İSTANBUL-ÖTEKİLERİN GÜNDEMİ;   YSK’nin iptal kararının ardından tekrarlanan 23 Haziran seçiminin sonucu hakkında konuşan Melda Onur, “AKP’nin son söylemleri seçmenlerin İmamoğlu’na oy vermesini etkiledi. Bu hatayı Rus ruletini oynayarak yaptı. Bu, idam sehpasını kendi ayakları ile itmektir” ifadelerini kullanırken CHP Tekirdağ vekili Candan Yüceer ise, "İdeolojik olarak farklı düşünen insanlar demokrasi için birleştiler" dedi.


JINNEWS-Dilan Babat-Safiye Alağaş'ın haberine göre; Yüksek Seçim Kurulunun (YSK) 31 Mart yerel seçimlerinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini CHPli aday Ekrem İmamoğlu kazanmıştı. AKP’nin itirazları sonucu YSK’nin yenileme kararı aldığı İstanbul seçimleri 23 Haziran’da gerçekleşti. Sandık başına yeniden giden İstanbullu yurttaşlar oylarını kullandı. Yenilenen seçimde Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu oyların yüzde 54’ünü alarak seçimleri bir kez daha kazandı.


23 Haziran seçiminin ardından konuştuğumuz CHP eski İstanbul Milletvekili Melda Onur ve CHP Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, seçim sonuçlarını ajansımıza değerlendirdi.


‘Belediyenin çalışmamasına yönelik operasyonel bir durum olacaktır’


İstanbul seçimlerinin yeniden yapılmasının daha iyi olduğunu söyleyen Melda,  AKP’nin İstanbul seçimleri ile yeni bir hamle yapmak istediğini söyledi. Melda, “Farklı bir dava süreci yürütebilirlerdi, kayyım atayabilirlerdi ama yenilenmesi iyi oldu bütün ağızları kapatan bir fark oldu. İstanbul seçimleri dışına çıkıp seçimi bir hükümet bekası, bir genel seçim havası durumuna getirmişseniz, bu kadar oy farkıyla normal olarak hükümet düşer.  Bir süre sessizlik olacak, Cumhurbaşkanı yurt dışı seyahatlerini yapıp dönecek.  Ekrem İmamoğlu’nun çalışmaması ve belediyenin çalıştırılmamasına yönelik operasyonel bir durum ortaya çıkacaktır. Bunun karşısında belediyelerimizdeki yetkin kişiler belediyeciliklerini sürdürecektir” diye uyardı.


‘İktidar Rus ruleti oynadı’


PKK Lideri Abdullah Öcalan tarafından gönderilen mesaj ve Kürtlerin oyları hakkında değerlendirme yapan Melda, şunları dile getirdi: “Kısa vadede iktidar tarafından böyle bir hamle yapılmış olması, iktidarın bu süre zarfında kararlı bir iletişim yöntemi uygulamamış olması kaybettirdi. Pontus dediler, beka dediler vs. Kötü bir durumda olduklarını gördüler. Son bir Rus ruleti oynadılar ya tutarsa diye.  Bunu oynayacak kişide Erdoğan’dı. Ama yaptıkları büyük bir hezimettir. Bir açıklama karşısında insanların dönebileceğini düşündüler.  Kendi seçmeni ve boykotta olan seçmen belli ki İmamoğlu aktı. HDP aynı yerde durdu, CHP’nin daha önceki seçimlerde sandığa gitmeyen seçmeni geldi. Arada gelenlerin farkı AKP’nin oylarını artırmaya yönelikken, AKP’nin son söylemleri seçmenlerin İmamoğlu’na oy vermesini etkiledi. Bu hatayı Rus ruletini oynayarak yaptı. Bu, idam sehpasını kendi ayakları ile itmektir.”


Melda devamında şu sözleri kullandı:  


“Bu durum AKP içerisinde uzun ve büyük tartışmalara neden olacak.  HDP içerisinde de aynı tartışmalara neden olacaktır.  Öcalan’ın gerçekten böyle bir mesajı olabilir mi? Nasıl oldu neler yapıldı üzerine parti içerisinde bir tartışmaları olacaktır.


‘İktidar doğru düzgün iletişim dili benimsemedi’


İktidarı doğru düzgün bir iletişim dili benimsemedi. Ayrıştırıcı ve suçlu bir dil kullandı o da tutmadı. Hiçbir zaman kucaklayıcı olmadı.  Pontus meselesi Karadeniz’de ciddi bir kırılma yaşatırdı. Esenler’de oturuyorum, orada hem Kürt seçmen vardı hem Karadeniz seçmeni vardı. AKP’nin oy oranını kırdı. Kimse anlamadı ne olduğunu. Öcalan meselesinde de kendi milliyetçi seçmenini de kaybetti. Dağınık bir çalışma yürüttüler.  Son altın vuruşuyla AKP kendi işini bitirdi. İnsanlar samimiyete ve kucaklamaya inanıyorlar. İmamoğlu politikada kolektif biridir. Siyaseti en doğru tarzda oturtmaya çalıştı.”


‘İktidarın kullandığı ayrıştırıcı dil bu ülkeye zarar veriyor’


Candan Yüceer ise, seçim sürecinin adil yürütülmediğine dikkat çekerek, “Çöplerden oylar çıktı, mühürsüz oylar geçerli sayıldı. Genel olarak bunları yaşadık ama seçmenin iradesinde bir kabulleniş vardı" dedi.


‘Bu seçim bir duruş, bir umuttu’


Türkiye tarihinde ilk kez 31 Mart’ta hukuksuz bir süreç yaşandığını 31 Mart’taki seçimi kazanan Ekrem İmamoğlu’nun bin bir türlü oyunlarla seçmenin iradesinin gasp edilmeye çalışıldığını aktaran Candan, YSK’nin kararı ile 28 Şubat’ta benzer bir süreç yaşandığına dikkat çekti. Candan, “Bu ülkenin insanları oylarını hep demokrasiden yana kullandı. Bu seçim demokrasiye karşı yapılan darbeye karşı bir duruş ve bir umuttu. Bir kez daha gördük ki; bu halk demokrasiden yana duruşunu hiçbir zaman kaybetmedi.  Bu seçimde herkesin oyu var. Tarihi bir fark yaratıldı.  Bu süreçte iktidar tarafından öteki dil, kendi gibi düşünmeyeni ayrıştırma,  o kadar yoğun yaşadık ki. İktidarlarını uzun süre ayakta tutmak için İnsanları ötekileştirip kutuplaştırmak, bu ülkeye verilen en büyük zarardır” diye belirtti.


‘Hukuka darbe yapmak isteyenler kaybetti’


Ötekileştirici dilin ülkeye verdiği zarara değinen Candan,  “İnsanlar artık bu dili istemiyorlar. Bu dili hiçbir zaman kabul etmedik. Hak yerini buldu, umutlarımız çoğaldı. Yan yana durunca çok güçlü olduğumuzu gördük. İstanbul farklı bir ildir, hem nüfusuyla hem insan gücü ve ekonomisiyle farklı bir ildir. Biz Türkiye’nin kazanmasını istiyoruz. Ülkenin demokrasi ve beraberlik ve birliğini önemsiyoruz.  Hangi partiden olursa olsun birileri olacak ama önemli olan bu değerlerin olması. Kutuplaştırma, ötekileştirme, hukuka darbe yapmak isteyenler kaybetti” ifadelerini kullandı.


‘Türkiye’nin her yerinde her şey çok güzel olacak’


İstanbul seçimlerinden sonra herkesin şapkasını önüne koyarak düşünmesi gerektiğini söyleyen Candan, “Bu toplum uyarısını yaptı. Bu saatten sonra siyasetçiler neyi yanlış neyi doğru yaptığını düşünmesi lazım. Büyük bir sorumluluk var. Önemli olan mahcup olmamak, bu birlikteliğe zarar getirmemek. Ekrem İmamoğlu ve siyasetçiler bunun inancıyla hareket edecektir. İdeolojik olarak farklı düşünen insanlar demokrasi için birleştiler.  İstanbul seçimleri bir kırılma noktası olacak.  Daha farklı olacak, herkes siyaset diline tavrına daha dikkat edecek. Artık hukuksuzluk, hak yemek artık öyle kolay olmayacak. Umutlar arttığı için siyasetçilere büyük sorumluluklar düştü. Türkiye’de çok şey değişecek ve iyi yönlere doğru değişecek.  Gösterdikleri sabra ve dirence karşı destek olan herkese çok teşekkür ediyoruz.  Sadece İstanbul’da değil Türkiye’nin her yerinde her şey çok güzel olacak” diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi