Sayın Başkan 25-26 Temmuz da gerçekleşecek olan CHP’nin 37.   Olağan kongre sürecini başarıyla tamamlayıp, Türkiye’ye yeni bir suluk aldırmasına vesile olması umuduyla,   partinize, size ve ekibinize başarılar diliyorum.

Sayın Başkan

25-26 Temmuz da gerçekleşecek olan CHP’nin 37.  Olağan kongre sürecini başarıyla tamamlayıp, Türkiye’ye yeni bir suluk aldırmasına vesile olması umuduyla,   partinize, size ve ekibinize başarılar diliyorum.

Günümüz Türkiye’sinin Ekonomik, siyasi ve ahlaki olarak geldiği nokta aklı başında olan herkesi endişelendirmeye yetiyor. Endişelenmeyi bilmeyen müritlerde bu gidişattan endişelenmeyi öğrendi. Çıkar çevreleri ise hiçbir zaman endişelenmiyorlar çünkü onları endişelendirecek bir şey yok. Bu gün mevcut iktidarın etrafındalar yarın gelecek iktidarın etrafında olurlar. (Çünkü onların karakteristik özeliğidir.) Kesintisiz nemalanmak için Küçük bir manevra yapmak yetecektir onlara.

Ancak bu çıkar çevreleri CHP iktidarında bir manevra soncu yer alamayacaklarını bildikleri için CHP’nin iktidar olmaması için mümkün olmayanı mümkün yapıp “Müzmin” yılarca muhalefete kalmasını sağladılar.

Sayın Başkan

CHP İddia ettiği gibi eğer ülkenin kurucu partisi ise, (Hiç kuşkusuz kurucu partidir) ülkeyi kurduklarında başta Kürtler olmak üzere birçok etnik, dini ve siyasilere haksızlık yaptığını da kabul etmeniz gerekir. (Haksızlıkları burada sıralamak bir mektup buyotunu aşacağından yapılanlara değinmeyeceğim.)Geçmişin iyi mirasına sahip çıkmak, iyi olmayan mirasıyla yüzleşmek tüm çağdaş modern ülkelerde kalkınmanın, refahın ve toplumsal barışın anahtarı olmuştur. Bu anahtar komşularıyla da hem doğru ilişkilenmeyi hem de birlikte ticaret yapmanın da kilidi açan olmuştur.

Yine başta Kürt halkı olmak üzere Türkiye de yaşan tüm halkların siyasal iktidarlardan çözülmesini bekledikleri yığınla talepleri var. Bu talepleri için de zaman zaman ne razılıklarını demokratik hakları olan eylemlerle, yazılı görsel medyada veya bil cümle iletişim kanalarını kollana bildikleri ölçüler de dile getirmekteler.  (Tıpkı sizin uzun yürüyüşünüz gibi.)

Bu ne razılığı görüp duymak ve uygun çözümler üretmek siyasal iktidarların görevidir. Anacak iktidara talip olanın da iktidarın görmezden, duymazdan geldiği hatta ayak sürdüğü konularda gerekli muhalefeti yapmak meclis gündemine taşımak veya uygun demokratik yollarla toplumu duyarlı kılacak ve halk desteği alacak eylemler üretmesi gerekir.

Türkiye’nin ekonomik ve siyasi geriliği yanı sıra komşu devletlerle yürütülen hasmane ve Sovyet dönemini hatırlatan devrim ihracı gibi, Türkiye’nin gerçeğine uymayan dünyanın geride bıraktığı bir siyasetin yürütülmesi. Ülkeyi İnsanlık ailesinden günden güne uzaklaştırıyor ve yalnızlaştırıyor.

Sayın Başkan mevcut iktidarın demokratik yollarla iktidarına son vermenin, CHP’nin iktidarının yolunu açmanın yegâne çaresi CHP’nin Mahalli seçimlerdeki seçim siyaseti, CHP belediyelerinin iş odaklı, hizmete dayalı ve toplumun tüm katmanlarını ötekileştirmeden sahipleyci politikalarını esas alarak yeniden r organize olmasından geçtiğini düşünüyorum.

Yerel yönetimlerdeki başarıyı iktidara taşıyabilmenin yolu ‘dindar, mütedeyyin, cemaat’ söyleminden ve ilişkilenmesinden uzaklaşarak Laikliği esas alan politikaları yeniden toplumun gündemine taşımaktır.

42 yılı aşkın siyasal hayatımda hiçbir zaman Laikliği savunacağım aklıma gelmezdi. Çünkü Laiklik elde var olan birdi. Bunun üzerine ne koyabiliriz mücadelesini veriyordum. Ancak şimdilerde eldekini yani laikliği nasıl koruyabiliriz telaşına düştüm.

Sayın Başkan

As olan mevcut iktidarın gitmesi değil. Eninde sonunda miadını dolduracak ve gidecektir. As olan yarattığı tahribatı nasıl onarılacağıdır. Zaman kaybetmeden mevcut iktidarın gidişini hızlandıracak demokratik mücadeleyi tüm halk katmanlarına anlatıp onlardan gerekli desteği alıp iktidar gelmektir.

Sayın Başkan İktidara en yakın parti olarak sizin başında olduğunuz parti olduğunu söylemek yeni bir şey veya bilinmeyeni söylemiş olmayız. Bu nedenle Partinizi iktidar olmaya bu kadar yakınken ne den iktidar olamıyor. (Bir kısmını yukarıda anlattım.)

Sayın Başkan

Sizin ve partinizin söylemleri iktidar partisiyle örtüştüğünü, aynı şeyleri ayrı kelimelerle söyleminizden geçtiğini düşünüyorum.

Yani onların dindar mütedeyyin siyasetinin CHP’ni de siyasetini oluşturduğuna dair ciddi kuşkular var. (Dindar Mütedeyyin vs toplumsal bir karşılığı olmadığını, var olanı da çok şükür bu mevcut iktidar yeterince erozyona uğratmış.) Sizin ve partinizin yeniden bunlara kan taşıyıp canlandırması emin olun toplumda hiçbir şekilde karşılık bulmayacaktır.

CHP den beklenti o zevat ve zevatların varlığını inkâr etmeden, yok saymadan ülkenin de sadece onlardan müteşekkil olmadığını bilerek her kesi her katmanı kucaklaşmamızdır.

Bu umudumu diri tutarak tekrar kongrenizi kutluyorum. 07,07, 2020 İstanbul

Araştırmacı Yazar

Azad Sağnıç

Not. Bu mektup Sayın Kılıçdaroğlu ’na Mail yoluyla gönderilmiştir