MARAŞ- PAZARCIK- ÖTEKİLERİN GÜNDEMİ RÖPORTAJ; 29 Ekim 2016 tarihinde 675 sayılı KHK ile ihraç edilen KESK’e bağlı EĞİTİM-SEN Sendika üyesi Sultan Tuskan Acinik  Genel Yayın Yönetmenimiz Hamza Özkan’in sorularını yanıtladı. 



Bize biraz kendinizden bahseder misiniz, hayata nasıl bakarsınız, nelere değer verir, neleri önemsersiniz, olmazsa yaşayamam dediğiniz şeyler nelerdir?

Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde 8 çocuklu bir ailenin bir çocuğu olarak doğdum. 8 kardeş olunca yaşam çok da kolay değildi. Maddi sıkıntılarda ister istemez oluyordu. Çok zor koşullarda okuyup öğretmen olmuşken, 15 Temmuz darbesinin vurduklarından biri de ben oldum. Siirt Kurtalan’da, Şanlıurfa Viranşehir’de son olarak Pazarcık’ta görev yaptım.

Kanun Hükmünde Kararnamelerle(KHK) yönetilen bir ülke konumuna geldik Yeni Türkiye’de? KHK’lerle önce akademisyenler ihraç edildi ve her yeni kararnameyle birçok kişi işini kaybetti. Sizi ihraç ederken bir neden gösterdiler mi? Yeni Türkiye’nin kabul edemediği hangi eylemi gerçekleştirdiniz?

Devletin öğretmenleri zorla gönderdiği doğu ve güneydoğu bölgelerinde kendi isteğimle 6 yıl çalıştım. 10 yıllık öğretmen iken 29 Ekim 2016 tarihinde 675 sayılı KHK ile ihraç edildim. Ben ki hayatım boyunca insana insan olarak değer verdim. İnsanları ne ırklarıyla ne dinleriyle ayırt etmeden kucakladım. Oysa şimdi terörist damgası vurularak işimden atılıyorum. Sorgusuz sualsiz; öğrencilerinden ve sevdiğin mesleğinden koparılıyorsun. Kabul edilir bir durum değil, kabullenmekte zorlanıyorum. Açlıkla, ekmeğinle terbiye edilmeye çalışılıyorsun. Oysa gayem biricik oğlum, ailem ve herkes için yaşanılabilir bir ülke için mücadele etmekti. Ülkemi bu kadar severken terörist damgası taşıyarak sosyo-ekonomik toplumun dışına itilmiştim. Beni terörist ilan edip gazetelerde yer vereceklerine kurşunlayıp öldürselerdi bundan daha iyiydi.

Pazarcık’da KHK’yle kaç kişi ihraç edildi, ihraç edilen diğer meslektaşlarınızla iletişiminiz var mı, birbirinize destek oluyor musunuz?

İlk ihraç edilmeler bakıldığında okların muhalif kesime yöneleceği çok belliydi. Muhalif olduğumuz için ihraç edilmiştik. Bunun tek açıklaması budur. Buradaki ihraçlar edilen kişiler olarak hep birbirimize destek olmaya çalışıyoruz. Maalesef çok yalnız bırakıldık.

Görüntünün olası içeriği: 15 kişi, oturan insanlar ve iç mekan

Hızla genişleyen bir ihraç çemberinin içinde bulunca kendinizi nasıl bir haleti ruhiye yaşadınız, hayatınızda neler değişti ve değişen hayata nasıl uyum sağladınız ya da sağlayabildiniz mi?

 

İlk günlerde her sabah kalkıp okula gidecekmiş gibi hazırlanıyordum. Sonra birden durup Sultan ne yapıyorsun? Artık bir işin yok diyordum. Öğrencilerimden kopardılar deyip ağlıyordum. En kötüsü de okula gidip vedalaşmaktı. Vedalaşmaya gittiğimde o minikler koşarak bana sarıldığında, insanların ne kadar çaresiz olduğunu o zaman anladım. Şöyle bir gerçekte var, velilerimin hepsinin destek verdiklerini gördüğümde bir nebze olsa da mutlu oluyordum.

İhraç edildikten sonra yaşadığınız zor günlerde yeterince desteklendiğinizi düşünüyor musunuz, kimler sizin yanınızdaydı bu süreçte?



Bu süre zarfında yalnız bırakmayanlar olduğu gibi, bir fare gibi su alan gemiden kaçan ve selamı sabahı kesenler de oldu. “ felaketler doğası gereği yıkım ve yanlılık getirir. Felaketler insanı yalnız bırakır” der Balzac. Bu süre içinde ağaca benzeyen yaşamımızda çürük meyveler yük olmaktan çıkar ve düşerler. Onlardan kurtulur ve rahatlarız. Felaketler esasında cürümün cezası değil bizzat kendisidir der, aktiftir ve herkesin başına gelebilir. Pir Sultan Abdal’ın türküsünde geçen nefis dizesi “ ellerin taşı değil de, dostun gülüdür yaralayan, acı koyan …”

 

Son söz olarak er ya da geç bunlar geçecek, KHK’lar gidecek ve geriye bizler kalacağız, okyanusun dibinde midyenin içindeki inci gibi az bulunan dostlara, aileme, sevgiyi tükenmez bir hazine gibi yüreğinde taşıyanlara selam olsun. Ama o vefasız dostlara da ihraç edilme korkusuyla sendikadan istifa eden, selamını kesen dostlarım; sizi asla affetmeyeceğim. Saygılar.

                                                                 Ötekilerin Gündemi olarak teşekkür ederiz.

 
Editör: Haber Merkezi