İZMİR - Yaşanan ekonomik kriz ve gerekli desteklerin yapılmamasından dolayı zor günler geçiren tarihi Kemeraltı Çarşısı esnafı, birçok esnafın kepenklerini indirmek zorunda kaldığını belirterek,  “Kuyudan sesimizi duyuyoruz. Durum böyleyken esnaf nasıl dayansın” tepkisinde bulundu.  

AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Bazı dostlar geldi, ‘Dükkânlar kapanıyor’ dedi, işte rakamlar ortada, kapanan filan yok” sözlerinin aksine, Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Sicil Gazetesi verilerine göre; 2020’de 99 bin 588 esnaf meslekten ve sicilden terkini isteyerek, kepenk kapattı. Salgın döneminde esnaf devletten hiçbir destek alamayınca kepenklerini indirmek zorunda kaldı. Yine döviz kurundaki yükseliş, Merkez Bankası’ndaki değişiklikler, banka kredilerinin yüksek faizleri de esnafa zor günler yaşattı. 

NE YARDIMI?

İzmir’in en gözde ve en işlek yeri olarak bilinen tarihi Kemeraltı Çarşısı’nda borçla işletmesini açık tutmaya çalışan esnafın hali ve sözleri de krizi ve yaşanan mağduriyeti gözler önüne seriyor. Her gün daha da kötüye gittiği anlatan esnaf, işlerinin düzelebileceğinden umudunu kesmiş durumda. Birçok esnaf, “Ne konuşalım, durum ortada. Konuşsak da boş bir kuyuya konuşuyoruz. Kuyudan yalnızca sesimizi duymakla yetiniyoruz” diyerek, dert yakınıyor. Hükümetin esnafa yardım ettiği yönündeki açıklamalara karşı da, “Aldığımız bir yardım yok. Herhalde başka ülkelerinin esnafına yardım yaptılar” yanıtı veriyor. 

TEK KURUŞ ALINMADI 

Çarşının en işlek yerinde 30 yıldır ayakkabı mağazası işleten Erkan Dede, pandemiye kadar bir kirasını dahi aksatmadan ödediğini ancak artık kira ödeyemez durumda olduğunu söyledi. Dede, “İş yerimin en az 3 kirasını ödeyemedim. Her geçen gün durum daha da kötüye gidiyor” dedi.

Kiralarının yanı sıra vergi ve kredi borçlarının da biriktiğini kaydeden Dede, iktidarın salgın boyunca izlediği politikalara tepki gösterdi. Dede, “Fedakarlığı hep biz yaptık. Ama kendileri hiç fedakârlık yapmadı. Biz bu devlete vergi ödüyoruz; bunun karşılığını böylesi bir süreçte bir kuruş bile geri dönüş alamadık” diye tepki gösterdi. “Yeminler olsun ki; artık utanıyoruz” diyen Dede, “Sabah açıp akşam kapattığım dükkânda ya bir çift ayakkabı satıyorum ya da satamıyorum. Her geçen gün eriyoruz. Böyle giderse dükkanımızı kapatıp gideceğiz” diye konuştu.

BORÇLA KAPATILIYOR

Üniversiteyi bitirdikten sonra atanmadığı için babasının işlettiği evcil hayvan dükkanında çalışan Coşkun Tolga, iş yapamadıkları için aylık kira bedeli olan 3 bin 500 TL’yi dahi ödeyemediklerini söyledi. Kiranın yanı sıra ödemelerini de yapamadıklarını sözlerine ekleyen Tolga, “Bugün 2 bin 540 TL ödemem var ama kasada sadece 120 TL var. Hesap ortada gerisini siz hesaplayın. Sağdan soldan borç alarak, borcu borçla kapatmaya çalışıyoruz. Daha nereye kadar idare edeceğiz bilmiyoruz” diyerek, yaşadıkları durumu aktardı.

HER 10 DÜKKANDAN 5’İ KAPALI 

Aldıkları malzemelerinin yüzde 85’ine yakınını yurt dışından getirdiklerini belirten Tolga, döviz kurundaki artışlarında işlerini olumsuz etkilediğini vurguladı. Daha önce 100 TL’ye aldığı bir ürünü döviz kurundaki artışla birlikte 230 TL’ye aldığını dile getiren Tolga, “İhtiyacımız olan malzemeyi bile alamaz olduk. Aldıklarımızı ise satamıyoruz” dedi. 

Ağırlaşan pandemiyle birlikte çarşı esnafının 10’dan 5’inin işyerini ya kapattığını ya da kapatmak aşamasına geldiğini dile getiren Tolga, açık olanların da borçla ayakta kaldığını anlattı. Tolga, “Burası gibi işlek gibi bir yerde esnafın hali böyle ise; Türkiye’deki esnafının hali içler acısıdır. Devlet desteği olmadan ayakta kalmamız imkânsız. Ama görünen o ki o destekte gelmeyecek” diye belirtti. 

YÜZÜĞÜNÜ SATTI

Çay ocağı işleten Salim Akkaya, esnafın artık kendi çayını kendi yaparak, tasarruf ettiğini bu yüzden çay satışlarında azalma olduğunu söyledi. Kira ve faturalarını ödeyebilmek için parmağındaki yüzüğü bile sattığını dile getiren Akkaya, “Hükümetten bir beklentim yok” dedi ve ekledi: “Esnafı kapatıyorsun ama kendi kongrelerini hınca hınç dolduruyorsan bu yanlıştır. Tekrardan kısıtlama gerekçesiyle kapanmamız, ölümümüz anlamına gelir. Eğer kapanmamız gerekiyorsa o zaman ona göre yardımcı olsunlar bize. Kiralarımızı, kredi ödemelerimizi, vergilerimizde düzenlemeye yapsınlar.” 

KONGRE TEPKİSİ 

Kırtasiye malzemesi satan toptancı Ruhi İşverenler, birçok yere uzun vadeli ürün vermek zorunda kaldığını dile getirdi. Okulların kapanmasından bu yana işlerindeki azalmaya dikkati çeken İşverenler, pandemide esnafa verilen vaatlerin yerine getirilmediğine kaydetti. Kira ve faturalarını ödeyemediklerini aktaran İşverenler, umutsuz bir şekilde beklediklerini belirterek, “İşimiz Allah’a kaldı” diye sitem etti. 

Cafe bar işletmecisi Engin Kaygısız da, “Esnaf zaten krizlerden dolayı ayakta kalmakta çok zorlanıyordu. Pandemi bizi bitirme noktasına getirdi. Bize ‘kepenk kapatın’ diyenler kongreler yapıyor. Çok öfkeliyiz, çok” ifadelerini kullandı. 

SORUMLU HÜKÜMET 

Çarşı içerisinde bir lokantada işletmesinde çalışan Ramazan Kahya (64) ise, “Salgın bütün esnafa takla attırmış durumda. Maliyetimizi bile karşılayamaz durumdayız” dedi. Emekli olmasına ve ilerleyen yaşına rağmen çalışmak zorunda bırakıldığı sistem ile her gün esnafın kepenk kapatmasına neden olan sistemin aynı olduğunu belirten Kahya, “Bu durumun sorumlusu ülkemizin gidişatını belirleyenlerdir” dedi. 

 ‘ESNAF NASIL DAYANSIN’

Devlet desteğinden yoksun bir şekilde çarşı esnafının çok yüksek kiralar ödediğini ve bu durumun her gün yeni kepenk kapatmalara neden olduğunu aktaran Kahya, “Dolardaki artış da malumunuz. Hal böyleyken esnaf nasıl dayansın?” diye sordu.

MA/ Naci Kaya

Editör: Haber Merkezi