öte, özgür eş yaşam denince ne geliyor aklımıza?” ifadelerine yer veriliyor.

EŞ YAŞAM İLE YAŞAMIN YENİDEN ÖRGÜTLENMESİ

Yazıda yine özgür eş yaşam tartışmasında pek çok insanın aklına aşk, evlilik, aile bağlamında kadın – erkek ilişkilerinin ele alındığı sınırlı bir görüş açısının olduğu belirtilerek, “Ancak özgür eş yaşam kuramı, kadın – erkek ilişkilerinin tekil düzeyde ele aldığı gibi bu ilişkilerin evrenselliğini de esas alır. İnsan-doğa ilişkisine, insan-insan ilişkisine yönelir; politikayı, ekonomiyi, dini, felsefeyi ve hatta coğrafyayı tartışır. Temelde yaşama içinde gelişen her türden iktidar ilişkisini çözümlemeyi ve tahakküme zora dayanmayan, eşitlikçi – paylaşımcı ilişkilenme biçimleri temelinde yaşamın yeniden örgütlenmesini öngörür. Dolayısıyla ekolojik, demokratik, kömünal bir yaşamın felsefesidir; bütünlüklü bir yaşam felsefesinin adıdır. Tekil kadın- erkek ilişkileriyle sınırlandırıldığında bu genişlikte bir anlam geliştirilemez” deniliyor.

YAZI BAŞLIKLARI

Dergide yer alan yazılar şöyle: Eş Yaşam Bilimi Olarak Jineoloji / Zeynep Beydağlı, Demografik Hesaplardan Kurtulmak / Andrea Benario, İnsanlığın Kolektif Hafızası Yeniden Canlanmalı / Sandra Schiassi- Nicoletta Cacchi, Ataerkilliğin Ötesinde Yaşam Sistemlerini Anlamak ve Kurmak / Heide Göttner – Abendroth, Cinsellik ve Cinsel Politika /Nilüfer Şahin, İktidar İlişkileri: Devlet ve Aile / Nazan Üstündağ, Özgür Eş Yaşam ve Sonsuz Boşanma / Mizgin Aksu, Kadının Özgün ve Özerk Örgütlenmesiyle Özgür Eş Yaşamı Kurmak / Fatma Ateş, Özgür Eş Yaşamı Toplumsallaştırmanın Politikası Olarak Eşbaşkanlık / Nesrin Orun, Nepal Halk Savaşında Kadın Öncülüğü Sorunu /Hisila Yami, Kadınlarla Dertleşmeler: İki Kadın Çok Dünya / Akide Çiftçi – Jülide Kural, Köleliğe ve Özgürlüğe Açılan Kapılarımız: Duygular /Jineoloji Akademisi, Ancak Aşk Devrimi ile Aşk Kendi Doğasına Kavuşabilir / Cejna Mazi, Özgür Aşk ve Tek Eşlilik Kültürü / Alba PZ, Cinsel Özgürlük mü, Özgürlüğün Cinsel Politikası Mı? /Nagihan Akarsel, Sosyalistçe Bir Yaşam için “Nasıl Yapmalı?” / Elif Berk, Toplumsal Aşklar Özgür Eş Yaşama, İktidarlar Karı ve Kocalığa Götürür! / Çiğdem Doğa, Alişer ve Zarife’nin Aşkında Gizli Olan Anlam: Heval / Nergiz Göksu.

Dergiye seçkin kitapçı ve kitap evlerinden ulaşmak mümkün.
Editör: Haber Merkezi