Makamı Kürdi Hüzünkâr
Barış ve özgürlüktendir havası
Anılar tap taze dünden
Hani mapus olduğumuz o günden
Koğuşa, ranzaya, yüreğe sinen hüzünden
Özlemiyle yandığımız dağlara gelirdi de bahar
Bizim yüreklerde bir har
Hüzün hasret tutku bedeni yakan nar...
Dalda açan hışırtısı yaprağın
Tohumu sevgiyle saran toprağın
Asi ceylanların gezdiği dağın
Her halini yansırdı yüreğin senin
Kah acıya, kah umuda keserdi tenin
Kim bilir ne haller yaşar şimdi toprakla yaren olan bedenin?...
Bilirim yüzün ak
Yüreğin pir û pak
Duyguların berrak mı berrak
Hüzne boğdun nice haneleri
Uçuştu ardından kar taneleri
Durduramadığım gözyaşlarımın DOSTA SEVGİYDİ bahaneleri
Dilinde o kutsal sözcük... Barış
Derdin ki;
Kürdistan'ı gezeceğim karış karış
Beddua bilmezdin, duan barış için Hakka yakarış...
Hatırlar mısın?
Demiştim ki "Gidelim mi Hünkara"
O der ki "Hakikati bulmak için ara"
Vardık Serçeşmeye durduk didara
Bir de mutena akşamlarda nuş ederdik demi
Yürekler ummanda yelkenli bir gemi
"Pirim" derdin "Talibin demde azıcık acemi!"
Sonu uyanmaktır her düşün
Bir destana benzerdi özgürlük için dövüşün
Hala kulağımda kahkahayla ender gülüşün
Sakin ol... Acele etme derdin
Bana tarifsiz değerler verdin
Yarenden, yoldaştan öte severdin...
Yaşam fani Hak baki
Hüznüne kesti yüreğim, yerinden koptu sanki
Bu da AYRILIK BADESİ olsun ver ey saki
Duygular şimdi Kürdi Hüzünkâr
Kar tanelerini almış bir efkâr
Senin için dediler ki “Halkı için bir cefakâr!”
Bilmezdin yaşamda dur durak
Ölürse ten ölür, canın ölümden ırak
Ardın sıra kar taneleri sanki bir BOZLAK!..
Kemal BÜLBÜL (Bülbülî Şeyda) 06 Ocak 2015 - Ankara
Editör: Haber Merkezi
