HABER MERKEZİ- Ecevitlerin DSP’sinin geri plana düşmesiyle merkez solda tek parti CHP olarak kalmış ve algı bu noktada yoğunlaşmıştı. Ancak son aylarda oluşan beklenti yönünde üç milletvekili CHP’den istifa etti. İstifaların geldiği gün, CHP’de mevcut yönetimi eleştiren bir grup daha yazılı açıklama yaptı. Eski CHP milletvekilleri Yılmaz Ateş, Şahin Mengü ile akademisyen Suay Karaman, CHP’nin olması gereken “Kırmızı çizgileri”ne dikkat çekti. CHP’de mevcut yönetime mesafeli duran bir grup da Haluk Pekşen’in sözcülüğünde zaman zaman kamuoyuna yönelik açıklamalar yapıyor. 

Siyasetin ısındığı şu dönemde CHP’nin de hareketlendiği dikkat çekiyor.

Cumhuriyet'ten Sertaç Eş'in analizine göre; İstifa edenlerden Mehmet Ali Çelebi, teğmen yemininden sonra kıtaya kara pilot olarak çıkacaktı. Ancak FETÖ’nün zulmüne uğradı, Silivri’de savunmalarını izledik. CHP’de siyaset yapmak isteyince genel merkez ve Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun desteği ile milletvekili olarak parlamentoya girdi. Seçimden sonra muhalefet bayrağını açtı. Hüseyin Avni Aksoy ve Özcan Özel’in de istifa edecekleri, siyaset kamuoyunun bildiği bir konuydu.

Hafta içinde partinin TBMM Grup Başkanvekili Özgür Özel, Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı ve Genel Başkan Kılıçdaroğlu ile görüşme yaptı. Ancak kararın verildiği, istifa edecekleri artık kesindi.

CHP’NİN BÜTÜNLÜĞÜ

Ana muhalefet partisi CHP, iktidar ile amansız bir mücadele içinde. Rekabet keskin ve sert. Bu koşullarda, rakibin zayıflaması, bunun yanı sıra parti bütünlüğünün korunması esas alınmalı. Ancak son CHP Kurultayı’nda bütünlüğün bozulduğu yönünde eleştiriler yükseldi. Bu konuda güçlü odak CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce oldu. İnce’nin parti kuracağı bir gerçek ve istifa eden milletvekillerinin bu partiye katılması çok olası… Boyutu, oy oranı, seçmen miktarı tartışılabilir ancak CHP’den ayrılma olacağı görülüyor. CHP’de parti yönetimine eleştirel yaklaşan ve bu yaklaşımlarını açıktan yapan grupların ne düzeyde etkin olacakları ise net değil. Parti bütünlüğünün, siyasal mücadelede başarının önemli unsurlarından olduğu bir gerçek…

CHP’yi yöneten kadro ve muhalefet eden gruplar deneyimli siyasetçilerden oluşuyor. Bu kadrolar, başarı durumunda aykırı sesin çıkmayacağını ancak başarısızlıkta eleştirilerin oransal olarak dağılacağını tahmin ediyorlardır. Çünkü CHP seçmeni uzun süredir büyük baskı altında, iktidar özlemiyle yaşıyor.

CHP kadrolarında olası kopmalara karşı önlem alınması yönünde son MYK’de Kılıçdaroğlu’na telkinlerin yapıldığı, üç milletvekiliyle görüşmelerin bu kapsamda gerçekleştirildiği biliniyor. Ancak parti yönetimi CHP’den kitlesel kopuş beklemiyor. “Partiden ayrılıp kurulacak partiye gidenler olur mu, evet. Ancak bu kamuoyu önderi düzeyinde ve grup halinde değil münferit düzeyde olur” görüşü egemen. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, milletvekili düzeyinde yeni istifaların olmayacağını dile getiriyor. Bu kapsamda CHP yöneticilerinin özellikle ayrılma potansiyeli olan milletvekillerini yakın takibe alacakları anlaşılıyor. Genel merkez ve TBMM Grubu yöneticilerinde bu bilincin üst düzeyde olduğunu gözlemledik. Gelişen süreçte, durumu şöyle değerlendirebiliriz: CHP artık merkez sol siyasette tek seçenek olarak seçimlere gidemeyebilir. Kurulacak en az bir parti var. Bu partinin bütünlüğü ne kadar sarsacağı ise önümüzdeki süreçte belli olacak. Siyasetçinin ana gövdeden koparak yeni oluşuma gitmesi için ilk önce kendi kendini ikna etmesi gerekiyor. Muharrem İnce’nin bu aşamayı geçtiği de açık. “Saray bağlantısı” imaları kanıtsız olduğu için hiç hoş değil. Başka bir gerçek daha var. Siyasetin halen en büyüğü olduğu tüm anketlerde görünen AKP, zorlu yarışta, CHP’den her kopmayı sevinerek izliyor. 

Editör: Haber Merkezi