Sağlık emekçilerinin sağlıkta şiddetin önlenmesi amacıyla gerçekleştirdiği nöbet eylemi 4. gününde. İstanbul ve Mardin’de bir araya gelen sağlıkçılar, ‘Evimizden çıkarken helallik alarak çıkıyoruz’ dedi. Prof. Raşit Tükel ise, TTB’nin hazırladığı tasarının kabul edilmesini istedi.

Sağlık emekçilerine yönelik artan şiddetin son bulması ve Sağlıkta Şiddet Yasa Tasarısı’nın kabul edilerek yasalaşması için Türk Tabipler Birliği (TTB) tarafından yapılan çağrı üzerine başlayan nöbetler dün de devam etti. İstanbul’da 10 Ekim’de startı verilen nöbet birçok kent merkezinde yapılıyor. Mardin’deki sağlık emekçileri nöbet eylemi düzenledi. Mardin Park Hastanesi bahçesinde düzenlenen eyleme, sağlık emekçileri katıldı. “Sağlıkta şiddete son, yasta değil isyandayız” pankartının açıldığı eylemde, TTB Merkez Konseyi adına Mardin Tabip Odası Eşbaşkanı Derya Etem açıklama yaptı.

‘Helallik alır hale geldik’

Şifa vermek için çabaladıkları insanlar tarafından öldürülmeyi kabul etmeyeceklerini söyleyen Etem, “Sağlıkta Dönüşüm Programı”na değinerek, “Bu program piyasa odaklı bir programdır. Bu program sağlık hizmetine meta, hastaya müşteri olarak yaklaşmaktadır. Bu programda nitelik değil, nicelik esastır. Bütün bunlar hekim ile hastasını karşı karşıya getirir. Çok üzülerek söylüyoruz ki, yine biz haklı çıktık” diye konuştu. Mardin Aile Hekimleri Derneği Başkanı Yılmaz Sekizkardeş de, sağlık çalışanlarının evden çıkarken helallik alır hale geldiğini belirtti.

İktidar körüklüyor

TTB’ye bağlı İstanbul Tabip Odası’nın (İTO), nöbetin bugün 4. gününde Kadıköy İskele’de devam edecek. Önceki günkü nöbette sağlık emekçilerine destek veren şair Ataol Behramoğlu da katıldı. İnsanlara hayat taşıyan kişilerin insan eliyle sürekli biçimde öldürülmesinin çok üzücü bir olay olduğunu dile getiren Behramoğlu, ‘Ülkemizdeki siyasi iktidar da bu durumu ayrıca körüklüyor” dedi.

Dönüşüm’ şiddeti arttırdı

Eylemde konuşan TTB Başkanı Prof. Dr. Raşit Tükel, fiziksel şiddetin giderek boyut değiştirdiğine dikkat çekerek, “En son Doktor Fikret Hacıosman’ın ölümünde de gördük ki sağlıkta şiddete bağlı ölümler artık çok yakın. 2003’ten bu yana ‘Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın uygulandığı yıllardan bu yana giderek artan bir şiddet olgusuyla karşılaşıyoruz. Bunlar giderek ölümlere doğru dönüşmeye başladı. Sağlıkta dönüşüm ve şiddet ilişkisi hasta hekim ilişkisini tamamen dönüştüren bir sistem. Örneğin bir müşteri kavramını gündeme getiriyor. Hastaya müşteri gibi bakmak sistemini getiriyor. Bir sağlık tesisinden bir hastaneden kâr elde etmek daha çok hasta bakarak olabilir. Niteliği düşürerek olabilir. Yani hasta hekim ilişkisinin doğasını bozarak olabilir. Çok fazla hasta bakmak şu anda gerçekten sorundur” diye vurguladı.

Yasa caydırıcı olabilir

Yasal düzenlemenin bir an önce yapılması gerektiğine vurgu yapan Tükel, “Bizler tek bir yasal düzenlemeyle sağlıkta şiddetin son bulmayacağını biliyoruz. Ama bu çıkmadığı noktada da herhangi bir ceza yaptırım söz konusu olmuyor. Bu da caydırıcı olmak bir yana tam tersi şiddeti daha da teşvik ediyor” dedi.

İSTANBUL/MARDİN-MA
Editör: Haber Merkezi