Şehriban Aslan
ELAZIĞ - DTK Eşbaşkanı Leyla Güven’in, yeni yıla ilişkin tutsaklara yazdığı mektup cezaevi idaresi tarafından “sakıncalı” bulunarak gönderilmedi. Leyla mektubunda, “2023'te umut korkuyu yenecek” mesajı verdi.
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Leyla Güven, yeni yıla girilmesi sebebiyle tutsaklara mektup yazdı. Ancak cezaevi idaresi, mektupta geçen kimi kelimeleri “kitleyi harekete geçirme” olarak yorumlayarak gönderilmesini engelledi. Leyla, engellenen mektubunu ajansımızla paylaştı.
Leyla Güven'in yeni yıla ilişkin kaleme aldığı mektup şöyle:
“Açlık ordusu yürüyor, yürüyor ekmeksizleri ekmeğe doyurmak için... Hürriyetsizleri hürriyete doyurmak için... Açlık ordusu yürüyor ayakları kan içinde' diyor usta şair... Aradan geçen onca zamana rağmen hukuksuzluklara karşı insanlar yürümeye devam ediyor.
Değerli arkadaşlar; 2022 yılını bizden aldıklarıyla, bize kattıklarıyla geride bıraktık. 2022 yılı bizim açımızdan mutlak tecridin kesintisiz devam ettiği ve sevgili Nagihan, Jina Emini ve daha yüzlerce kadının erkek şiddetiyle katledildiği, Ali Rıza babanın oğul diye bir çuvala sarıldığı, Barış Anneleri, Cumartesi Anneleri, mahpus anneleri ve Emine Şenyaşar annenin meydanlarda adalet arayışını sürdürdüğü bir yıl oldu. Aynı zamanda dünyanın bütün sokaklarında ve bütün dillerinde kadınlar öncülüğünde 'Jin jiyan azadi' sloganının haykırıldığı bir yıl oldu.
Kadın devrimi gerçekliği
Evet yeni bir yıla giriyoruz. 21'inci yüzyılın ilk çeyreği bitmek üzere; bütün dünya teknolojik ve küresel gelişmeler ışığında özgür bir yaşam, yeni bir sistem arayışına doğru hızla ilerliyor. Bir yanda despot, tekçi, ırkçı, faşist anlayışlar, diğer yanda ekolojist, çoğulcu demokratik kadın özgürlükçü bir paradigma. Bu kıyasıya mücadele, kuşkusuz kendi tezini, fikriyatını toplumlara en iyi anlatabilen ve benimsetenlerin lehine sonuçlanacaktır. Milletlerin kaderi artık hükümdar divanlarında değil kitlelerin ruhunda hazırlanmaktadır. Kitlelerin mutlak hukuku hükümdarların mutlak hukukunun yerine geçmiş durumdadır. Zira ırmaklar kaynaklarına doğru tersine akmazlar. Bu sözler geldiğimiz aşamayı ifade etmektedir. Çünkü hiçbir iktidar biçimi halkların öfkesine karşı duracak güce ve kuvvete sahip değildir. Dünya var olduğundan bu yana sayısız devrimlere şahitlik etmiştir. Gerçeklik odur ki, ilk devrimler doğal toplum döneminde kadınlar öncülüğünde gerçekleşmiştir. Devrimler ideolojik bir değişim olayıdır. Yeni eskiyi, geriyi, yanlışı yıkar ve doğru olanı ikame eder, çoğaltır. Devrimin içinde yaşam, özgürlük, eylemlilik ve cesaret vardır. Dolayısıyla Kürt halkı 'adaletsizlik, hukuk olmuşsa direnmek görevdir' şiarıyla birçok devrim gerçekleştirmiştir. Kadın devrimi bunların en belirgin olanıdır.
Sevgili arkadaşlar belki de kırılgan kanatlı küçük kelebek evrenin başka bir yerinde fırtına yaratacak bir güce sahiptir, öyle değil mi? Zulmün, baskının, acının, kaderin ve katliamların her çeşidini yaşayan halkımız artık kendi coğrafyasında özgür ve huzurlu yaşamak istiyor. Gerisi laf-ı güzaftır.
Kadınlar evrenin bütün güzelliklerini toprağa serpecek
Hevalên xoşewist! Gülümsemek umudun kanat çırpışıdır diyerek yeni bir yıla gülümseyerek giriyoruz. Tıpkı güneşimizin tüm evrene gülümsediği gibi... Karanlık zihniyetli gericilere inat 2023 yılına umudu, aydınlığı, özgürlüğü, barışı, haykırarak giriyoruz. Diyoruz ki 2023'te umut korkuyu yenecek. Halklarımız özgürlüğünü onaylayacak, işçiler fabrikalardan, emekçiler tarlalardan, öğrenciler üniversiteden, tutsaklar zindanlardan, halklar meydanlardan ‘Artık yeter!’, ‘Êdî bes e!’ diyecek. 2023'te kadınlar öncülüğünde yeni bir yaşam demokratik bir toplum inşa edeceğimize yürekten inanıyoruz. Rojhilat ve İran'da sevgili Jina Emini'nin bedeniyle yanan özgürlük meşalesi bütün dünyayı aydınlatmaya devam ediyor. ‘Mutluluk teori üretmektir’ diyor ya Aristo, bizler de halkımızın lehine her şart altında teori üretiyor ve pratiğe geçiyoruz. Halkımızın yüreği rahat olsun hakikate aşık asi kadınlar bütün kötülükleri yeryüzünden silecek; onun yerine iyiliği, tevazuyu, huzuru, onurlu barışı, kısacası evrenin bütün güzelliklerini tohum misali toprak anaya serpecek ve yeşermesini sağlayacaktır. Gökkuşağı renginde ahlaki politik bir toplumun mümkün olduğunu biliyoruz. Söylediklerimizi gerçekleştirmek için gücümüzde, cesaretimiz de mevcuttur.
Sersala we pîroz be
Bu temelde yeni yılın ve gelecek bütün yılların halkımızın lehine gerçekten iyi ve yeni olabilmesi için politik tutsaklar olarak elimizden gelenin fazlasını yapacağımızın sözünü veriyoruz. Sevgiyle, umutla, direnişle kalın. Sersala we pîroz be.”
‘Êdî bes e’ sakıncalı bulundu!
Leyla Güven'in yazdığı mektup cezaevi idaresi tarafından, “Tıpkı güneşimizin tüm evrene gülümsediği gibi... Karanlık zihniyetli gericilere inat 2023 yılına umudu, aydınlığı, özgürlüğü, barışı, haykırarak giriyoruz. Diyoruz ki 2023'te umut korkuyu yenecek. Halklarımız özgürlüğünü onaylayacak, işçiler fabrikalardan, emekçiler tarlalardan, öğrenciler üniversiteden, tutsaklar zindanlardan, halklar meydanlardan ‘Artık yeter!’, ‘Êdî bes e!’ diyecek” kısmında “belirli bir kitleyi harekete geçirmeye ve örgütsel faaliyetlere yönelik mesaj içerdiği” iddia edilerek engellendi.
Cezaevi idaresi ayrıca mektupta şu kısımları sakıncalı buldu: “Leyla Güven'in göndermek istediği mektubun '2022 yılı bizim açımızdan' diye başlayıp 'sloganın atıldığı yıl oldu' ve yine 'devrimler ve ideolojik' diye başlayan, 'edi bese' cümleleri ve arasındaki ifadelerin çizilerek gönderilmesine..."
