DİYARBAKIR ÖTEKİLERİN GÜNDEMİ- Amed Emek ve Demokrasi Platformu, 18 siyasetçi ve sendikacının gözaltına alındığı operasyona tepki göstererek, antidemokratik uygulamalara son verilmesi ve gözaltıların serbest bırakılmasını istedi.

Amed Emek ve Demokrasi Platformu, bu sabah Diyarbakır ile birlikte İzmir, Antalya ve Mardin'de eş zamanlı yapılan polis operasyonları ile 18 siyasetçi ve sendikacının gözaltına alındığı operasyona ilişkin Sağlık ve Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Şube binası önünde açıklama yaptı."Gözaltı ve baskılar bizi yıldıramaz" pankartının açıldığı açıklamada sık sık, "Faşizme karşı omuz omuza", "Baskılar bizi yıldıramaz", "Direne direne kazanacağız", "Yaşasın örgütlü mücadelemiz" sloganları atıldı.

Açıklama öncesi konuşan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Diyarbakır İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Doğan Hatun, gözaltıları kınayarak, "Bize terörist muamelesi yapmayın. Bir telefon kadar yakınız, koçbaşlarıyla kapılarımızı kırmanıza gerek yok. Kamuya açık bir şekilde açıklamalar yapıyoruz. Biz bu ülkenin yüz akıyız" dedi.

‘GÖZALTILAR RUTİNLEŞTİ’

Açıklamayı okuyan KESK Dönem Sözcüsü Nasır Demirkıran, "

Gözaltı ve operasyonları ülkenin rutini haline getiren AKP iktidarı, yanında yer almayan, yanlışını dile getiren sendika ve meslek odaları yönetici ve üyelerini, sivil toplum örgütlerini, parti temsilcilerini ve sivil toplum aktivistlerini baskı, tehdit ve gözaltına alarak, tutuklayarak sindirmeye çalışmaktadır. Tek bir farklı ses duymaya tahammül etmeyen iktidar, toplumu faşizan yöntemlerle yönetmeye çalışmaktadır. Bu sabah da aralarında sendika yönetici ve üyelerinin de bulunduğu 15 kişi gözaltına alınmıştır. Yapılan ev baskınında bir arkadaşımızın başına silah dayanmış evde bulunan küçük yaştaki çocukları darp edilmiştir. Bu insanlık dışı tutumu şiddetle kınıyor,sorumlular hakkında derhal işlem başlatılmasını talep ediyoruz.

Demokratik eylem ve etkinlikler, gerekçe gösterilerek haksız ve hukuksuz bir biçimde gözaltına alınmışlardır. Çağrıldığı zaman ifade vermeye gidebilecek arkadaşlarımızın gecenin bir yarısı evlerinden apar topar gözaltına alınması toplumsal korku ve sindirme yaratmayacak tam tersine mücadelemiz büyüyerek devam edecektir.

KESK,GENEL İŞ ve TMMOB da yönetici ve üyelerinin sendikal çalışmalar dışında faaliyetleri bulunmayan arkadaşlarımızla avukatlarının görüşmeleri hukuksuz bir şekilde engellendi. Bu hukuksuz uygulamalar neticesinde anlıyoruz ki AKP hükümeti sendikalarımızı, meslek odalarımızı hedef almakta; anayasal haklarımızı yok saymakta, eylem ve etkinliklerimizi kriminalize etmeye çalışmaktadır. 2016 Eylül ayından itibaren toplumsal muhalefete yönelik gözaltılar, tutuklamalar, ihraçlar ve sürgünlerle emek, demokrasi ve barış mücadelemiz kriminalize edilmeye çalışılmakta ancak; sürdürülen antidemokratik uygulamalara rağmen haklı mücadelemizi meşru bir zeminde sürdürmeye devam edeceğiz. Buradan bir kez daha tekrar etmek istiyoruz ki :‘’bizler hak savunucuları olarak alacağınız bütün hukuksuz, adaletsiz kararlarınıza, uygulamalarınıza rağmen vazgeçmeyip, boyun eğmeyip mücadelemizi kaldığımız yerden sürdürmeye devam edeceğiz. Sendikal haklar, demokrasi, adalet, hukuk ve barış mücadelemiz geçmişten günümüze bize bedeller ödenerek miras bırakılmıştır. Geçmişte nasıl ki boyun eğmedik bu günde bu haksız suçlamalarınıza karşı asla susmayacağız. Ne yaparsanız yapın emek, demokrasi ve barış mücadelemizden asla taviz vermeyeceğiz. Gözaltına alınan sendika ve meslek odası yönetici ve üyeleri, sivil toplum örgütü çalışanları, siyasi parti aktivistlerinin derhal serbest bırakılmasını istiyoruz. Bu antidemokratik uygulamalar bizleri haklı mücadelemizden vazgeçiremeyecektir.

Editör: Haber Merkezi