ANKARA-ÖTEKİLERİN GÜNDEMİ; HDP Batman Milletvekili Feleknas Uca, Kürtçe üzerindeki baskılar ile dernek, basın yayın organları ve okulların kapatılmasının gerekçesini Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’a sordu.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Batman Milletvekili Feleknas Uca, Kürt dili üzerindeki baskılara ilişkin Meclis Başkanlığı’na soru önergesi verdi. Soru önergesinde, Celadet Alî Bedirxan tarafından 1932’de ilk kez Latin alfabesi kullanılarak çıkarılan Hawar adlı Kürtçe derginin yayına başlama tarihi olan 15 Mayıs’ın, 2006 yılından bu yana Kürt Dil Bayramı olarak kutlandığını hatırlatan Uca, bayramın Kürtçeye uygulanan ağır baskıların gölgesinde kutlandığını söyledi.


OKULLAR, DERNEKLER KAPATILDI


Türkiye Cumhuriyeti’nin 96 yıldır Kürtçeye uyguladığı baskıdan dolayı Kürtlerin halen kendi topraklarında kendi dilini konuşamadığını ve eğitim göremediğini kaydeden Uca, Türkiye’de Kürt diline baskının artırıldığı, unutturulmaya ve yok edilmeye çalışıldığını ifade etti. 15 Temmuz 2016 tarihinden sonra ilan edilen OHAL ile beraber Kürtçe eğitim veren okul ile Kürt kültür dernekleri ve Kürtçe yayın yapan organların kapatıldığını vurgulayan Uca, “18 Nisan 1992 yılında İstanbul'da kurulan; Kürt dilini, kültürünü ve edebiyatını araştıran ilk Kürt kurumlarından İstanbul Kürt Enstitüsü’nün (Enstîtuya Kurdî ya Stembol) kapısına Aralık 2016 tarihinde mühür vurulmuştur. Benzer şekilde, merkezi Diyarbakır’da bulunan Kürt Dili Araştırma ve Geliştirme Derneği (Komeleya Lêkolîn û Pêşvexistina Zimanê Kurdî) KURDİ-DER’in 37 şubesi ile beraber, Diyarbakır’da yüzlerce çocuğa anadilinde eğitim veren Ferzad Kemanger ilkokulu ve Ehmedê Xanî Akademisi kapatılmıştır. Ülkemizde Kürtçe yayın yapan tek gazete olan Azadiya Welat Gazetesi benzer şekilde KHK ile kapatılmıştır. Üç yıldır faaliyetlerini sürdürülmesi engellenen derneklerin ve okulların içindeki taşınmazlar ve kitaplar dahi ihaleyle satılmıştır” dedi.


‘DİL TOPLUMLARIN HAFIZASIDIR’


Birleşmiş Milletler üyesi 113 ülkede birden çok resmi dil bulunduğunu hatırlatan Uca, farklı dillerin birer zenginlik olduğuna işaret etti. Dillerin toplumların hafızaları olduğuna dikkat çeken Uca, soru önergesinde şu ifadelere yer verdi: “Bir topluluğun dilinin yok sayılması, yasaklanması aynı zamanda o toplumun tarihsel ve kültürel varlığının inkâr edilmesi anlamına gelmektedir. Bir toplum varlığını ancak, kendi anadilini günlük yaşamdan eğitime, iletişim-yayıncılıktan örgütlenme ve siyasete kadar her alanda özgür bir biçimde kullanarak sürdürebilir. Bu nedenle, Kürtçenin Türkiye’de yaşamsal bir statüye kavuşması gerekmektedir.”


‘KAPATILMALARIN YASAL GEREKÇESİ NEDİR?’


HDP’li Uca, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’a Kürt diliyle ilgili çalışmalar yapan dernek ile eğitim veren okulların kapatılmasının yasal gerekçesini sordu.


Uca, ayrıca Ersoy’un şu soruları yanıtlamasını istedi:


“* Birleşmiş Milletler üyesi 113 ülkede birden çok resmi dil kullanılıyorken Türkiye’de milyonlarca kişinin konuştuğu Kürtçenin kamusal alanda yasaklanmasının sebebi nedir?


* Kürtçenin ülkemizde yasal statüye kavuşması için bakanlığınızca yürütülen herhangi bir çalışma var mıdır?


* Anadili Kürtçe olan onlarca milletvekilinin yasama faaliyetlerini yürüttüğü Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda yapılan Kürtçe konuşmaların tutanaklara hala “bilinmeyen dil” notuyla geçmesinin sebebi nedir?


* Ülkemizde yaşayan farklı dillerin tanınması ve korunması için bakanlığınızın herhangi bir çalışma planı var mıdır?” ( Kaynak: MA )
Editör: Haber Merkezi