TEŞHİSİ DOĞRU KOYMADIKÇA Mollalar Şah rejimini yıkmak için son derece sinsi bir plan yapmışlardı. Ülkedeki tüm muhalif grupları kullanmayı çok iyi bilmişlerdi ve bunların başında devrimci güçlerde geliyordu! Sonrası malum; Humeyni, iktidarı ele geçirince adeta bir seri katile döndü! Başta kendisine yardımcı olan ne kadar güç ve kişi varsa ya idama, ya da cezaevine gönderdi! Kimse durduramıyordu ve her gün karanlığın ağlarını biraz daha sık örerek yoluna devam ediyordu! Zamanla bununla da yetinmediler ve çevre ülkeleri karıştırmak için bir role soyundular! İstihbarat örgütünü sadece bu işe ayarladılar.

 

 

TEŞHİSİ DOĞRU KOYMADIKÇA

Mollalar Şah rejimini yıkmak için son derece sinsi bir plan yapmışlardı. Ülkedeki tüm muhalif grupları kullanmayı çok iyi bilmişlerdi ve bunların başında devrimci güçlerde geliyordu!
Sonrası malum; Humeyni, iktidarı ele geçirince adeta bir seri katile döndü! Başta kendisine yardımcı olan ne kadar güç ve kişi varsa ya idama, ya da cezaevine gönderdi!
Kimse durduramıyordu ve her gün karanlığın ağlarını biraz daha sık örerek yoluna devam ediyordu!
Zamanla bununla da yetinmediler ve çevre ülkeleri karıştırmak için bir role soyundular!
İstihbarat örgütünü sadece bu işe ayarladılar.
Kısacası diğer İslam ülkelerinin iç işlerine burun sokmaktan geri adım atmadılar ve bu rejimin en büyük etkileri ülkemize de yansımıştı! Bunu örnek kabul eden FETÖ ve diğer dinci yapılar, daha çok cesaretlenerek işlerini hızlandırmak adına ellerinden geleni ardlarına koymamışlardı!
Saddamın İran’a savaş açması bir Amerikan projesiydi ve bu savaş sekiz yıl sürdü ama kazananı yoktu! Net kaybedeni vardı ve bu da iki ülkeydi!
Epey zayıflamışlardı; çünkü Amerika böyle istemişti!
Sonra, Saddam akılsızlığının bedelini ve özellikle Halepçe de Kürt’lere yaptığı zulmün ahını çekerek son nefesini idam sehpasında ipin ucunda aldı!
Irak dize getirilmişti ve artık İsrail rahat nefes alabilirdi ama yeterli değildi! Asıl tehlike İran’dı!
Savaş ve akıl yorgunu İran’ı bertaraf etmenin ikinci yolu ekonomik ambargoydu! Bunu da Amerika’ya yaptırmak zor değildi!
Amerika, sudan sebeplerle İran’ı ekonomik ambargoya aldı ve sonuç olarak şimdi geçim derdine düşen bir İran manzarasıyla karşı karşıyayız!
Buna karşın başka ülkelerin iç işlerine karışma geleneğini sürdürmekten geri adım atmayan İran, karanlık işleri yönetsin diye kurduğu teşkilatın başına Kasım Süleymaniyi getirdi!
Özellikle Kürt’lere karşı acımasızlığı ile bilinen bu adam, İran’ın desteklediği radikal dini yapıların da başındaydı!
Neticede Amerika bu adamı havaya uçurdu!
Sanki bu adam öldürülünce her şey bitti!
Hemen yerine aynı zihniyetin kopyası atandı!
Kısacası kişileri öldürmekle zihniyeti bitirmiyorsunuz! Orada bir rejim duruyor ve o rejim durduğu sürece de Kasım Süleymaniler bitmez!
Yaraya doğru teşhisi koymak lazım!
Gerisi sadece yarayı azdırır ve bizi asıl meseleden alıkoyar!