<br /> <br /> <br /> <br /> <br /> <p class="story-bodyintroduction">Amaç, bundan sonra kadın yürüyüşünü yaptırmamaksa başarılı olamayacaklar. Amaç, kadınların özgürlük talebiyle dini hassasiyetleri karşı karşıya getirmekse, yine başarılı olamayacaklar.</p><br /> <br /> <div class="article-body-container"><ins class="adsbygoogle" data-ad-client="ca-pub-9187260724237038" data-ad-slot="6196928104" data-adsbygoogle-status="done"><ins id="aswift_2_expand"><ins id="aswift_2_anchor"></ins></ins></ins>Dünya Kadınlar Günü’nde yürüyüşü engellenen binlerce kadının <b>ezan sesini ıslıkladığı yalanını </b>ortaya atan Türkiye gazetesi yazarı, dün sosyal medyada özür diledi. Yazısı aynen kaldı!<br /> <br /> Ama iş işten geçmişti...<br /> <br /> Zira <b>Cumhurbaşkanı Erdoğan</b>, Adana’daki mitinginde, ‘güya’ Kadınlar Günü’nde “HDP ve CHP öncülüğünde” bir araya gelenlerin, ezan sırasında <b>ıslık ve sloganlarla terbiyesizlik</b>ettiğini iddia etti.<br /> <br /> Devamı da geldi: “Bayrağa ve ezana saygısızlık yaparak istiklal ve istikbalimize saldırdılar.”<br /> <br /> Aynı akşam, bir grup tekbirlerle <b>Tarlabaşı ve İstiklal’de yürüyüşe geçti</b>, HDP il binasına saldırmaya kalktı -HDP ne alakaysa? <b>Kadınlara acımasızca saldıran polis</b>, dinci gruplara karşı pek müşfikti. Kimse itilip kakılmadı, <strong><a href="https://www.artigercek.com/haberler/erdogan-soyledi-yandaslar-yazdi-ezan-dusmanlari-deyip-hedef-gosterdiler" target="_blank" rel="noopener noreferrer">engellenmedi... </a></strong><br /> <br /> Ertesi gün <b>propaganda medyasının manşetleri</b> o yalanın üzerine kuruluydu:<br /> <br /> - Ezanı ıslıklayan düşmanı alkışlar (Güneş)<br /> <br /> - Ezan ve bayrak düşmanları (Star)<br /> <br /> - Ezan düşmanlarıyla ücadele namus borcumuz (Akit)<br /> <br /> - Ezanı ıslıklama ittifakı (Akşam)<br /> <br /> <strong>YÜRÜYÜŞ NEDEN HER YIL KALABALIKLAŞIYOR?</strong><br /> <br /> İki ihtimal var: Ya Erdoğan, medyasına fazla güveniyor ve oradan gelen çok tehlikeli bir iddiayı <b>sorgulamadan sahipleniyor</b>...<br /> <br /> Ya da bu iddianın <b>doğru olmadığını bildiği halde</b>, klasik “CHP+HDP=Şer ittifakı” formülüne uydurmak için uyguluyor.<br /> <br /> Hangisi daha üzücü, bilmiyorum... Bildiğim, Erdoğan ve çevresindeki akıl verenlerin, <b>kadın hareketinden fevkalade rahatsız olduğu</b>.<br /> <br /> Malum, Cumhurbaşkanı <b>kadınların erkeklerle eşit olmadığını</b> her fırsatta dillendiriyor. <b>AKP+MHP ittifakı</b>, kadın haklarını tırpanlamak için hem ulusal ve uluslararası tahahhütlere uymuyor, hem kanunlarda türlü değişiklik yapmaya kalkıyor.<br /> <br /> Erken yaşta <b>zorla evliliklerin ve gebeliklerin yaygınlaşması,</b> tecavüzcüyle evlendirme ‘af’fı, toplumsal cinsiyet sözüne dahi tahammül edilememesi, seçim sonrasını bekleyen ‘<b>süresiz nafaka’nın</b> kaldırılma planı...<br /> <br /> Şiddete uğrayan kadınlar için sağlıklı mekanizmaların çalıştırılmaması da <b>kadın düşmanı politikalarının</b>sonucu.<br /> <br /> Türkiye’deki 8 Mart’lar işte bu nedenlerle <b>giderek kalabalıklaşıyor</b>. Kadınlar tam da bu politikalara karşı senede bir gün, <b>parti, ırk, sınıf, inanç farklılıkları gözetmeden</b> bir araya gelip “feminist gece yürüyüşü” yapıyor.<br /> <br /> <strong>LAİKLE MUHAFAZAKÂRI DÜŞMAN ETMEK</strong><br /> <br /> 8 Mart yürüyüşü, <b>17 yıldır, OHAL dönemi dahil</b>, kesintisiz düzenleniyor.<br /> <br /> Asıl soru, <b>neden şimdi </b>böylesine yoğun bir ‘güvenlik’ barikatı ve saldırı emrinin verildiği.<br /> <br /> İktidar, kadınların seslerini yükseltmesinden, haklarını talep etmesinden, hele ki akşam akşam (!) şarkılarla sloganlarla boy göstermesinden hep rahatsızdı.<br /> <br /> O kalabalık ve gürültüde ezan sesini ben duymadım, kimse duymadı. Kaldı ki <b>kadınların ezan sesiyle neden derdi olsun</b>? Yıllardır aynı saatlerde 8 Mart’ta yürüyorlar.<br /> <br /> Tek istedikleri, erkeklerin yürüyüşe karışmaması. <b>Mütedeyyin olsun olmasın</b>, kadın olmakta birleşiyorlar. Dinle, partiyle işleri yok. Onları örgütleyen <b>parti temsilcileri değil</b>. Hiçbir parti böylesine karma bir grubu toplayamaz! Kadın örgütlerinin gücüdür bu.<br /> <br /> İktidar partisi, herkesi <b>kendi gibi biliyor</b> veya böylesi işine geliyor. Ancak kendi <b>çağrısı, emri veya programı</b>dahilinde kalabalıkların toplanacağını zannediyor.<br /> <br /> Ayrıca toplumun muhafazakâr ve laik-demokrat kesimlerinin <b>birbirine düşman olduğunu</b> varsayıyor.<br /> <br /> Amaç, bundan sonra kadın yürüyüşünü yaptırmamak, kadınların sesini kısmaksa <b>başarılı olamayacaklar</b>. Amaç, kadınların özgürlük talebiyle dini hassasiyetleri karşı karşıya getirmekse, yine başarılı olamayacaklar.<br /> <br /> Ezan, bayrak üzerinden üretilen yalanların kimseye faydası yok. Aksine, düşmanlaştırma, kutuplaştırma politikası Türkiye’ye çok şey kaybettiriyor.<br /> <br /> <strong>(Kaynak: Artı Gerçek yazarı Mehveş Evin yazdı: 'Ezan düşmanları' yalanı: Türkiye kaybediyor)</strong><br /> <br /> </div>