DİYARBAKIR - Bir milyonu aşkın kişinin katılımıyla tarihi bir güne daha ev sahipliği yapan Diyarbakır Newrozu’nda konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “Bugün bu meydan 2013’teki mutabakatın arkasında olduğunun teyididir” dedi. 

blockquote class="twitter-tweet">

Amed Newrozu bir milyonu aştı: Öcalan’ın arkasındayız https://t.co/0LmqLSbiE1 @YouTube aracılığıyla @HDPAMED21 @HDPkadin @TayipTemel @PervinBuldan @gulsarya21 @zeyyat_ceylan @DBP_GenelMerkez @Saliha_Aydeniz @Feleknasuca @GaroPaylan @HDPgenelmerkezi #Amed #ÖtekilerinGündemi

— Ötekilerin Gündemi (@OtekilerinG) March 21, 2022

Yazılı Haber Mezepotamya Haber Ajansın; Bu yıl “Dem dema serkeftinê ye” (Şimdi kazanma zamanı) şiarıyla gerçekleştirilen 2022 Newrozu’nun final kutlamasının gerçekleştirildiği Diyarbakır Newrozu, tarihi bir güne daha ev sahipliği yaptı. Bütün engelleri aşarak, renkleriyle, ulusal kıyafetleriyle, zılgıtlarıyla, sloganlarıyla dört bir yandan Newroz’a akın eden yüz binler, yakılan ateş etrafında bir milyonu aştı. Newroz meydanını taşıran bir milyon kişi, gün boyunca PKK Lideri Abdullah Öcalan’a özgürlük haykırdı. 

Özgürlük taleplerin yükseldiği meydanda PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın 2013 yılında gönderdiği mesajı okuyan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, sahnede “Bijî Serok Apo” sloganlarıyla uzun süre alkışlandı. 

BİR MİLYONA SESLENDİ

Bir milyon aşkın kişiye seslenen Buldan’ın konuşması şöyle: “Sevgili halkımız, değerli anneler, sevgili gençler, hoş geldiniz. Newroz bayramınız kutlu olsun. Bugün Newroz bayramıdır. Bugün kardeşlik, birlik günüdür. Newroz dünya halkları için kutlu olsun. Sevgili halkımız, yurt içinden ve yurt dışından gelen sevgili misafirlerimiz, sivil toplum örgütlerinin değerli temsilcileri, sevgili kadınlar ve gençler, hepinizi partim adına sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. İnanın, Newroz ateşinin yandığı her meydanda, başta Amed meydanı olmak üzere, Türkiye’nin dört bir yanında, üç gündür yanan bütün Newroz ateşleriyle, Selahattin Demirtaşlar, Figen Yüksekdağlar, Gültan Kışanaklar, Sebahat Tunceller, Aysel Tuğluklar, Selçuk Mızraklılar, Ayşe Gökkanlar, Leyla Güvenler, Hülya Alökmenler ve cezaevlerindeki bütün arkadaşlarımız bu meydandalar. Amed meydanından bütün yoldaşlarımıza sevgilerimizi, selamlarımızı gönderiyorum. 

NEWROZ DİRİLİŞTİR

Sevgili halkımız, Deniz Poyraz ve Kemal Kurkut şahsında yaşamını yitiren bütün arkadaşlarımızı bir kez daha rahmetle minnetle anıyorum. Onların bize bıraktığı mirasa sahip çıkacağımıza söz veriyorum. Newroz diriliştir. Aynı zamanda umuttur, kardeşliktir, cesarettir. Newroz bu topraklarda, yüz yıllardır kutlanan bir bayramdır. BU bayramın bizlere, halkımıza, hepimize barışı, adalet, demokrasiyi getirmesini yürekten temenni ediyorum. Newroz ulusal birlikte bütünleşmektir. Newroz kadınlardır, gençlerdir, gençliktir. İşte bir kez daha hepinizin bayramı kutlu olsun. Newroz pîroz be. 

AMED TARİH YAZDI

Sevgili halkımız, Newroz sadece Kürtlerin değil, bugün her yerde direnen işçilerin, emekçilerin, milyonların bayramıdır. Newroz aynı zamanda zalimlere boyun eğmeyen mazlumların bayramıdır. Onurlu bir yaşam için mücadele eden halklarımızın bayramıdır. Her dilden halay, türkü, horondur. Bir kez daha hepinizin Newroz’unu yürekten kutuluyorum. Bugün Amed halkı bir kez daha tarih yazdı. Sizler bir kez daha Newroz’da hiç kimseye boyun eğmediğinizi gösterdiniz, tarih yazdınız. Bu tarih elbette demokrasinin, barışın, adaletin bir yol haritasıdır. Bu yol haritasına hep birlikte sahip çıkacağız. Asla adaletten, barıştan, demokrasiden vazgeçmeyeceğimizi, sizler bir kez daha ilan ettiniz. Barış, eşit ve ortak yaşamda sonuna kadar kararlı olduğunuzu bir kez daha dünyaya gösterdiniz, Türkiye halklarına gösterdiniz. 

BU MEYDANA İYİ BAKIN

Herkes bu meydana iyi baksın, buradan çıkan mesajları iyi okusun. Ankara bu meydanı görsün, Ankara Amed’i görsün. Sizler 'Şimdi Kazanma zamanı' diyerek, büyük bir fotoğrafın çıkmasını sağladınız. Tarihi, kimliği, kültürü yasaklı, bu düzeni kabul etmeyeceğimizi bir kez daha herkese gösterdiniz. İnkarla, yok saymayla, kayyımla, cezaevine koymakla, katletmekle, bizleri bitiremeyeceklerini bir kez daha gösterdiniz. Bu yüzyıl büyük acılarla geçti, tarihe zulümlerle geçti, cezaevlerine atılan siyasetçilerle geçti, kayyımların iradeyi gasp etmesiyle geçti. Önümüzdeki yüzyıl tarihin bir kez daha tekerrür etmeyeceğine bu alanda bir kez daha söz veriyoruz. 

ÖCALAN’IN MEKTUBU

Sevgili Amedliler, 9 yıl öne 2013 tarihine bu meydanda bir mutabakat metni okundu. Bu metin tarihi bir çözümün yol haritasıydı. İmralı’da Sayın Öcalan’ın kaleme aldığı bu deklarasyonu, bu mektubu, ortak geleceğin birlikte kurulacağını ilan eden bir mektubun okunmasının üzerinden 9 yıl geçti. 9 yılda yaşananlar, çözüm mektubunun aciliyetini bugüne kadar yaşananlarla bizlere gösterdi. HDP ve Kürtler olarak 2013 yılında, Amed Newrozu’nda okunan mektubun arkasında olduğumuzu bir kez daha ilan ediyoruz. Çözümden korkan bir iktidarın bu ülkeyi ne hale getirdiğini hepimiz gördük, hepimiz tanıklık ediyoruz. Bu iktidar aklı, barışa tecrit uyguladı. Bu iktidar. Aklı demokrasiye tecrit uyguladı, halkların kardeşliğine, kimliğimize, dilimize tecrit uyguladı. Demokratik siyasete karşı olan bir iktidar var. İşte bu ülkeyi bugün getirdikleri durum ortada. Bu ülkenin halklarını, emekçisini, kadınını, gencini, açlığa işsizliğe mahkum eden bir iktidar var karşımızda. Bu iktidarın yaptığı bütün zulümlere, haksızlıklara, hukuksuzluklara karşı hep birlikte ses çıkarmaya, itiraz etmeye, bu iktidarı göndermeye buradan bir kez daha söz veriyoruz.  

TECRİDİ KABUL ETMİYORUZ

Geldiğimiz noktada bize zulüm ettiler, zor kullandılar, başaramadıklarını da biliyorlar. Bir kez daha diyoruz ki, bu halk bu meydanda olduğu sürece siz asla başaramayacaksınız, kazanamayacaksınız. Bugün bu meydan onun teyididir. 2013’teki mutabakatın arkasında olduğunun teyididir. Bu meydan, Sayın Öcalan’a uygulanan tecridi kabul etmediğimizin teyididir. 

BÜYÜK BARIŞA İHTİYAÇ VAR

Sevgili halkımız, bizler, Kürt halkı olarak, Türkiye halkları olarak, HDP olarak, barışın bir kez daha ne kadar önemli olduğunu, sadece Türkiye’de değil, tüm dünyanın bir gerçeği olduğun bir kez daha ilan ediyoruz. Ukrayna savaşı bizlere bir kez daha göstermiştir. Bunun için HDP olarak diyoruz ki büyük barışlara ihtiyaç var. Büyük barışlar sadece Türkiye’de değil, dünyanın her yerinde hayata geçmek zorundadır. Büyük barış için, halklarımızın ortak geleceği için her türlü sorumluluğu almaya hazır olduğumuzu bir kez daha ilan ediyoruz. Barışın etrafında büyük bir kenetlenmeye ihtiyaç olduğunu bir kez daha ilan ediyoruz. Türkü ile, Kürt’ü ile, Laz’ı ile, Çerkesi ile, Arap’ı ile bu topraklarda yaşayan bütün halklarla birlikte büyük barışın aciliyetini bir kez daha buradan duyuruyoruz. Barış bu ülkeye, bütün ülkelere geldiği zaman, arkasından nelerin geleceğini biliyoruz. Savaş acı ve gözyaşıdır; barış yaşamdır, gelecektir, umuttur. Büyük barışın tam zamanı, şimdi barış, hemen barış, büyük barış diyoruz. 

KÜRT SORUNUN ÇÖZÜMÜ

Barıştan başka bir çıkar yol olmadığını iyi biliyoruz. Türkiye’de siyaset yapan herkesin temel gündeminin barış olması gerektiğini söylüyoruz. Siyaset ve parlamento bunun için vardır. Herkes elini taşın altına koymalı. Sevgili halkımız, bu ülkenin en büyük sorunu Kürt sorunudur. ‘Kürt sorunu yoktur’ diyerek bu sorun çözülmez, ‘çözdük’ diyerek çözülmez. Korkarak değil, silerek değil, cesaretle, umutla, Türkiye halklarının geleceği için, Kürtlerin geleceği için Kürt sorununun acilen çözümüne ihtiyaç var. Yaşanan bütün krizlerin çözümü için elimizi taşın altına koymaya hazırız. 

HDP ANAHTAR BİR PARTİDİR

HDP anahtar bir partidir. Ülkede kilitlenmiş bütün sorunların çözümü için sorumluluk almayı bilen bir partiyiz. Bunu da hayata geçireceğimizi özellikle ifade ediyoruz. İnkarla, baskıyla, zorla, cezaeviyle bu sorunlar çözülmez. Eğer bir halkın iradesini cezaevlerine koyarsanız, kayyımla gasp ederseniz, dil uzatırsanız, işte o zaman Kürt sorunu çözülmez. Sorunun çözümü birbirimizi anlayarak, güç vererek, bu yol ülkeyi barışa götürür. Çünkü inkar ve baskıyla, yok saymayla, işte gördünüz bu meydanları boş bırakmayı asla beceremezsiniz. 8 Mart’larda kadınlar alanlarda, meydanlarda, Türkiye’nin her yerine zılgıtlarıyla asla diz çökmeyeceklerini, bu ülkede kadın katliamlarının bir daha yaşanmaması için, şiddetin son bulması için, bu meydanları boş bırakmayacaklarını gösterdiler. 

SİZE BOYUN EĞMEYECEĞİZ

3 gündür Türkiye’nin her yerinde milyonlarca insan size bir kez daha gösterdi: Size boyun eğmeyeceğiz, size biat etmeyeceğiz, sizin önünüzde diz çökmeyeceğiz. Elbette bu sorunları, toplumla çözeceğiz. Omuz omuza, yürek yüreğe, her türlü baskıya rağmen, asla taviz vermeden, korkmadan, cesaretle bütün bu sorunları çözmek için birliğimizi ve beraberliğimizi, mutlaka direnerek sonuna kadar götüreceğiz. HDP olarak 27 Eylül 2021’de açıkladığımız deklarasyonun arkasındayız. Türkiye’de adalete, demokrasiye, büyük anlamda yol açacak bir deklarasyondu. Bizimle olmayan her kesime, her inanca, herkese buradan bir kez daha çağrı yapıyoruz. Sorunların çözümünün halkla, toplumla olacağına inanıyoruz. Bu ülkeye barışı getireceğiz, demokrasiyi, adaleti biz getireceğiz. Her türlü özgürlüğü biz getireceğiz. Halkımızla birlikte, sizlerle birlikte getireceğiz. Bir kez daha bu Newroz’un adalete, barış ve özgürlüğe vesile olmasını temenni ediyorum. Herkesin Newroz’unu yürekten kutluyorum.”

Buldan’ın konuşmasının ardından meydanı dolduran bir milyonu aşkın kişi “Bijî Serok Apo” sloganları attı.

Editör: Haber Merkezi