İSTANBUL-ÖTEKİLERİN GÜNDEMİ: 25 Eylül sabahı İsimsizler Hareketi adı altında, demokratik muhalefete yönelik ev baskınlarında gözaltına alınan TÖP (Toplumsal  Özgürlük Partisi) Dönem Sözcüsü Perihan KOCA, Ötekilerin Gündemi’ne verdiği demeçte:

“Bu operasyon siyasi bir karar alınarak yukarıdan verilen talimatlarla yapılmış, Gezi güçlerine, demokratik sol, sosyalist muhalefete yönelik bir operasyondur. Aynı gün geniş kapsamda HDP’ye yönelik yapılan operasyon da dahil, siyasi iktidarın kaybettikçe, faşizme nasıl daha sıkı sıkı sarılarak saldırganlaştığını gösteriyor. 


Zira gelinen aşamada siyasi iktidarın faşizmden başka açacak kartı kalmamıştır. Pandemiyle birlikte daha da derinleşen kriz dinamikleri iktidarın dört bir yanını kuşatmış, devlet içindeki fraksiyon çatışmalarının hareketliliği iktidarın fay hatlarını daha da derinleştirmiştir. Hem içeride hem dışarıda savaş halini yoğunlaştırarak, yerli ve milli faşizm kartını devreye sokmaya çalışarak, süreci kendi lehine çevirmeye çalışan iktidarın olağanüstülük rejimini kalıcılaştırmaktan başka çaresi kalmamış durumda. O yüzden Ayasofya hamlesiyle faşizmin inşasına el yükselten siyasi iktidar, HDP ve demokratik muhalefete yönelik, bu çoklu operasyon dalgalarıyla yeni bir aşamanın hamlesi olacak bir deneme yapmış oldu. Ama hesaplar tutmadı.

Zaten isimsizler hareketi diye bir örgütün olmadığı apaçık ortada ve bunu da en iyi kendileri biliyor. Ama siyasi ömürlerini uzatmak için faşizmin önünde baraj oluşturan halkçı demokratik güçlere saldırmak zorundalar, bu saldırının kılıfı da bugün için isimsizler adıyla olmuş oldu. Karşı karşıya kaldığımız operasyon dalgasınının karşında oluşan toplumsal tepki oldukça önemliydi ve de belirleyici oldu. Muhalefetin ortaklaşma kanalları açılmış oldu ve ciddi bir kamuoyu da oluştu. Zaten faşizmin karşısındaki en önemli direnç noktası burada yatıyor, demokratik, yurtsever, halkçı güçlerin, toplumsal dinamiklerin  itirazında, tepki ve taleplerinde. O güçler, Geziden beri bir şekilde hareket halindeler ve bugün kendilerini her zaman aktif bir şekilde sokakta ifade edemezler bile pasif direnişlerle de olsa her fırsatta kendini ifade ediyorlar. Bu çok önemli ve ciddiye alınması gereken bir dinamik. Çünkü 2019 1 Mayısında da net bir şekilde gördük ki, örgütlü olmayan ama bu gidişata itiraz eden, hayır diyen çok geniş kitleler var. İşte bu operasyon tam da o kitleye, Gezi güçleri diye tanımlayabileceğimiz kitleye dönük bir mesajdı. Ama halkın barajını ezemediler. Buradan bu dosya kapsamında tutuklananların ve de haksız hukuksuzca gözaltında tutulan HDP’li dostlarımızın derhal serbest bırakılmasını partim adına bir kez daha dile getirmek istiyorum.” dedi.

Özlem Kırmızıtoprak
Editör: Haber Merkezi