ÖHD yöneticisi Avukat Özüm Vurgun, 'Hedef totaliter devlet rejimi hayalidir'

Siyasi tutuklu ve hükümlüleri kapsam dışı bırakan 70 maddelik “Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”un yasalaşmasına tepkiler devam ediyor. Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Amed Şubesi yöneticisi Av. Özüm Vurgun, düzenlenen infaz yasası, ayrımcı ve nasyonal sosyalizmin hüküm sürdüğü bir zihniyetin ürünü olduğunu belirterek, Türkiye Anayasası’nda sadece yazılı bulunan eşitlik ilkesi ile tamamen ters düştüğünü belirtti. Zihniyetin karalığı, yasama, yürütme, yargı erklerini tekelleştirdiğini dile getiren Vurgun, eşitlik ilkesine de Hitler bakışı ile bakıldığını ve sergilendiğini vurguladı. Düzenlenen yasanın hukukla alakası olmadığını ifade eden Vurgun, milliyetçiliğin baz alındığını, insan temellinden yoksun ve halkına korkuyla yaklaşan bir yasadan bahsedildiğine işaret etti. Vurgun, bu düzenlemenin tüm halkları, her alanda susturma ve korkutma çabası olduğunu dile getirdi.

Kovid-19 virüsü birçok can aldığını ve almaya devam ettiğini söyleyen Vurgun, “Türkiye Cumhuriyeti’nde aksak da olsa bu virüse karşı savaş başlatmıştır. Ekonomik, sağlık ve hukuk alanında büyük bir kriz oluşmuştur. Düzenlemeden de anlaşıldığı üzere, hükümet yetkilileri krizi ayrımcı düşüncelerinin yatağına oturtmuşlardır. Ötekileştiren akılların ilk uygulama alanı ise cezaevleri olmuştur. Cezaevleri korona virüsle ilgili alınan tedbirler yeterli değildir. Cezaevleri virüs için çok iyi bir kuluçka alanı halindedir. Bu kuluçka alanını verimli hale getiren de hükümet yetkililerinin ta kendisidir” diye konuştu.

Cezaevlerinde tutuklulara, hijyen ürünlerinin ücretsiz olmadığını, fahiş fiyatlarla satıldığını hatırlatan Vurgun, gardiyanların tedbirleri ve bilgilerinin tam olmadığını belirtti. Unutulmaması gereken bir noktanın gardiyanların, “Virüsü size bulaştırmaya geldik” düşüncelerine sahip olduklarını dile getiren Vurgun, “Sorumluluğun ve tedbirlerin alınmamasının sonucu yetkililer için ağır sonuçlar yaratacaktır. Anlatmam o dur ki mecliste ‘Ölsün’ denilen cümle onların marşıdır. Bunu çekinmeden her alanda demekle kalmayıp, düzenlemeleri ve pratikleriyle gösteriyorlar. Alman Ceza Hukukçusu Prof. Günther Jakobs’un ‘Düşman Ceza Hukuku’ kavramı, yasa tasarısı görüşmeleri esnasında bir kez daha ortaya çıkmıştır. Hükümet yetkililerinin düşüncesini okumaya gerek yok. Yarattıkları güvensiz ortamda, yaptıkları pratikler ışığında 90 bin adli mahkumun tahliyesi tabii ki hayra alamet değildir” ifadelerini kullandı.

“Düzenlenen yasa en başta barışçıl olmayan bir ortamın yaratılışının temelidir” diyen Vurgun, “Anayasanın temel ilkelerine aykırı, yaşam hakkı, eşitlik ilkesi ihlalidir. Aslında bu kadar pervasızca anayasayı ihlal eden güruhun emeli Anayasanın 2’nci maddesinde ‘insan’ ile başlayan ‘sosyal hukuk devletidir’ diye biten cümleyi katletmektir. Hedef totaliter devlet rejimi hayalidir” şeklinde konuştu.