DİYARBAKIR - Kulp’ta 25 yıl önce kaybedilen Mehmet Şirin Bayram’ın akıbetini soran kayıp yakınları, failleri sormaktan yorulmayacaklarını, sessiz kalmanın yeni katliamlara neden olduğunu söyledi. 

JINNEWS'in haberine göre; Diyarbakır'da, İnsan Hakları Derneği (İHD) üyeleri ve kayıp yakınları, faili meçhul cinayetle katledilenler ile gözaltında kaybedilenlerin akıbetini ve faillerini sormak için, "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" eyleminin 664'üncü haftasında Koşuyolu Parkı'ndaki Yaşam Hakkı Anıtı önünde bir araya geldi. Barış Anneleri, Kayıp Yakınları ve İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) katıldığı eyleme, katledilen ve kaybedilenlerin fotoğrafları taşındı. 

Her hafta bir kayıp öyküsüne yer verilen eylemde bu kez Kasım 1996 yılında Diyarbakır’ın Kulp ilçesinde gözaltına alındıktan sonra kendisinden bir daha haber alınmayan Mehmet Şirin Bayram’ın kaybedilme öyküsü anlatıldı.

‘Bizler failleri sormaktan yorulmadık’

Mehmet Şirin’in annesi Remziye Bayram ve babası Mehmet Mustafa Bayram, çocukları ile ilgili faillerin bulunması gerektiğini belirtirken, Mehmet Şirin’in kız kardeşi Halime Bayram ise, “Bu insanların yaşam hakkını kim, neden elinden aldı? Bizler failleri sormaktan yorulmadık ve yorulmayacağız. Devletin cezasızlık politikasından kaynaklı geldiğiniz bu aşama adalet arayışımızı geriletemez. Devletin yapması gereken sorumluluklardan bir tanesi de insanların yaşam haklarını savunmaktır. Bizler burada 25 yıldır yapılması gerekeni ısrarla söylüyoruz. Bu hukuksuzluklara karşı sessiz kalınması, yeni katliamların ortaya çıkmasına neden olmaktadır” dedi.

 'Koruculuk dayatıldı'

Mehmet Şirin’in hikayesini de İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Kayıplar Komisyonu üyesi Derya Yıldırım okudu. Derya, Kulp ilçesine bağlı Bîra Zeyna (Demirli) mezrasında olayın yaşandığını belirterek, “O süreçte köylüler üzerinde ciddi baskılar vardı, köylüler sürekli olarak korucu olmaya zorlanıyordu ancak tüm baskılara rağmen köylüler koruculuğu kabul etmeyince yaşadıkları köy yakıldı ve çoğu köylü zorla yerlerinden göç ettirildiler. Şirin’in amcası olan İhsan Bayram, tüm baskılara rağmen köyde kalmaya devam etti. Aradan 2 yıl geçtikten sonra Mehmet Şirin Bayram, 1996 yılının Kasım ayında köyde yaşamakta olan amcası İhsan Bayram’ı ziyaret etmek için yola çıkar. Demirli köyüne vardığında karanlık çökmüştü. Mehmet Şirin Bayram, yoluna devam etmedi, sık sık yaşanan operasyonlardan dolayı gece tehlike arz edebilir diye Bîra Zeyna’ya ertesi sabah gideceğini düşünerek akrabası olan Ramazan Tekin’in evine misafir olarak kalmaya karar verir. O gece saat 11-12 civarında Kulp korucuları ve askerlerin yaptıkları ev baskınında ev sahibi olan Ramazan Tekin ve misafir olan Şirin Bayram gözaltına alınır” ifadelerini kullandı.

Bir daha haber alınmadı

Derya, olayın yaşandığı evin sahibi olan Hazal’ın baskına gelen iki koruyucu tanıdığını sözlerine ekleyerek, şöyle devam etti: “Aynı günün sabahında Hazal Tekin, Mehmet Şirin’in amcası olan İhsan Bayram’ı haberdar etmek üzere saat 07:00 gibi Bîra Zeyna mezrasına giderek Mehmet Şirin'in amcasına Kulp korucularının ve askerlerin Şirin ve Ramazan’ı gözaltına aldıklarını haber verir. İhsan Bayram Kulp Karakolu'na giderek gözaltındaki Mehmet Şirin için tanıdığı koruculardan korucubaşı Hüseyin ve Mustafa Bulut'tan Mehmet Şirin hakkında bilgi vermelerini ister. Mustafa Bulut amcasına İhsan Bayram’a burada kalıp kendisinden haber beklemesi gerektiğini söyler, ertesi gün öğlen saatlerinde Mustafa Bulut (korucubaşı) İhsan Bayram’a ulaşarak Şirin’in Kulp Karakolu'nda olduğunu onu gördüğünü, onunla konuştuğunu ve Şirin’in gözlerinin bağlı olduğunu belirtir. Korucubaşı olan Mustafa Bulut, Mehmet Şirin ile arasında geçen diyalogda; Ramazan Tekin ile aynı gece gözaltına alındığını ve ailesine haber vermesini istediğini söyler, aynı günün gecesinde Mustafa Bulut Kulp Karakolu'na çağrılarak Mehmet Şirin’i gördüğünü söylememesi için tehdit edilir ve şiddet görür. Ertesi gün sabah 08.00 gibi Mustafa Bulut, Mehmet Şirin’in amcası İhsan Bayram’ın yanına giderek Mehmet Şirin’i hiç görmediğini ve Kulp Karakolu'na hiç gitmediğini söyler. Ailenin tüm resmi kurumlara yapmış olduğu başvuru ve arama çabalarına rağmen Mehmet Şirin’den bir daha haber alınamaz.”

Editör: Haber Merkezi