ÖTEKİLERİN GÜNDEMİ :31 Martta yapılacak yerel seçimlere 3 gün gibi kısa bir süre kala, HDP Diyarbakır’da yarın düzenleyeceği mitinge hazırlanıyor. Aralarında HDP Milletvekilleri, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere belediye eşbaşkan adayları mitinge davet etmek ve seçim bildirileri dağıtmak için Sur ilçesinde esnafları ziyaret etti. HDP’liler Melik Ahmet caddesinde seçim bildirileri dağıtmaya başladı.

HDP’LİLERE POLİS ENGELİ

HDP’nin çalışma yaptığı sırada önü polis tarafından kesildi. Çevik kuvvet aralarında HDP’li milletvekillerinin de olduğu grubu çembere almak istedi. Kendisini Terörden Sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı olarak tanıtan polis amiri, bu şekilde yürümelerine izin vermeyeceklerini söyledi. Polisin yürütmeme gerekçesi ise, ellerinde HDP flamalarının bulunması ve çalışmanın kitlesel yürüyüşe dönüşmesi. HDP Milletvekili Saliha Aydeniz, bu duruma tepki göstererek polis amirine, “HDP bir siyasi partidir. Partimizin flamalarının yasaklandığına ilişkin karar var mı” diye sordu. Polis amiri ise, HDP flaması olsa bile bu şekilde yürüyüşe izin vermeyeceklerini yenileyerek, “Basın aracılığı ile siyasi faaliyetimiz engellendi dedirtmeni” dedi. HDP Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eşbaşkan adayı Selçuk Mızraklı, yaptıkları olağan seçim faaliyeti olduğunu, parti flamaları ile esnaf ziyaretini yapmalarına engel olamayacaklarını söyledi. Polis amiri ise bunun yürüyüşe dönüştüğünü, valiliğin yürüyüşe ilişkin yasak kararı olduğunu belirterek yürüyüşe izin vermeyeceklerini söyledi. Polis ile HDP’liler arasında yaşayan tartışmaların ardından sorun çözüldü. HDP esnafa bildiri dağıtmayı sürdürdü.

TEMELLİ HALK İLE BİR ARAYA GELDİ

Ardından bildiri dağıtan milletvekillerine HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli’de katıldı. HDP’lilere ilgi oldukça yüksekti. Temelli ve HDP heyet ardından Melik Ahmet caddesinde bulunan Zaza Şeyhmus kahvesinde Halkla bir araya geldi. Halka sandıklara giderek oy verme çağrısında bulunan Temelli’nin gündeminde seçimler, açlık grevleri ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisine yönelik söylemleri vardı.

“KAYYIM VE GBT MESELESİ KAPANDI”

Temelli, ilk olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dün akşam bir TV kanalında yaptığı açıklamalara değindi. Erdoğan’ın belediye başkan adaylarının GBT’sinin detaylı inceleneceğine ilişkin sözlerine gönderme yapan Temelli, “İşte diyor ki, GBT’lerine bakacağız, bir şey çıkarsa görevden alacağız. Kayyum meselesi kapandı. Buradan şunu da söyleyeyim, GBT meselesi de kapandı” dedi. Kayyım’ı Sur’dan, Amedden süpürüp atacaklarını belirten Temelli, Türkiye’nin her yerinde AKP-MHP bloğunun geriletilmesi için üzerlerine düşeni hep birlikte yapacaklarını söyledi.

“BİR YERE GİTMİYORUZ, SANDIĞA GİDİYORUZ”

Temelli, Erdoğan’ın kendisine yönelik, ‘Kürt bile değil’ ve  ‘Kuzey Irak'ta Kürdistan var. Defol oraya git' sözlerine de isim vermeden cevap verdi:  Diyor ki, Kürt bile değil. Biz Kürdüz, Türk’üz, Türkiyeliyiz. Onun için bir birimizin sorununa sahip çıkacağız. Bir birimizin acıları ile akraba olduk. Bizi bu ülkeden kovanlara en güzel yanıtı yine biz veriyoruz. Burası bizim yurdumuz. Burası bizim ortak vatanımız, hiçbir yere gitmiyoruz. 31 Martta sandığa gidiyoruz. Türkiye’nin her yerinde sandığa gidiyoruz.  Bir oy Sur’u değiştirir, bir oy Amedi değiştirir, bir oy Türkiye’yi, dünyayı değiştirir. Oyumuz gücümüzdür, bu gücümüzü 31 Martta sandıklarda göstereceğiz. Bizi bu ülkeden kovanlara, bize terörist diyenlere, bize dinsiz imansız diyenlere, bize Kürt bile değil deyip hepimizi ikinci sınıf vatandaş muamelesine maruz bırakanlara en güzel cevabı sandıkta vereceğiz. Göreceksiniz, 1 Nisan’dan itibaren halkın umudu yine biz olacağız. Bir seçenek yarattık. Türkiye’yi biz değiştireceğiz.  Bizim gücümüz bu.”

“HERKES GÜVEN’İN SESİNE KULAK VERMELİ”

Temelli, devam eden açlık grevlerine de değindi. Açlık grevlerinin bu ülkede yaşanan hukuksuzluğa ve  adaletsizliğe dikkat çektiğini belirten Temelli, “Tecride dikkat çekiyor. Bu ülkede adaletsizlik ve hukuksuzluk bu denli fütursuzca bir hal almış, her yeri kaplamışsa, bunun en temel nedeni uygulanan mutlak tecrittir. Bu mutlak tecride bir an önce son verilmesi için Türkiye’deki herkes Leyla Güven’in sesine, açlık grevinde olan insanların sesine ses katmalıdır. Bu mücadeleye güç katmalıdır” çağrısında bulundu.
Editör: Haber Merkezi