İZMİR - HDK’nin düzenlediği panelde konuşan Barış Vakfı Başkanı Hakan Tahmaz, Türkiye’de kurucu ideolojiyle hesaplaşmadan darbe hukukunun devam edeceğini söyledi.

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) İzmir İl Meclisi “12 Eylül’den günümüze askeri ve siyasi darbeler” konulu panel düzenledi. Panelin düzenlendiği Dr. Selahattin Akçiçek Kültür ve Sanat Merkezi'ne “Deniz’e sözümüz var barış gelecek” pankartı asıldı. Moderatörlüğünü HDK Kadın Meclis’inden Ayşe Özdamar’ın yaptığı panele konuşmacı olarak, HDK Eş Genel Sözcüsü Cengiz Çiçek, Barış Vakfı Başkanı Hakan Tahmaz ve Barış Akademisyeni Melek Göregenli katıldı.

‘ETKİSİ GÜNÜMÜZDE DEVAM EDİYOR’

Özdamar, 12 Eylül 1980 darbesinin üzerinde 41 yılın geçtiğini ve etkisini hâlâ günümüzde yitirmediğini hatırlatarak, “Sosyal, ekonomik ve siyasal dönüşümde hâlâ 12 Eylül döneminin devamlılığının olduğunu görüyoruz. Devlet her dönem darbeleri kullanarak ezilenlere, kadınlara, işçilere, Kürtlere acıları yaşatıyor” diye konuştu.

‘DARBELERLE YÜZLEŞİLMELİ’

Tahmaz, Ortadoğu’da darbe geleneğiyle tanınan bir bölge olduğunu belirterek, “Bu topraklarda Osmanlı’dan günümüze kadar askeri darbeler yaşandı. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasında rol alanlar ülkede bulunan askeri kanaldır. Türkiye’nin darbelerle yüzleşememesinin nedeni; kuruluş ideolojisinin toplumda kabul görmesinden kaynaklanmaktadır. Bu yüzden darbeler sürekli gündeme gelmektedir. Türkiye’nin normal bir hukuk devleti olmaması sebebi bütün hakları tekçi ideoloji etrafında birleştirmeye çalışmasıdır. HDP'li vekillerin dokunulmazlıklarını kaldırılması ise siyasi bir darbedir” ifadelerini kullandı.

İktidarın darbelerle hesaplaştığını söylemini doğru yansıtmadığını dile getiren Tahmaz, “Bu ülkede kurucu ideolojiyle hesaplaşmadan darbe hukuk devam edecektir” diye belirtti

‘ULUS DEVLETİN AMACI BELLİ’

Barış Akademisyeni Melek Göregenli, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin insanlara çok büyük acılar yaşattığını belirterek, “İnsanların darbelerle karşı karşıya kaldığında neler yaşadığını gördük. Devletin şiddeti sonucu oluşan zararlarla devletin yüzleşmesi gerekir. Halkların bu devletten hesap sorması gerekir. Mesela benim devletle hesaplaşmam hiçbir zaman bitmeyecek” diye belirtti. Türkiye'nin bir ulus devlet olduğunu ve ulus devletin amaçlarının ne olduğunu bütün dünya halklarını bildiğini söyleyen Göregenli, “Kurucu ideolojiler toplumu tek tipleştirme ve tek millet yaratma misyonuyla hareket ediyor. Halklar artık bu durumu kabul etmiyor ve özgür kimlikleriyle yaşamak istiyor” dedi.

ORTAK MÜCADELE ÇAĞRISI

HDK Eş Genel Sözcüsü Cengiz Çiçek ise, ülkede muhaliflerin ve ezilenlerin birlikte hareket etmeleri gerektiğini belirterek, “Sistem sürekli insanları birbirinden ayırarak parçalamaya çalışmaktadır. Bu süreç birlikte hareket edilmesi gereken bir dönemdir. Egemenlerin ideolojisini biriktirdiğimiz kadar kendi ideolojimiz ve deneyimlerimiz biriktirerek aktarmamız lazım. Bunu da zihniyet mücadelesiyle olacağını düşünüyorum” diye konuştu

Çiçek, AKP ve MHP İktidarının Kürt kazanımlarına karşı yaptıklarını üretim haline geldiğini söyleyerek ülkede ırkçılık ve milliyetçilik yönetim tekniği olarak kullanıldığını bu durumun ise sadece Kürtleri değil toplumda eşitlik ve demokrasi isteyen herkesin etkilediğini aktardı.

( MA)

Editör: Haber Merkezi