DİYARBAKIR - Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi’nin öldürülmesine ilişkin 3’ü polis 4 kişi hakkında açılanan davanın üçüncü duruşması yarın görülecek. Tanıkların dinleceği duruşma öncesinde Türkan Elçi, "5 yılın ardından katıldığımız ilk duruşmada dışarıya atılmakla tehdit edildik. Umarım yine aynı şeyleri yaşamayız" paylaşımında bulundu. 

Diyarbakır’da sokağa çıkma yasaklarının sürdüğü 28 Kasım 2015’te Sur ilçesindeki Dört Ayaklı Minare önünde katledilen Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi cinayetine ilişkin 3’ü polis 4 sanık açılan davanın üçüncü duruşması yarın 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek. Diyarbakır Barosu’ndan çok sayıda avukatın katılacağı duruşmada, tanıkların dinlenmesi bekleniyor. 

Cinayetten 4 yıl sonra açılan davada tutuksuz yargılanan sanık polisler F.T., S.T. ile M.S.’nin “bilinçli taksirle ölüme sebebiyet vermek”ten 3 yıldan 9 yıla kadar hapsi istenirken, firari sanık Uğur Yakışır hakkında ise, hem Elçi hem de aynı gün öldürülen polisler Cengiz Erdur ve Ahmet Çiftaslan cinayetleri suçlamasıyla üç kez ağırlaştırılmış müebbet ve 45 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.  

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 3’ü polis 4 sanık hakkında hazırlanan iddianame, 3 Nisan 2020 günü Diyarbakır 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi, ilk duruşma 21 Ekim 2020’de, ikinci duruşma ise 3 Mart’ta görüldü. 

TÜRKAN ELÇİ'DEN PAYLAŞIM

Türkan Elçi, yarın görülecek duruşma öncesi sanal medya hesabından paylaşımda bulundu. Elçi, paylaşımında şöyle yazdı: "5 yılın ardından katıldığımız ilk duruşmada dışarıya atılmakla tehdit edildik. Bir mağdur olarak bana çok ağır geldi, bitmeyen baş ağrısı şikayeti sonucunca MR çektirdiğimde yer yer beyin kanamalarına rastlanıldı. Yarın 3. Duruşmamız var, umarım yine aynı şeyleri yaşamayız."

NE OLMUŞTU?

Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, Diyarbakır’da sokağa çıkma yasaklarının yaşandığı 28 Kasım 2015’te Sur ilçesi ve Dört Ayaklı Minare’nin çatışmalardan gördüğü tahribata karşı yaptığı açıklamanın ardından öldürüldü. Elçi cinayetinin olay yeri incelemesi 4 ay sonra, 17 Mart 2016'da yapıldı. Daha önce tespit edilen 83 delilden sadece 43’ü toplandı. En önemli delilerden sayılan Elçi'yi öldüren mermi çekirdeği bulunmadı. Elçi’nin vurulma anının da olduğu polis kamerası görüntülerinde 13 saniyelik, aynı sokakta bulunan PTT Şubesi’ne ait 5 no'lu güvenlik kamerası kayıtlarında ise 17 dakikalık görüntü kesintisi olduğu ortaya çıktı. Başka bir işyerine ait dört kameradan üçü çalışırken, cinayet mahallini gören dördüncü kameranın ise çalışmadığı öne sürüldü. Soruşturmanın başında Elçi’ye doğru ateş ettikleri kamera görüntülerine yansıyan 4 polis “tanık” olarak dinlendi.

ÜNİVERSİTE: ATEŞ EDEN POLİS

Diyarbakır Barosu, gazetecilerin çektiği olay yerine ait görüntülerini Londra Üniversitesi Adli Mimarlık Bölümü Forensic Architecture’a gönderdi. Üniversite hazırladığı raporda, fail olarak tespit ettiği 3 polisten birini “kesin fail” olarak işaret etti. Ancak savcılık bu raporu dikkate almayarak ATK’den rapor istese de ATK rapor hazırlamadı.

(MA)

Birçok toplanmamış delile rağmen 4 buçuk yıl sonra soruşturma tamamlandı. Diyarbakır 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edilen iddianameyle tutuksuz yargılanan sanık polisler F.T., S.T. ile M.S.’nin “bilinçli taksirle ölüme sebebiyet vermekten” 3 yıldan 9 yıla kadar hapsi isteniyor. Firari sanık Uğur Yakışır hakkında ise hem Elçi hem de aynı gün öldürülen polisler Cengiz Erdur ve Ahmet Çiftaslan cinayetleri suçlamasıyla üç kez ağırlaştırılmış müebbet ve 45 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.   

Editör: Haber Merkezi