ÖTEKİLERİN GÜNDEMİ; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu BİRKONFED İş Dünyası Konfederasyonu tarafından düzenlenen Ekonomi Değerlendirme Toplantısı'nda konuştu.

"Devlette liyakatı yokettiğiniz zaman adalet kavram biter" diyen Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

11 Ağustos 2018 daha krizin başındayız. Arkadaşlarımızla konuştuk, bir kriz geliyor birleşmemiş lazım dedik. Biz de hükümete önerilerde bulunduk. Kimseyi eleştirmedik, 13 madde halinde öneri sunduk. Bu 13 maddeyi yaparsanız krizi atlatırız. O 13 maddenin birincisi devlette liyakat.

Devlette liyakat sistemi çöktü. Bir örnek; Bir büyükelçi olmanın şartları nedir? Elinizi vicdanınıza koyun. Şimdi ne yaptık? Hayatında dışişleri konusunda bir makaleyazmamış tek bir cümle etmemiş kişiyi büyükelçi tayin ettik.

Yanlış mı söylüyorum? Doğruysa dinlesinler. 27.5 yılımı devlete verdim.  Hesap uzmanı olarak başladım. SGK'da çalıştım. Bürokrat olduk. Kendi irademle emekli oldum. 27.5 yıl siyasilerle tartıştım.

Ben de anlattım. Az önce takdim edilen arkadaşlarım da anlattı. Bir şeyin artısını eksisini siyasetçiye söylemek zorundayım.

Bürokrasinin görevi budur. Bürokrasi doğruları yöneten organa anlatır. Dünyanın her tarafında, bütün gelişmiş ülkelerde böyledir. Liyakatı yok ederseniz her şey darmadağın olur.

Hukukun üstünlüğü: Hukuk ne demektir? Bir ülkenin can ve mal güvenliğimi sağlayan kurallar bütünüdür. Benim can ve mal güvenliğim yoksa yabancı sermaye niye gelsin? Hiçbirimizin ve hiçbirinizin Türkiye'de can ve mal güvenliği yoktur.

Siyasi iktidar ben bunu cezalandırmak istiyorum derse iktidar istediğini gönderir. Neden tutuklandığınızı siz bile bilmezsiniz. Niye benim can vemal güvenliğim yok?  Neden siyasi iktidar tarafından tehdit ediliyorsunuz? Devleti yöneten böyle bir anlayış olabilir mi?

Son 10 yılda en büyük değişimi yaşayan parti CHP'dir. Son 10 yılda Türkiye'nin bütün sorunlarına çözüm üreten tek parti CHP'dir.

KAYYIM TEPKİSİ: MİLLETİN İRADESİNİ GASP EDEMEZSİNİZ

Demokrasi benim gibi düşünmeyenler için de geçerli bir kavramdır. Onun da hukuku vardır. Seçimler yapıldı. Savcılığa gittiler, YSK'da 8 hakim imza bastı 'aday olabilir' diye. Seçildi, 1 gün sonra vali, bakanlığa yazı yazdı 'görevden alın' diye. Hani demokrasi vardı? Doğru değil. Milletin iradesini gasp edemezsiniz. Aynı şekilde büyükşehir belediye başkanları görevden alındı. (Gökçek-Topbaş) Onu da eleştirdik. Neden istifaya zorluyorsun?

Merkez Bankası dünyanın her tarafında bağımsızdır. MB'ye ekonomik talimat verirsin. Kullanacağı araçlara siyasi organ müdahale etmez. Ama hedef verir. Tutmazsa görevden alırsınız.

'FAİZ ÖDEMEK İÇİN BORÇ ALIYORUZ'

Faiz ödemek için borç alıyoruz. Sizler iş dünyasından geliyorsunuz. Saat başına 2 milyon dolar faiz ödeyen ülke kalkınabilir mi? Borçlanma Genel Müdürlüğü'nü kurdular. Biz çoluk çocuğumuzun boğazından kesiyoruz. Sizin alınteriniz bu paralar.

Bu borçlar karşılığında ne oldu? Yüzün üzerinde fabrika kapatıldı. Devlette şeffaflık esastır. Devlet vatandaşın parasını harcadığı için şeffaf olmak zorundadır. Kefen bezi alırken bile vergi ödersiniz. Bu vergiler nereye harcanıyor?

Hiç merak etmediniz mi Allah aşkına? Yatırım diyorlar. Hangi yatırım? Bir devlet böyle keyfi yönetilmez. Yol, köprü yapma demiyorum. Ne kadara yapıldığını soruyorum. Bizden gizleniyor ama yabancılar biliyor. Siz ödediğiniz vergilere sahip çıkmalısınız.

Politikacı ödediği paranın hesabını vermeli. Bu devletin parasına yazık günah değil mi? Havalimanının ne kadar yaptırıldığını bilmiyoruz. Kime ne kadar garanti verdiniz?

Ben eski maliyeciyim, neyin ne olduğunu tahmin ederiz. Bütçede disiplin yok. Bizim komşularımızla kavga edecek halimiz mi var? ( Artı gerçek)

Editör: Haber Merkezi