DİYARBAKIR - Gündemden düşmeyen siyasi ittifak arayışlarına ilişkin konuşan CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, parti tabanlarının ve demokrasi isteyen geniş kitlelerin bir araya gelmesi ile parti yöneticilerinin ittifaka zorunlu kılınabileceğine işaret etti.
Türkiye'de 15 Temmuz sonrası 20 Temmuz 2016'da AKP-MHP ortaklığında ilan edilen Olağanüstü Hal (OHAL) önümüzdeki günlerde 7’nci kez uzatılacak. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ise OHAL’in uzatılmasını protesto etmek için 81 ilde 1 saatlik oturma eylemleri gerçekleştirdi. “OHAL değil, demokrasi istiyoruz” sloganı ile gerçekleştirilen eylemler kapsamında Diyarbakır’da olan CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, bölge halkının OHAL’den rahatsız olduğunu ifade etti. Tanrıkulu, bu rahatsızlığın sandıklara da yansıyacağının altını çizdi.

‘OHAL’SİZ TÜRKİYE’Yİ YÖNETEMİYOR’


AKP’nin OHAL’i Meclis gündemine ilk kez getirdiğinde 15 Temmuz darbecileri için bir buçuk aylığına hazırladığını iddia ettiğini hatırlatan Tanrıkulu, CHP olarak o gün de OHAL ilan edilmesine karşı çıktıklarını kaydetti. AKP’ye darbeye karşı yasal mevzuat değişikliği için Meclis'te kendilerine yardım edeceklerinin ve OHAL’e ihtiyaç olmadığını söylediklerini vurgulayan Tanrıkulu, OHAL rejiminin otokrasi ve oligarşiye götüreceği uyarısında bulunduklarını belirtti. AKP’nin OHAL’i kalıcı hale getirdiğine vurgu yapan Tanrıkulu, “Anayasa’da OHAL’in belirli neden ve sınırlı bir şekilde getirileceği yazılır, ancak AK Parti hem süresini uzatıyor hem de yaşamın her alanına yayıyor” dedi.


AKP’nin zamanında OHAL’i "baskı rejimi" olarak tarif ettiğini hatırlatan Tanrıkulu, şimdi baskı ve zulüm etmeden Türkiye yönetemediğini kaydetti. Türkiye’nin birçok kentinde yaptıkları eylemlerle OHAL’e karşı olan psikolojik bariyerleri kaldırdıklarını belirten Tanrıkulu, gerçekleştirdikleri eylem ile şiddete başvurmadan OHAL’in ne olduğunu halka aktardıklarını ifade etti.


‘İTTİFAKLARI TABANLAR BELİRLER’


Seçim ittifakları ve tartışmalarına ilişkin sorularımızı da yanıtlayan Tanrıkulu, “Parti sözcümüz tavrımızı açıkladı. Henüz resmi olarak herhangi bir parti ile ittifak konuşması yapmadık. Yine hiç bir siyasi partiye de rezervimiz yoktur. Ancak sahada tabanlar ve demokrasi isteyen geniş çoğunluk arasında ittifak sağlanırsa bu mutlaka partileri de ittifaka zorlar. Şuan burada bir beraberlik sağladık. İstanbul’da sağladık. Ön yargıdan arınmış ve bir hedefe giden yol haritası bizi bir kavşakta mutlaka buluşacaktır. Eğer beraber yaşamak istiyorsak ve bunun adı demokrasi barış ve özgürlük olacaksa bunu yapmak zorundayız. Başka çıkış yolu yok. Önyargıları kaldırıp yapıcı bir şekilde yol almak gerek. Önümüzde seçimler var. Ortak bir zeminde buluşmak zorundayız” değerlendirmesi yaptı.


‘AKP-MHP İTTİFAKINA TEPKİ VAR’


AKP-MHP ittifakının bölgede büyük tepki alacağına işaret eden Tanrıkulu, “MHP’nin Türkiye’deki meselelere bakışını biliyoruz. Bölge halkını yok sayan, bizi ikinci sınıf gören, kimliğimizi eriten bir anlayışları var. Yıllarca bu çatışma ortamında kendi milliyetçi ve kutuplaştırıcı siyasetini besledi ve yol aldı. Bunu en iyi bizim buradaki yurttaşlarımız bilir. Şiddetten zarar görmüşlerdir. Travmasını yaşamışlardır. AKP ilk kuruluş dönemine baktığımızda ve bugün ile karşılaştırdığımızda dillerinden kan damlayan siyasetlerinin 7’den 70’e politik olan bölge insanlarının farkında olduğunu biliyoruz. Halkımız buna uygun tutum alıyor. İnsanlar sokaklarda değilse kafalarında ve yüreklerinde tepki büyüyor. Bunu AK Partiye sandıklarda demokrasiden yana alacakları tutum ile gösterecekler” dedi.


‘HALK RAHATSIZ’


Bölge halkının savaştan, OHAL’den, kayyumlardan çok rahatsız olduğunu dile getiren Tanrıkulu, “Bölge halkı yurttaşlarımızın ölümünden rahatsız. İktidarın her gün maç skoru verir gibi ölüm haberlerini vermelerinden rahatsız. AKP 2002’de Türkiye’yi devir aldığında bölgede çatışma, şiddet yoktu. Büyük bir barış beklentisi vardı. Ancak maalesef şuan dillerinden kan damlıyor. Türkiye’yi çatışma ve savaşın ortasına gömdüler ancak biz birlikte çıkacağız” ifadelerini kullandı. (MA / Cihan Ölmez)
Editör: Haber Merkezi