ANKARA-ÖTEKİLERİN GÜNDEMİ: Mart 2019’da yapılan Yerel seçimlerin ardından, “seçmenin verdiği mesajı aldıklarını ve değişime kendilerinden başlayacağı” mesajı veren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, bu vaadini yıl sonuna doğru yapılacak olan olağan kurultay sürecinde yaşama geçirip geçirmeyeceği ise merak konusu.

2019’un en önemli siyasi gelişmesi ise Erdoğan’la “yol arkadaşlığı” yapan bazı isimlerin yollarını ayırıp, yeni parti kurma girişimleri oldu. Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu 13 Aralık’da “Gelecek Partisi”ni kurdu. 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, oluşum içinde yer almasa da çalışmalarına destek verdiği eski Başbakan Yardımcısı Ali Babacan da, yılbaşından sonra partisini kuracak.

Birçok siyasi parti açısından 2020’nin bir başka özelliği de, kendilerini genel ve cumhurbaşkanlığı seçimlerine taşıyacak siyasi kadroların belirleneceği “büyük kongre/kurultaylar”ını yapacak olmaları. Parlamentoda grubu bulunan AKP, CHP, HDP, İYİ Parti olağan kurultaylarını yıl içinde toplayacak.


 

Türkiye siyasetinde 2020 yılında yaşanması beklenen gelişmeler ve siyasetin alacağı yöne ilişkin kulislerde dile getirilen değerlendirmeler şöyle:

AKP yönetiminde değişim beklentisi


Geçtiğimiz aylarda ilçe kongreleri için süreci başlatan AKP’nin, yıl sonuna doğru 7. Olağan Büyük Kongresi’ni toplaması bekleniyor. AKP yönetimi, normal koşullarda Ağustos 2021 olan olağan kongre sürecini, yerel seçimlerde İstanbul, Ankara’nın da aralarında bulunduğu birçok belediyenin CHP’ye karşı kaybedilmesinin ardından yaklaşık 1 yıl öne çekti. Erdoğan’ın bu tavrının altında, yerel seçimlerden sonra verdiği “değişim/yenilenme” mesajı etkili oldu.

Erdoğan, 30 Ekim’de, “Muhtemelen önümüzdeki yıl sonuna doğru yapacağımız büyük kongremizde, milletimizin işaret ettiği şekilde kendimizi yenileyecek, kararlılığımızı bileyecek, enerjimizi de tazeleyeceğiz. Ardından 2023 yılına kadar olan seçimsiz dönemi en iyi şekilde değerlendirerek, hep birlikte AK Parti’yi çok daha ileri bir noktaya taşıyacağız” açıklaması yapmıştı.

Erdoğan’ın bu açıklamaları doğrultusunda il ve ilçe yönetimlerinin yan-ısıra, partinin yetkili organı Merkez Karar Yönetim Kurulu ve dolayısıyla parti yönetiminde de önemli değişikler yapması bekleniyor. Bu açıklamaların ardından Erdoğan’ın talebi doğrultusunda çok sayıda il başkanı, görevlerinden istifa etti.

Yine özellikle İstanbul seçimlerinden sonra gündeme gelen kabine değişikliğinin de yeni yılda olması bekleniyor. Seçimlerden hemen sonraki süreçte geniş kapsamlı bir kabine değişikliği olacağı yorumları kulislerde konuşulmuştu. Ancak, seçim sonrasındaki gergin atmosferin dağıldığı, ekonomide kısmi düzenlemeler olduğu, “bürokrat” gibi olmakla suçlanan bakanların “acemiliklerini attıkları” gerekçesiyle, kabine değişikliğinin “sınırlı olacağı” beklentisi dile getiriliyor.

Erdoğan’ın, Başkanlık Sistemi’nin aksayan yönlerine ilişkin kimi düzenlemeleri de yeni yılda yaşama geçebileceeği belirtiliyor. Bu kapsamda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday olan ancak iki kez seçimi kaybeden Binali Yıldırım’ın, Cumhurbaşkanı Yardımcısı olabileceği kulislerde seslendiriliyor. Yıldırım için konuşulan bir başka koltuk ise AKP’nin TBMM Grup Başkanlığı.

Kılıçdaroğlu’nun ‘rahat’ kurultayı


2019 yerel seçimlerine İYİ Parti ile Millet İttifakı’nı kurarak giren ve HDP’nin de desteğini alan CHP, belediye başkanı sayısını en çok artıran parti oldu. 2014 yerel seçimlerinde Edirne, Kırklareli, Tekirdağ, Çanakkale, İzmir, Aydın, Eskişehir, Muğla, Burdur, Yalova, Zonguldak, Sinop, Hatay’da kazandığı belediye başkanlıklarını koruyan CHP, Giresun’u kaybetmesine karşın, 2019 yerel seçimlerinde, Ankara, Antalya, Adana, Mersin, Bilecik, Bolu, Kırşehir, Artvin ve Ardahan belediye başkanlıklarını aldı. SHP’nin 1989’daki yerel seçim başarısını yakalayan CHP, uzun yıllar sonra ilk kez “hesaplaşma, iç kavga” tartışmaları olmadan tamamladı.

CHP’de Nisan ayı 37. Olağan Büyük Kurultay’ın yapılması planlanıyor. İstanbul seçimlerinde önemli rol oynayan İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ile İzmir İl Başkanı Deniz Yücel’in de yerlerini korumaları bekleniyor.

Parti kulislerinde 37. Olağan Kurultay’ın, Kılıçdaroğlu’nun “en rahat kurultayı” olacağı yorumu yapılıyor. Kılıçdaroğlu’nun karşısına bir rakip çıksa bile şansının olmayacağı belirtilirken, yarışın daha çok Parti Meclisi için olması bekleniyor.

Geçtiğimiz haftalarda Sözcü Gazetesi Yazarı Rahmi Turan’ın, gazeteci Talat Atilla’ya dayandırarak, “CHP’li önemli bir ismin Beştepe’ye giderek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la görüştüğü” yönündeki yazıyla ismi gündeme gelen eski Yalova Milletvekili Muharrem İnce’nin yeniden bir kurultay yarışına girip girmeyeceği net değil.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve İnce tarafından net bir şekilde yalanlanan sözkonusu görüşme iddiasıyla başlayan tartışmada İnce, önce CHP Genel Merkezindeki bazı yöneticileri kendisine kumpas kurmakla suçlamıştı. İnce, “Partimin bu olaydan daha fazla yara almaması için konuyu kapatıyorum. Kurultaya dönük hiçbir faaliyetim yoktur” sözleriyle tartışmalara nokta koymuştu.

HDP’de Buldan bırakabilir


Yılı en sıkıntılı kapatan partilerden birisi de HDP oldu. Yerel seçimlerden önceki olağanüstü hal döneminde 100’ü aşkın belediye başkanı görevden alınan HDP’li belediyelere yönelik kayyum atamaları, yerel seçimlerden sonra da devam etti. Seçimlerden hemen sonra 6 belediye başkanına “KHK ile kamudan atıldıkları” gerekçesiyle mazbata verilmedi. 19 Ağustos 2019’da Diyarbakır, Van ve Mardin belediye başkanlarının görevden alınmasıyla HDP’li belediyeler için ikinci kez “kayyum” süreci başladı. Toplam 32 HDP’li belediyeye kayyum atanırken, 23 belediye başkanı da hala tutuklu bulunuyor.

Kayyum atamaları nedeniyle HDP’de geçtiğimiz aylarda, belediye başkanlıkları ve hatta TBMM’den çekilmeyi kapsayan “sine-i millet” tartışması yaşandı. Parti yönetimi, bu tartışmaları geçen Kasım ayında yapılan toplantıda tartışıldı. Parti yönetimi tüm kademe yöneticileri, bileşenleri ile yaptığı toplantıda, “demokratik ve meşru zeminlerde mücadeleye devam” kararı alınarak, sine-i millet tartışmalarına nokta konuldu.

2020 HDP için de kongre yılı olacak ve partinin yeni politikaları da büyük ölçüde bu kongrede netleşecek. 1 Mart’ta yapılması planlanan HDP’nin 4. Olağan Kongresi’nde, eşbaşkanlar Pervin Buldan ve Sezai Temelli’nin yeniden aday gösterilip gösterilmeyeceği net değil.

Parti kulislerinde Buldan’ın “sağlık sorunları” gerekçesiyle eşbaşkanlığı bırakabileceği uzun süredir konuşuluyordu. Diğer eşbaşkan Sezai Temelli’nin ise göreve devam etmek istediği yorumları kulislerde yapılıyor.

İl kongrelerini sürdüren HDP’de, eşbaşkanların kim olacağı konusunda, kongreye hazırlık amacıyla yapılan yerel konferanslar ve parti yönetim kademelerinde yapılacak değerlendirmelerde ortaya çıkacak eğilim belirleyici olacak.

Babacan ve Davutoğlu için ‘test yılı’


Siyasette en çok merak edilen gelişmelerden birisi AKP’den ayrılan eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ile eski Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın, kuracakları partilerin, Tükiye siyasetine etkilerinin ne olacağı. Ahmet Davutoğlu, 13 Aralık’ta Gelecek Partisi’ni kurarak genel başkanlığını üstlendi. Babacan’ın ise yıl sonuna yetiştirme hedefiyle yola çıkmasına karşın, parti tabelasını 2020’nin ilk ayında asması planlanıyor. İlk kez AKP içinden ayrılan isimlerin kurduğu partilerin siyasette kalıcı olup olmayacağı, hangi kesimlere hitap edecekleri, AKP’nin baskılarına dayanayıp dayanamayacakları, olası oy oranlarının ne olacağı soruları büyük ölçüde yeni yılda izleyecekleri politikalarla ortaya çıkacağı çıkacak. 2020’ye dönük bir erken seçim olasılığına şans tanınmadığı için, yeni yıl, yeni partiler için bir anlamda “test yılı” niteliğinde de olacak.

Kulislerde Gelecek Partisi’nin hedef kitlesinde AKP tabanı olduğu yorumu yapılırken, Babacan ekibinin kuracağı partinin hedef kitlesi daha çok merkez sağ seçmen görünüyor. Babacan’a yakın kaynaklar, kendilerini belli bir siyasi kalıp içinde tanımlamadıklarını, hemen her kesimden insanların kendileriyle temas halinde olduğunu ifade ediyorlar. Kimi yorumcular, bu söylem nedeniyle Babacan’ın partisini, Turgut Özal’ın kurduğu ve “dört eğilimi” içinde barındıran Anavatan Partisi’ne benzetiyor.

Her iki partinin asıl kilit rolü, zamanında ya da olası bir erken seçimde, oynayacaklarına dikkat çekiliyor. 2018 cumhurbaşkanlığı seçimine AKP, MHP ile Cumhur İttifakı, CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi ile Millet İttifakı’nı kurarak girmişti. Babacan ve Davutoğlu hareketlerinin, muhalefet bloğunda yer almasına kesin gözüyle bakılırken, olası bir seçimde isimleri “üçüncü ittifak” senaryoları içinde geçiyor. Bu kapsamda, Babacan ve Davutoğlu’nun, İYİ Parti ve Saadet Partisi ile yeni bir “sağ ittifak” yapabileceği gibi, CHP ile birlikte “geniş muhalefet ittifakı” içinde de yer alabilecekleri olasılık dahilinde değerlendiriliyor.

Bahçeli yoğun mesaiye başlıyor


Geçen ekim ayı başında geçirdiği rahatsızlık nedeniyle hastaneye kaldırılan ve uzun tedavi ve nekahat dönemi nedeniyle parti faaliyetlerini sınırlı sürdüren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, sağlığına kavuşmasının ardından, yeni yıla yoğun mesaiyle başlayacak.

Bahçeli’nin bu kapsamda, yeni yasama yılının ilk grup toplantısını 7 Ocak’ta yaparak, partililere seslenmesi bekleniyor.

Hemen arkasından da 10 Ocak’ta partinin tüm yetkili kurulları ile birlikte 3 günlük kamp programı planlandı. Partinin MYK üyeleri, milletvekilleri ve il başkanlarıyla yapılacak toplantılarda, partinin Meclis çalışmaları, cumhur ittifakının geleceği, iç ve dış siyasi gelişmelerin ele alınacağı belirtiliyor. Bahçeli, bu toplantının ardından da, artık gelenekselleşen, medya kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya gelerek, yeni döneme ilişkin politikaları ve gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayacak.

Olağan büyük kongresini 2021’de yapacak olan MHP’de kongre takviminin de 2020 içinde başlatılması bekleniyor.

İYİ Parti, Haziran’da kurultayını toplayacak


Türkiye siyasetine, 2018 genel ve cumhurbaşkanlığı seçimi arefesinde giren Meral Akşener liderliğindeki İYİ Parti için de 2020, yenilenme yılı olacak.

2 yıllık bir parti olmasına karşın 4 olağanüstü kurultay yaşayan İYİ Parti, yerel seçimlerde il belediyesi kazanamıştı. İşte bu nedenle de parti içinde istifalar ve iç tartışmalar eksik olmadı.


İktidar partisi AKP’nin, bir sonraki cumhurbaşkanlığı seçimini garantiye almak için “Cumhur İttifakı’nı İYİ Parti’yle genişleteceği” iddiaları da sık sık gündem oldu. Son olarak İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan’ın, “Parlamenter Sisteme dönünceye kadar da bu mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. Ülkenin ekonomik durumu ortada. Ancak Sayın Erdoğan 2020 yılında kesin bir tarih vererek ve de Parlamenter Sisteme dönmek noktasında erken seçim için mutabakat zaptını imzalarsa, bunların yanında 5-6 icracı Bakanlık verirse, ülkenin yeniden inşası için biz de bir fedakârlık yapabiliriz” açıklaması, AKP-İYİ Parti ittifakı senaryolarını yeniden alevlendirdi.

Ancak bu açıklamalar parti yönetimi tarafından “kabul edilemez” bulundu. Parti kulislerinde, İYİ Parti’ye MHP’nin AKP’yle ittifak kurmasına tepki gösteren tabanın destek verdiğine dikkat çekilerek, “Parti yönetimi AKP ile ittifak yapsa da, taban yapmaz, dolayısıyla ittifak sadece tavanda kalır” yorumu yapılıyor.

Zaman zaman yaşanan istifalar ve ittifak konusunda yaşanan kafa karışıklığı nedeniyle “kurumsallaşamadığı” eleştirisi yöneltilen İYİ Parti, Haziran ayında yapılması planlanan 2. Olağan Kurultayı’nda, yeni yol haritasını belirleyecek. Yeni yılda ilçe, il kongreleri ile kurultay takvimini başlatacak olan İYİ Parti’nin büyük kurultayında Meral Akşener’in karşısına muhalif bir adayın çıkması beklenmiyor. Akşener’in parti yönetiminde kapsamlı değişiklik yapması, Genel İdare Kurulu’nun buna göre şekilleneceği ifade ediliyor.

BBC
Editör: Haber Merkezi