Ne acı ki, doğanın tahribatına bölgesel tepkiler vermekteyiz. Kürt coğrafyası üzerinde oynanan oyunlar haklı olarak Kürt Halkının tepkisel ve şüpheyle yaklaşmasına sebeptir.

 

 

 

Ne acı ki, doğanın tahribatına bölgesel tepkiler vermekteyiz. Kürt coğrafyası üzerinde oynanan oyunlar haklı olarak Kürt Halkının tepkisel ve şüpheyle yaklaşmasına sebeptir. Yıllardır halkından doğasına kadar bir kırım politikası güdüldü. Bu ayrımcılığa sessiz kalmaktı yarayı açan.

Egemenlerin insan ve bölge ayrımcılığı olsa bile doğanın ayrımcılığı yok. Anacak kapitalizmin kan emicilerinin ayrım yapmadan metaya çevirdiği alanlar var. Ve doğanın sahibi insanlar değil, içindeki her canlının yaşam hakkına tecavüz var.

Dersim'deki Dağ ile Ege'deki dağ coğrafyasını seçemez, tüm insandır onları korumakla yükümlü. Kapitalist sülüklere karşı durmak tüm insanlığın ortak refleksi olmalıyken senin dağın benim bağım ayrıcılığı yapmadan doğayı kurtarmak adına birlikteliktir insana yakışan. Kaldı ki Dersim Dağları'nda Kaz Dağları'nda bir ceylan ölse rengi kaçar tüm dağların...

Kayıp doğanın, dolayısıyla da insanlığın kaybıdır. Doğadaki her tahribat bölgesel kayıp değil evrenseldir. Bizi birbirine düşürenlere karşı dağ ayrımcılığı yapmanın ne sincaplara ne tavşanlara faydası var. Sonuç olarak herkes kaybeder...