DİYARBAKIRÖTEKİLERİN GÜNDEMİ; PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın sunduğu önerilerin Türkiye için tek çıkış yol olduğunu belirten Diyarbakır’daki STÖ temsilcileri, bu önerilerinin tartışılması için İmralı kapılarının açılması gerektiğini söyledi.

MA / Fethi Balaman'ın haberine göre; “Toplumsal uzlaşı, demokratik siyaset, demokratik müzakere ve onurlu barış” vurgusu ve “Üçüncü yol” önerisine ilişkin değerlendirmede bulunan sivil toplum örgütü temsilcileri, STK’lar barışın tahsis edilmesi  ve önerilerin tartışılması için İmralı kapılarının açık tutulması gerektiği belirtildi.


Diyarbakır’daki sivil toplum örgütleri temsilcileri, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın, “Toplumsal uzlaşı, demokratik siyaset, demokratik müzakere ve onurlu barış” vurgusu ve “Üçüncü yol” önerisine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. STÖ temsilcileri, Öcalan’ın önerilerinin önemine dikkat çekerek, sorunun çözümü için masaya işaret etti.


DTK: 7 MADDE ELE ALINMALI


Demokratik Toplum Kongresi  (DTK) Eşbaşkanlık Divan Üyesi Nuri Özdemir, 4 yıldır devam eden çatışmalı sürece siyasilerin yeterince müdahil olamamasını eleştirerek, “Öcalan’ın sunduğu 7 madde barış ve demokrasinin manifestosu niteliğinde. Yaşanan ekonomik ve siyasi sorunların ortadan kaldırılması için Öcalan’ın bu maddeleri elle alınmalı.  Öcalan'ın sunduğu maddeler uygulansa ölümlerin önüne geçilebilir" şeklinde konuştu.


Ortadoğu'da 5 yıllık süreçte 10 milyon insanın göç ettiğini, 500 bine yakın insanın ise yaşamını yitirdiğini kaydeden Özdemir, tüm bu yaşananlardan çıkış yolunun Öcalan'ın sunduğu perspektif doğrultusunda hareket etmekten geçtiğini söyledi. Özdemir, Öcalan’ın tartışmaya açtığı maddelerin Kürtlerin birliği için önemli olduğunu ve yaşanan sıkıntıları ortadan kaldırabileceğini dile getirdi.


EMEK PLATFORMU: BARIŞ UMUDUMUZU ARTIRDI’


Türkiye’nin 19 ilinde bulunan 305 STÖ’nün bileşeni olduğu Bölge Emek ve Demokrasi Platformu Dönem Sözcüsü Doğan Hatun, Öcalan'ın sunduğu maddelerin barışa dair umutlarını artırdığını söyledi. Hatun, “Türkiye’nin mevcut durumu ve Ortadoğu’da yaşanan savaş, kriz ve kaos durumu, doyum noktasına ulaşmış durumda. Masaya oturma dışında Türkiye’nin başka bir alternatifi yok. Yaşanan ekonomik ve siyasi sorunlardan çıkış yolu masadır. Türkiye için bir fırsattır masa. Yerel seçim de savaşın miadını doldurduğunu gösterdi” şeklinde konuştu.


Öcalan’ın sunduğu “ortak akıl” için hükümet ve Türkiye halklarına çağrı yapan Hatun, “Başta Türkiye halkları olmak üzere herkes, onurlu bir barış ve güçlü demokrasi için adım atmalı. Tüm kararların tek kişinin ağzından çıktığı bir dönemden geçiyoruz. STK’ler olarak kendimizi özgür hissetmiyoruz. Cezaevlerindeki aydın, gazeteci ve siyasilerin dışarda olup barış için çalışmalarının önü açılması lazım. İlk adım olarak basın ve STK’ler üzerindeki baskılar ortadan kaldırılabilir. Öcalan’ın ‘onurlu bir barış’ talebi, bu ülkenin tek çıkış yolu” ifadelerini kullandı.


ÖHD: İMRALI'NIN KAPILARI AÇILMALI 


Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Nuri Deniz, Öcalan’ın sunduğu maddelerin önemine dikkat çekerek, yasal ve anayasal değişmelerin ortaya konulması gerektiğini belirtti. Bunun, alanında uzman avukat veya akademisyenler tarafından yapılması önerisinde bulunan Deniz, "Tarafların görüşü alınır. İmralı Adası’na da gidilir. Toplumsal uzlaşma ile tarafların oturup bunu tartışmaları lazım. Bunun için özellikle İmralı kapılarının açılması lazım. Daha sağlıklı bir barış için İmralı kapılarının açık olması lazım. Evrensel hukuk kuralları uygulanırsa bunlar gerçekleşir” şeklinde konuştu.


Onurlu bir barışın sağlam zeminde olması gerektiğini vurgulayan Deniz, bunun içinde de baroların, akademisyenlerin olduğu bir heyetin İmralı Adası'nda Öcalan ile görüşme yapması gerektiğini belirterek, “Akademisyenler, avukatlar, STK’ler, paneller ve konferanslar düzenleyerek, inşa için sağlam bir zemin oluşturabilir. Öcalan’ın sunduğu metin hukukun inşası için önemli” dedi.


BARIŞ ANNELERİ: AVUKAT GÖRÜŞMELERİNE İZİN VERİLSİN


Barış Anneleri’nden Afife Yiğit, Öcalan’ın devletin önüne 7 madde koyduğunu, ancak devletin buna karşın hiçbir şey yapmadığını belirterek, “Devlet de olsan eğer bir söz vermişsen, bunu yerine getirmelisin. Avukat ve ailelerin İmralı görüşmelerine derhal izin verilmesi gerekiyor. Öcalan barış için hazırım diyor bununu görülmesi gerekiyor. Her gün cenazeler geliyor, her gün uçaklar kalkıyor. Barış çağrılarına karşı Başûr, Bakur ve Rojhilat bombalanıyor. Bombardımanlar derhal sonlandırılmalı” şeklinde konuştu.


Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılmasına yönelik başlatılan ve sona erdirilen açlık grevine dikkat çeken Yiğit, “Barış anneleri nasıl ki açlık grevlerinde öncülük rolü oynadıysa 7 madde için de bu rolünü oynayacak. Anneler olarak gücümüzü kullanarak Öcalan’ın sunduğu maddelerin yaşama geçmesini sağlamalıyız. Çünkü bu maddeler barışın maddeleri, bu maddeler özgürlüğün maddeleri, bu maddeler kanın duracağı maddeler. Savaşın sona ermesi ve onurlu bir barışın gelmesi için yüreği en çok yanan biz anneler olarak barış mücadelesini büyütmeliyiz”  dedi.


'AKAN KANIN ÖNÜNÜ KESEBİLİR’


Barış Annesi üyelerinden Raife Özbey de, Öcalan’ın sunduğu öneriler çerçevesinde bir adım atılması halinde akan kanın duracağını kaydederek, “Bugün eğer Öcalan’ın sunduğu öneriler çevresinde gidilseydi, bu kadar insan yaşamını yitirmezdi. Ancak barışın gelmesini istemeyenler sürekli kanın akmasını istedi. İmralı kapıları sonuna kadar açılsın, artık yeter. Açılsın, bu akan kan son bulsun. Bütün anneler akan kanının durması için direnişi yükseltmeli” ifadelerini kullandı.


Savaşa ne ekonominin ne de insan gücünün yettiğini kaydeden Özbey, onurlu bir barış talebinde bulundu. Federe Kürdistan Bölgesi’nde devam eden operasyon ve çatışmalara da değinen Özbey, “Annelerin gözyaşının coğrafyası yoktur. Gözyaşı her yerde gözyaşıdır.  Barzani ailesi ‘Brakujî’den vazgeçsin. Barışa odaklansın. Din iman ve vicdanları buna nasıl el veriyor? Topraklarını başka devletlere açmasınlar. Başûr’daki yönetim Irak hükümetinin duruşunu gösteremiyor mu? ‘Biz başka devletleri topraklarımızda istemiyoruz' desinler. Başûr topraklarına yapılan saldırıyı kesinlikle kabul etmiyoruz. Biz anneler olarak Başûr’a yapılan saldırıya karşın Başûr hükümetinin kapılarına dayanacağız. ‘Birakujî’nin önünde set olmaya hazırız” diye konuştu.


Editör: Haber Merkezi