HDK Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit: Siz de çözüleceksiniz.' 

İSTANBUL-ÖTEKİLERİN GÜNDEMİ; Düzenledikleri Sağlık Kurultayı’nda konuşan HDK Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, Kürt siyasetine dönük kayyum politikasının aynı zamanda bölge halkının sağlığına yönelik bir saldırı olduğunu ifade etti. "Kürdistan'da sömürge hukuku uygulanıyor" diyen Kılıç, bu koşullarda hiçbir bireyin sağlıklı olamayacağını söyledi.

MA'nın haberine göre;Halkların Demokratik Kongresi (HDK) tarafından "Kapitalizm-Yerel Yönetim-Sağlık" başlığıyla ikincisi düzenlenen Sağlık Kurultayı, İstanbul Taksim'de bulunan merkezlerinde başladı. 2 gün sürecek olan kurultayın yapıldığı salona Türkçe, Kürtçe, Ermenice, Rumca, Arapça olmak üzere 5 farklı dilde "Kapitalizmin Kentlerine Alternatiflerimiz Var" yazılı pankartlar asıldı.

Programın açılış konuşmasını HDK Eş Sözcüsü Gülistan Koçyiğit Kılıç yaptı.

İmralı tecridine karşı 80 gündür açlık grevinde olan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı ve HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven'in dün Diyarbakır'da görülen duruşmasına değinerek sözlerine başlayan Kılıç, Güven'in tahliye kararının tutukluluğu gibi siyasi bir karar olduğunu ifade etti.

Güven'in başlatmış olduğu açlık grevlerinin İmralı'daki tecrit kırılıncaya kadar devam edeceğini söyleyen Kılıç, HDK olarak açlık grevlerindeki herkesin taleplerini sahiplendiklerini belirtti.

2013-2015 yıllarını kapsayan çözüm sürecinden sonra AKP'nin iktidarda kalmak için savaşı tercih ettiğini vugulayan Kılıç, o günden bugüne başta Kürdistan şehirleri olmak üzere birçok şehirde savaş politikalarının ilerlediğine işareet etti. Özellikle bölgedeki DBP'li belediyelere dönük yönelimlere değimnen Kılıç, "Bu saldırıların çok yönlü olduğunu biliyoruz. En başta toplumla parti arasındaki bağı koparmak, yeniden Kürdistan'ı sömürgeleştirmek, Kürdistan'da gelişebilecek yasal statüyü engellemek ve Kürtlerin gücünü kırmak gibi politikaları var. Tüm bu politikalarda Rojava Devrimi’nin belirleyici olduğunu biliyoruz. Rojava'daki kazanımlar Türkiye'deki AKP-MHP ittifakını ürkütüyor. Rojava'da elde edilecek statünün Kuzey Kürdistan'a yansımasını engellemek için Kuzey Kürdistan ve Türkiye'deki tüm kazanımları bertaraf etmeye çalışıyorlar" ifadelerini kullandı.

HDK Eş Sözcüsü, bu amaçla başvurulan kayyum politikasının aynı zamanda bölge halkının sağlığına yönelik de bir saldırı olduğunu vurguladı. "Kürdistan'da sömürge hukuku uygulanıyor" diyen Kılıç, "Bu koşullarda Kürdistan'daki hiçbir birey sağlıklı olamaz" dedi.

Sözlerinin devamıda sağlık hizmetlerinin baştan sona demokratikleştirilmesi ve bu demokratikleştirme sürecinde sağlık emekçilerinin kendilerini özne olarak hissetmelerinin önemi üzerinde duran Kılıç, toplum katılımının olmadığı sağlık sisteminin demokratik olamayacağının altını çizdi. Yerel yönetimler üzerinden yürütülen sağlık hizmetlerinin herbirinin sistemden bağımsız olmadığını vurgulayan Kılıç, herbirinin insanlara yönelik tahakküm ilişkisinin olduğunu kaydetti.

Kılıç, bu nedenle 31 Mart seçimlerinin başta Kürt halkı olmak üzere tüm demokrasi güçlerinin bu iktidarla hesaplaşacakları bir seçim olacağını ifade etti.

Kılıç, sözlerini şöyle noktaladı: "Bu seçim demokratik toplumu inşa edeceğimiz bir seçimdir. Kürtlerin nerede durduklarını, nasıl bir mücadele hattı izledikleri bir seçim olacaktır. AKP-MHP faşizmin çözülmesini sağlamak için yerellerden başlayarak ortak kolektif süreçleri örgütleyeceğimizi düşünüyoruz. Bu seçim, AKP- MHP'nin meşruluklarının sorgulandığı bir seçim olabilir. Sandık iradesiyle gelenleri tanımadılar. Halk size 31 Mart'ta sandığı nasıl tanımanız gerektiğini ve özgür bir toplumun kaçınılmaz olduğunuzu gösterecektir. Siz de çözüleceksiniz."

Kılıç’ın konuşmasının ardından kurultay, Rojava Sağlık Akedemisi'nin gönderdiği mesajın okunmasıyla devam etti.

Basına kapalı olarak 2 gün devam edecek olan kurultayda, "Yerellerde Sağlık Hizmetleri", "Yerellerde Sağlık Emekçilerinin Durumu ve Tutumu" ve "Yerellerde Toplum Katılımı" başlıkları tartışılacak.