DİYARBAKIR - Tahliye olan MED-DER Eşbaşkanı Rıfat Roni, her iktidarın Kürtçeye tahammülsüzlüğü olduğunu hatırlatarak, dilin özgürlüğü sağlanana kadar mücadeleyi sürdüreceklerini söyledi.

Mezopotamya Dil ve Kültür Araştırma Derneği’nin (MED-DER) 28 Mart’ta yapılan 2’nci Olağan Kongresi’nde eşbaşkanlığa seçilen Rıfat Roni, yaptığı açıklamalar ve katıldığı etkinlikler gerekçesiyle hakkında açılan soruşturma kapsamında 29 Nisan’da tutuklandı. Haziran’da tahliye olan Roni, Kürtçeye yönelik baskı ve saldırıları değerlendirdi.

KÜRTÇEYİ TEHLİKE GÖRÜYORLAR

AKP-MHP iktidarının Kürt toplumunda teşhir olduğunu ifade eden Roni, MED-DER’e yönelik operasyonun, Kürt Dili Araştırma ve Geliştirme Derneği (Kurdi-Der), Kürt Enstitüsü ve Ehmedê Xanî Dili ve Edebiyatı Akademisi’nin 2016 yılında Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamında çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılmasıyla benzer bir saldırı olduğunu söyledi. Türkiye’de her iktidarın Kürtçeye yönelik tahammülsüzlüğünün olduğunu dile getiren Roni, “Kürtçenin geliştirilmesi için açılan kurumlara bir akın olduğunu, dilin sahiplenildiğini gördüler. Kurdi-Der binlerce öğrenciye eğitim verdi. Kürtçenin sahiplenilmesini bir tehlike olarak gördüler ve yönelmeye başladılar. O nedenle Kürtçe için çalışma yürüten bütün kurumların kapısına kilit vuruldu” dedi.

MED-DER’in de Kürtçenin geliştirilmesi ve yok olmasına karşı çalışmalar yürüttüğünü belirten Roni, “28 Mart’ta gerçekleştirdiğimiz kongreden bir hafta sonra eşbaşkanımız Şilan Elmaskan gözaltına alındı. Adli kontrol şartıyla bırakıldı ama bir ay sonra ben tutuklandım. Tutuklama gerekçeleri, demokratik ülkelerde soruşturma gerekçesi dahi yapılmaz” ifadelerini kullandı.

DEVLET İDEOLOJİSİ

Dünyada dil için yürütülen çalışmalara dikkat çeken Roni, devamında şunları söyledi: “İktidarların baskısı altında olan halklar, her zaman haklarından mahrum bırakıldı. Kürt halkının başta dil olmak üzere bütün hakları devlet ve iktidarlar tarafından yok sayılıyor. Kürtler haklarına karşı büyük mücadele yürütüyor. Tüm saldırılara rağmen büyük kazanımlar elde edildi. Devlet bu kazanımları tehlike olarak görüyor. Zaten devlet ideolojisi de budur: Türkiye’de tet dil politikası yürütülüyor. Yaşamın hiçbir alanında Türkçe dışında bir dilin konuşulmasına izin verilmiyor. Kürt halkı da bu zihniyete karşı mücadele ediyor. Kürtçenin özgürlüğü sağlanana kadar da mücadele etmeye devam edecek.”

‘KÜRTLER DİLİNE SAHİP ÇIKACAK’

Baskı, engelleme ve tutuklamaların Kürtçenin geliştirilmesi ve yaşatılmasında engel olmayacağını vurgulayan Roni, “Kürt halkı yaşadığı sürece, diline, değerlerine sahip çıkacaktır. Bu mücadele gün geçtikçe daha kararlı sürdürülecek” şeklinde konuştu.

MA / Arjin Dilek Öncel - Özgür Paksoy

Editör: Haber Merkezi