HABER MERKEZİ- CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Bursa'nın Orhangazi ilçesinde mahalle temsilciliği açılışında açıklama yaptı. Açılışa, CHP Bursa Milletvekilleri Erkan Aydın ve Nurhayat Altaca Kayışoğlu, CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, CHP Bursa İl Başkanı İsmet Karaca ve  Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem de katıldı.

Cumhuriyet'in haberine göre; Özel, şunları söyledi:

"Tek adam rejimine karşı, zulme karşı, haksızlıklara karşı bu ülkeyi yeniden kurtarmak, demokrasiyi yeniden kurmak, kısa çöpün hakkını ‘uzun adam’dan almak için yola çıktığımız değerli dostlarımız, hepiniz hoş geldiniz. Bursa’da bir heyecan görüyoruz. Bursa’da bir birliktelik, bir adanmışlık görüyoruz. Çok üzüldüğümüz, en çok da Genel Başkanımızın üzüldüğü, kıl payı kaybettiğimiz Bursa Büyükşehir için bir kenetlenme görüyoruz. Örgütlerimizin, milletvekillerimizin gayretlerini, belediye başkanlarımızın gayretlerini, çabalarını takdirle izliyoruz.

“BURASI BABA EVİDİR”

Ne yapacağız burada? Burada, Nazan Hanım’ın, mahalledeki üyelerimizin gayretleriyle bir mahalle temsilciliği açacağız. Adı ister Mahalle Temsilciliği olsun ister İlçe Başkanlığı olsun ister İl Başkanlığı olsun ister Genel Merkez olsun… Buranın adı baba evidir, burası baba evi. Hepimiz baba evine doğarız, orada büyürüz. Kimi evlenir gider yeni ev açar, kimi işini büyütür gider ev açar, kimi yakıdan oturur, kimi ırakta oturur, kimi daha büyüğünde, kimi daha küçüğünde oturur. Ama herkes bilir ki baba evinin ocağı kaynamaktadır, bacası tütmektedir. Günün birinde huzuru kaçan baba evine koşar. İşi bozulan bilir ki çoluk çocuk gitsem baba evinde bir tas çorba hazırdır. Geçmişte nerede olursak olalım, iyisi olsun diye destek vermiş pişman olmuş olabiliriz. Evladımızın ülkeden ümidi kesmesinden ya da aldığımız ay sonunu getirmeyen emekli maaşından, zeytincinin, çiftçinin çektiği tasadan, çileden, yoksulluktan ya da söz verilip alamadığımız 3600 ek göstergeden mustarip olabiliriz. Ne zaman ki gelirsiniz, bu baba evinin kapısından girersiniz, işte genç İlçe Başkanım burada, baba evinin kapısı ardına kadar açıktır, yeriniz baş köşedir.

“BABA EVİNİN TAPUSU ATATÜRK’TEDİR”

Bir söz benim gibi, sizin gibi partinin üyesi baba evinde oturanlara. Gelene sakın niye geldin, nereden geldin, bugüne kadar neredeydin, önce niye başka tarafa gittin demeyiniz. Derseniz, ben dersem bana sorarlar, “Ey Özgür Efendi! Tapusu sende mi?” vallahi tapusu bende değil, Kemal Bey’de de yok. Ne Deniz Bey’de vardı ne Altan Bey’de ne Bülent Ecevit’te vardı ne de İsmet Paşa’da. Hepsinin emeği kıymetli, hepsine vicdan ve gönül borcumuz var, ama baba evinin tapusu bir kişiye kayıtlı, o da Gazi Mustafa Kemal Atatürk.

“SEÇİME DÜNDEN RAZI, BUGÜNDEN HAZIRIZ”

Şimdi ülke her bir meslek grubu açısından, verilip de tutulmayan sözlerden, bu perşembeden itibaren hep beraber takip ve tekrar edeceğiz. Polisimize, öğretmenimize, din görevlimize, infaz koruma memurumuza ve nice memurlarımıza verilip de tutulmayan 3600 ek göstergeden tutun, kaldırılan desteklemeler, yatlara-katlara verilip söz verildiği halde ucuz verilmeyen mazot, pahalı elektrik, yüksek sulama giderleri, çok düşük primler ve büyük masraflardan dolayı çiftçinin çektikleri… Emeklinin çile olmuş ay sonunu getirmeyen maaşından, herkesin çocuğunun hayali yurtdışında kurmasına kadar bu ülke iyi yönetilmiyor. Bu ülkenin daha iyi yönetilmesi için artık bu kitleler, her birimiz, esnafı, memuru, işçisi, emeklisi, emekçisi seçim için gün sayıyor. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak, yapılacak bir seçime dünden razıyız, bugünden hazırız.

“HER PARTİLİ, GENEL BAŞKANINI YÜRÜTMENİN BAŞINDA GÖRMEK İSTER”

Herkesin ağzında bir Cumhurbaşkanı adayı ismi arayışı var. Yalan yok, ben vekiliyim, her Cumhuriyet Halk Partili, her partili iktidara gelmek için kendi Genel Başkanı’nı yürütmenin başına getirmek ister. Sayın Genel Başkanımız, Millet İttifakı’nı önemseyerek, anketleri önemseyerek, bu adaylık yolunda kendi adına fedakarlık etmek gerekirse fedakarlık, sorumluluk almak gerekirse sonuna kadar sorumluluk almaya hazır. O kararı hep beraber günü gelince alacağız, uygulayacağız ve sonuna kadar mücadele edeceğiz. Ancak 50+1’lik sistem yani belki de son açılacak bir oyun, oyların yarısı bir tarafa, yarısı bir tarafa çıktı, son zarf kaldı. O son zarfı açacaksın ve belki Cumhuriyet kurtulacak, rejim kurtulacak, fakirin fukaranın geleceği, gençlerin geleceği kurtulacak. Bütün mağdurların, mazlumların yüzü gülecek ve bu sistemde belki o iş o son zarfa kalacak, son bir oya. O bir oyun peşine, günü geldiğinde ilan edilen Cumhurbaşkanımızdan, Cumhurbaşkanı adayımızdan önce düşmemiz lazım."

Editör: Haber Merkezi