HABER MERKEZİ - Halepçe Katliamı’nın 34’üncü yıldönümüne ilişkin birçok merkezde yapılan etkinliklerde, katledilenler anıldı. 

Halepçe Katliamı’nın 34’üncü yıldönümü dolayısıyla birçok merkezde düzenlenen anma etkinlikleriyle kimyasal silah saldırısında katledilenler anıldı. Anma etkinliklerinde, kimyasal saldırıyla Kürtlerin varlığına yönelik bir saldırı olduğu belirtildi.

BATMAN

HDP Batman İl Örgütü, Halepçe katliamında yaşamını yitirenleri andı. HDP Merkez İlçe Örgütü binasında yapılan anmaya HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran'ın yanı sıra çok sayıda kişi katıldı. Anmada, katliamda yaşamını yitirenler için bir dakikalık saygı duruşu yapıldı. Ayrıca mum yakılı masaya yaşamını yitirenlerin fotoğrafları konuldu.  

HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, binlerce kişinin hayatını kaybettiğine işaret ederek, "Katliamı gerçekleştirenlerin amacı Kürtleri yok etmekti. Bu saldırı Kürtlerin varlık yokluk mücadelesine dönük bir saldırıydı. Ancak tüm katliamlarda olduğu gibi bu katliamda Kürtlerin varlığını yükseltme gerekçesi oldu. Katliamı gerçekleştirenlerin sonunu biliyorsunuz. Onlar yok olup gittiler, Kürt halkı direnişine direniş katarak yoluna devam etti” diye konuştu.

Ardından katliama dair hazırlanan belgesel izlendi.

DİYARBAKIR

Amed Emek ve Demokrasi Platformu, Halepçe Katliamı’nda yaşamını yitirenleri Koşu Yolu Parkı Yaşam Anıtı önünde yaptığı anma etkinliğiyle andı. "Halepçe'yi unutmadık" pankartının açıldığı açıklamaya, TJA, HDP, Gelecek Partisi, DEVA, CHP ve çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi katıldı. SES Diyarbakır Şube Eşbaşkanı Şiyar Güldiken, “Asla unutmayacağız ve her zaman bunu anacağız. Bu katliamı kim yaptıysa her zaman hesabını sormaya devam edeceğiz” dedi.  

Platform Sözcüsü Mehmet Candar ise, savaşların en büyük bedelini kadınlar, çocuklar ve emekçilerin ödediğini söyledi. Halepçe Katliamı'nın tarihçesini hatırlatan Candar, "Unutmadık ve unutturmayacağız” dedi. 

HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Zeyyat Ceylan, sabah saatlerinde yapılan ev baskınlarındaki gözaltılara tepki gösterdi. Ceylan, "Bu sabah yine siyasi bir soykırımla uyandık ve 24 kadın arkadaşımız gözaltına alındı. Kürtlere yönelik gerçekleştirilen kirli siyasetler halen devam ediyor. Halepçe’nin acısı yerinde durmadı, halen sürüyor. Fakat bu katliamı Kürtlere yapanlar barış ve özgürlük mücadelesini durduramadı. 'Kürtleri katledeceğiz, bitireceğiz' diyenler bitti. Halepçe’yi unutmamak gerekir. Halepçe'yi unutmak yeni katliamları getirir" şeklinde konuştu.

DİSK 2 No’lu Şube Kadın Sekreteri Hanife Kardaş da gözatlılara tepki göstererek, “8 Mart kitleselliğimize haz etmeyen bu sistem kadın arkadaşlarımızı gözaltına aldı. Kadınlardan bu kadar korkmayın. Nefretle kınıyoruz, biran önce arkadaşlarımız serbest bırakılsın” dedi.

URFA

Siverek Emek ve Demokrasi Platformu, Halepçe’de katledilenleri andı. Halepçe’nin 34’üncü yıl dönümü nedeniyle platform bileşenleri, Siverek Kanlıkuyu Meydanı’nda bir araya geldi. “Halepçe katliamını unutmayacağız” pankartını açıldığı açıklamada, “İnsanlığın bittiği an”, “Em Halepçe Ji Bîrnakin” dövizleri taşındı.

Siverek Emek ve Demokrasi Platformu Dönem Sözcüsü Fırat Ayebe, “Halepçe katliamı, Saddam’ın Kürt halkına karşı başlattığı sistematik saldırıların en acı ve son etabıydı. Bugün Saddam diktatörlüğü olmasa da Kürtlere karşı katliamcı zihniyet farklı biçimlerde varlığını sürdürmektedir” dedi.

Beyazıt, Maraş, Sivas, 10 Ekim Ankara Gar ve Suruç Katliamlarını hatırlatan Ayebe, devamında şunları söyledi: “Halkımızın yıllardır devam eden geleceğini özgürce belirleme ve bölge halklarıyla barış içinde yaşamaya dayalı mücadelesi, emperyalizm ve işbirlikçi bölge gericilikleri tarafından boğulmaya çalışılmaktadır. Ancak bize dayatılan bu acılı tarihi değiştirecek güç, halkımızın demokrasi ve özgürlük mücadelesi olacaktır. Bütün bu katliam ve yıldırma taktiklerine karşı mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğimizi bir kez daha ilan ediyor, Halepçe ve Beyazıt Katliamında yaşamını yitirenleri saygıyla anıyoruz.”

MARDİN

HDP Mardin İl Örgütü, 16 Mart 1988’de Saddam Hüseyin rejimi tarafından kimyasal silahlarla gerçekleştirilen Halepçe Katliamı’nın yıldönümü dolayısıyla açıklama yaptı. HDP il binası önünde yapılan açıklamaya çok sayıda kişi katıldı. Açıklamada “Em qetlîamên li hemberî gele Kurd nalet dikin” pankartı açıldı. Katliamın sadece Saddam Hüseyin tarafından gerçekleştirilen bir katliam olmadığını ifade eden HDP Mardin İl Eşbaşkanı Salih Kuday, katliamda Saddam’a kimyasal silahları veren, katliamın gerçekleştirilmesi için teşvik veren ve katliamı destekleyen her devletlerin de sorumlu olduğunu söyledi.

Açıklama sloganlar ve alkışlar eşliğinde sona erdi. 

ŞIRNAK

HDP Şırnak İl Örgütü, Halepçe Katliamı’nın yıldönümü dolayısıyla açıklama yaptı. HDP Silopi ilçe binası önünde yapılan açıklamaya, Barış Anneleri Meclisi üyeleri, Mezopotamya Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma, Dayanışma ve Kültür Derneği (MEBYA-DER) üyeleri, Özgür Kadın Hareketi (TJA) aktivistleri, HDP Şırnak Milletvekilleri Hasan Özgüneş, Hüseyin Kaçmaz, HDP il ve ilçe örgütleri, Silopi Belediyesi Eşbaşkanları ve çok sayıda kişi katıldı.

HDP Silopi İlçe Eşbaşkanı Yakup Tanış, Halepçe Katliamı’nın Kürt halkının eşitlik ve özgürlük mücadelesine karşı işlenen en büyük katliamlardan biri olduğunu belirtti. Tanış, “Kürt halkı, tarihi boyunca onlarca kitlesel kıyım ve katliam yüz yüze kalmış olmasına rağmen eşitlik ve özgürlük mücadelesinin kesintisiz sürdürmüştür. Enfal soykırımı ve Halepçe katliamının failleri insanlık tarihinde lanetlenirken meşru ve insani hak mücadelesini sürdüren, Kürt halkı direnişiyle bütün ezilen halklara umut olmaya devam etmektedir” dedi.

Açıklama, “Şehît namirin” sloganıyla sonlandı.

ANKARA

Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) 16 Mart 1978’de gerçekleşen Beyazıt Katliamı ve 16 Mart 1987’de gerçekleşen Halepçe Katliamları dolayısıyla yazılı açıklama yaptı. “Beyazıt ve Halepçe Katliamlarını Unutmadık. Hesap Soracağız” vurgusu yapılan açıklamada, 16 Mart tarihinin coğrafyamızda hafızalara kazınan iki katliamın yıldönümü olduğu belirtildi.

Her iki katliamın da ezilenlerin, emekçilerin ve halkların mücadelesini bastırmak için gerçekleştirildiğinin altı çizilen açıklamada,  Beyazıt Katliamı’nda İstanbul Üniversitesi Merkez Binası’ndan toplu halde çıkan devrimci öğrencilerin üzerine kontrgerilla ve sivil faşistler tarafından atılan bomba ve ardından gerçekleşen silahlı saldırı sonucunda, Hatice Özen, Cemil Sönmez, Baki Ekiz, Turan Ören, Abdullah Şimşek, Hamit Akıl, Murat Kurt isimli 7 öğrenci yaşamını yitirirken, 41 öğrencinin yaralandığı hatırlatıldı. Katliamın ardından yıllarca süren hukuk mücadelesinin sonuçsuz kaldığı ve dava dosyasının kapatıldığı kaydedildi.

Katliamın tek sorumlusunun Saddam iktidarı olmadığı vurgulanan açıklamada, “O dönemde sürmekte olan İran-Irak savaşında Saddam yönetimini destekleyen ABD, İngiltere, Fransa, İtalya, Hollanda gibi Batılı emperyalistler müttefiklerinin bu soykırımını görmezden geldiler. Dahası, zaten bu kimyasal-biyolojik silahların çeşitli maddelerini Irak yönetimine kendileri sağlıyordu. Saddam Hüseyin’in, emperyalistlerin suç ortaklığında gerçekleştirdiği bu soykırım saldırısı da Kürt halkının özgürlük ve eşitlik mücadelesini geriletemedi. Halepçe Katliamını gerçekleştirenleri ve suç ortaklarını unutmayacağız. Beyazıt ve Halepçe katliamlarında yaşamını yitirenleri saygıyla anıyoruz. 16 Mart Beyazıt ve Halepçe Katliamlarını Unutmadık, Hesabını Soracağız” diye belirtildi.

İSTANBUL

Halkların Demokratik Kongresi (HDK), 78’liler Girişimi, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve çok sayıda üniversiteli gençlik örgütleri Beyazıt ve Halepçe katliamını İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi önünde düzenledikleri açıklamayla andı.  Katledilen öğrencilerin fotoğraflarının yer aldığı anmada “16 Mart Katliamı'nı unutmadık, unutturmayacağız”, “Beyazıt ve Halepçe Katliamını unutmayacağız” pankartı açıldı. Anmada, “Saddam’ın kimyasal faşizmi AKP’yle devam ediyor”, “Beyazıt katliamının hesabı sorulacak” ve “Faşizme karşı omuz omuza” dövizleri taşındı. Kürtçe ve Türkçe sloganların atıldığı anmaya Beyazıt katliamının tanıkları da katıldı. 

78’liler Girişimi üyesi Hüseyin Soylu, katliam günü polisin kasıtlı bir şekilde görevini yapmadığını aktardı. Soylu, “Okulun önü boştu. Beyazıt Meydanı'na biriken faşistler 'Beyazıt komünistlere mezar olacak’ sloganını atıyorlardı. Ülkücü-faşistler içinden Zülküf İsot adlı faşist 'Kahrolsun komünistler!’ diye bağırarak öğrencilerin üzerine bomba attı. Patlayan bombanın ardından yaylım ateşi ve ölüm çığlıkları yükselmeye başladı” dedi.

Ecem Küçükdere’de Beyazıt katliamından 10 yıl sonra, 16 Mart 1988’de Saddam Hüseyin tarafından gerçekleştirilen ve binlerce Kürdün yaşamını yitirdiği Halepçe Katliamının yaşandığını hatırlattı. Küçükdere, Irak Devleti karşısında itaat etmeyen Kürt halkını kimyasal ve zehirli gazlarla katledildiğini söyledi.

Beyazıt ve Halepçe katliamlarının halen devam ettiğine işaret eden Küçükdere, “Gelin, bizlere yalnızca geçinme kaygısı ve geleceksizlik vaat edenlerle, kampüslerimizin kapısını bizlere kapatıp başıbozuk, eli kanlı çetelere açanlarla, barınma hakkımızı elimizden alıp bizleri tarikat ve cemaatlerin kucağına itenlerle birlikte mücadele edelim” diye belirtti. 

SİİRT

HDP Siirt İl Örgütü, parti binasında anma programı düzenledi. HDP Siirt Milletvekilli Sıddık Taş ve çok sayıda kişi anmaya katıldı. Saygı duruşuyla başlayan anmada yaşamını yitirenlerin anısına mum yakıldı. HDP'li Taş, katliamın hafızalarda taze olduğunu belirterek, "Katliamı gerçekleştirenlerin amacı Kürtleri yok etmekti. Ancak amaçları halkın direnişine çarptı” dedi. 

İZMİR

İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, Halepçe, Beyazıt ve Gazi Mahallesi katliamlarına ilişkin Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. "Katliamların üzerinden yıllar geçmiş olsa bile unutmadık, unutturmayacağız" pankartının açıldığı açıklamada, "Halepçe Kürt soykırımıdır" ve "Gazi, Halepce ve Beyazıt katliamlarının hesabı sorulacak" dövizleri taşındı. Açıklamada sık sık "Gün gelecek devran dönecek katiller halka hesap verecek", "Yaşasın hakların eşitliği" ve "Savaşa hayır barış hemen şimdi" sloganları atıldı.

Açıklamayı okuyan KESK İzmir Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Necip Vardal Beyazıt’ın 42'inci, Halepçe’nin 32'inci ve Gazi Katliamı’nın  ise 27'inci yıl dönümünü hatırlattı. Bu katliamların üzerlerinden onlarca yıl geçmesine rağmen acısının taze olduğu belirten  Vardal, “Beyazıt katliamı faillerini yakalamak için peşlerinden giden polislere 'dur' emri verenler ile Gazi katliamında 22 vatandaşımızın katlinde 'vur' emri verenler aynı insanlık dışı zihniyetten beslenmektedir. Halepçe`de çocuk, kadın demeden katledenlerle Roboski katliamına imza atanlar, IŞİD çeteleri tarafından gerçekleştirilen katliamlara zemin hazırlamaktan geri durmayanlarla Suruç’ta 33, Ankara Tren Gar’ında 103 canımızı aramızdan koparan katliamların faillerinin açığa çıkarılarak cezalandırılmasını engelleyenler halkları düşmanlaştırmada sınır tanımayan aynı zihniyetin ürünüdür" dedi.

Herkesin eşit yurttaş olarak kabul edildiği, farklılıkların zenginlik olarak görüldüğü bir ülke mücadelesinin çağrısı yapan Vardal, "Her fırsatta savaş çığırtkanlığı yapan, sürekli ölümü ve öldürmeyi kutsayanlara karşı yaşamı ve yaşatmayı savunmaya devam etmek zorundayız” diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi