ÖTEKİLERİN GÜNDEMİ: Türkiye’de engelli yurttaşların sayısına ilişkin en kapsamlı araştırma 2011 yılına ait. Eğitimden istihdama kadar kadınlar yine dezavantajlı konumda kalırken, fiziksel-cinsel saldırıya ve istismara uğrayan, kötü muamele gören engelli erkek ve kadın yurttaşların oranları birbirine yakın düzeyde olduğu görüldü.


JINNEWS'nin haberine göre; Birleşmiş Milletler (BM), engelli insanların haklarına, yaşadıkları zorluklara ve sorunların çözüm yollarına dikkat çekmek amacıyla 1992’de 3 Aralık’ı “Dünya Engelliler Günü” ilan etti. Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) 2018’de yayınladığı rapora göre, dünya nüfusunun görülmemiş hızla yaşlanması ve kronik hastalıklardaki artış, engelli sayısını her geçen gün arttırırken, engelliler “dünyanın en ötekileştirilmiş grupları” arasında yer alıyor. Diyabet, kalp, damar hastalıkları, kanser ve akıl sağlığı bozuklukları gibi kronik sağlık sorunlarının küresel çapta artış göstermesi engelliğin artma nedenlerinin başında yer alıyor.


Rapora göre, engelliliğin artık bir insan hakları konusu olduğuna dikkat çekilerek, insanların sadece bedenleri tarafından değil, toplum tarafından da engellendiğine dikkat çekiliyor. Raporda,  7 milyara ulaşan dünya nüfusunun 1 milyardan fazlasının çeşitli engellilik durumu olduğuna işaret edilirken, bu rakamın dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 15’ine denk geldiği ve her geçen yıl arttığı kaydediliyor.


Dünyadaki engelli bireylerin yüzde 80’inin gelişmekte olan ülkelerde yaşadığına işaret edilen raporda, engellilerin yüzde 50’sinin sağlık hizmetlerini karşılayamadığı belirtiliyor.


Dünya genelinde 100 milyondan fazla engelli çocuğun bulunduğu ve bu çocukların engelli olmayan çocuklara oranla şiddete maruz kalma olasılığının neredeyse dört kat daha fazla olduğu vurgulanıyor.


3 Aralık Dünya Engelliler Günü yaklaşırken, Türkiye'de engelli yurttaşların maruz bırakıldığı sorunlara birlikte bakalım.


Türkiye’de yaşam, kadın ve çocuklar için çok zor. Bir de engelli bir bireyseniz yaşam daha da zor bir hale geliyor. Sosyal yaşamda oldukça kısıtlanan, hak ihlallerine maruz kalan engelli yurttaşlar, toplumun ve devletin önlerine koyduğu engeller nedeniyle eğitim ve sağlık hizmetlerinde de dezavantajlı duruma getiriliyor. Türkiye’de engelli yurttaşlara ilişkin sağlıklı verilere ulaşmak da zor. Türkiye’deki engelli yurttaşların nüfus içindeki oranına ilişkin güncel bir veri yok.


Yaklaşık 5 milyon engelli yurttaş var


Engelli yurttaşlara ilişkin en kapsamlı veriler Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 2011 çalışmasında bulunuyor. TÜİK verilerine göre Türkiye'de yaklaşık 5 milyon engelli yurttaş var. Yani Türkiye nüfusunun yüzde 6,6'sını engeli yurttaşlar oluşturuyor. Bunun yüzde 42,8’i erkek, yüzde 57,2’si ise kadın.


Erişilebilirlik


Engelli yurttaşların sosyal hayata katılımının önündeki en büyük sorunlardan bir tanesi erişilebilirlik sorunu. Yollardan ve kaldırımlardan şikayetçi olan engelli yurttaşların oranı yüzde 60’ken; evlerinin, kamu binalarının engellilerin kullanımına uygun olmadığını düşünenlerin oranı da yine yüzde 60’larda.Türkiye’de erişilebilirlikle ilgili en önemli yasa Temmuz 2005’te Engelliler Kanunu adı altında yürürlüğe girmişti. Yasaya göre kamuya açık alanlar, binalar ve toplu taşıma araçlarının engelliler için (uzatma süresiyle birlikte) 10 yıl içinde erişilebilir hale gelmesi gerekiyordu. 7 Temmuz 2015’te süre doldu. Ancak aradan geçen yıllarda engelli yurttaşların erişilebilirlik sorunu çözülmedi.


Eğitim düzeyi


Engelli nüfusun eğitim düzeyi nüfusun geneline göre düşük. Okuma yazma bilmeyen engellilerin oranı yüzde 23,3. Bu oran erkeklerde yüzde 10,9, kadınlardaysa yüzde 32,4 olarak tespit edildi. Yükseköğretim mezunu olanların oranı erkeklerde yüzde 4 iken, kadınlarda bu oran yüzde 1,5’te kaldı.


Çalışma hayatı


2008-2017 yılları arasında kamuda çalışan engelli işçi sayısı yıllık ortalama bin 672 kişi kota üstünde seyrederken, özel sektörde ise her sene istihdam edilmesi gereken ortalama 15 bin 157 engelli işçiyi çalıştırmaktan kaçındı. Firmaların yüzde 66’sı engelli istihdamını yasal bir zorunluluk olarak görüyor. Yeni işe alım açısından bakılacak olursa kamu yıllık ortalama 333 işçi, özel sektör ise 25 bin 965 işçi istihdam etti. Bu yıllarda ortalama başvuru sayısı ise 64 bin 289 oldu.


Niteliksiz işlerde çalıştırma sorunu


İşgücüne katılan engellilerin çok az bir bölümü eğitim aldıkları alanda istihdam olanağı bulabiliyor. Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın araştırmasına göre engellilerin yarısından çoğu niteliksiz işlerde çalışıyor. Engellilerin yüzde 29,8’i satış, yüzde 25,5’i büro elemanı olarak çalışırken profesyonel olarak nitelendirilebilecek işlerde çalışanların oranı yüzde 10’u bile bulmuyor.


Engelli kadınların dezavantajı daha yüksek


İstihdam edilen engellilere cinsiyet açısından bakıldığında, kadınların dezavantajlı durumda olduğu görülüyor. Türkiye’deki engellilerin yüzde 57,2’si kadın, 42,8’i erkek olmasına rağmen, engelli erkeklerin istihdam oranı ise çok daha yüksek. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) verilerine göre, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 30’uncu maddesi ile düzenlenen 50 ve daha fazla işçi çalıştıran özel sektör işyerlerinde yüzde 3 oranında engelli çalıştırılması zorunluluğunun Türkiye’deki işyerlerinin aslında yüzde 2’sini kapsadığı görülüyor. 2017 yılı itibarıyla Türkiye’de çalışma yaşında ve çalışma gücüne sahip 2 milyon dolayında engelli bulunuyor. Bu 2 milyon engellinin 145 bini çalıştığına göre çalışma yaşında ve çalışma gücüne sahip engellilerin yaklaşık yüzde 7,5’i istihdam edilmiyor. Yani çalışma yaşındaki engellilerin yüzde 92,5’i işsiz. Oysa aynı yıl için 15-64 yaş grubunda (çalışma çağında) işsizlik oranı yüzde 11,1 olarak gerçekleşti.


Öte yandan, engellilerin yüzde 51,4’ünün ise çalışamayacak durumda olduğu için işgücüne katılmadığı tespit edildi.


Cinsel saldırı ve fiziksel şiddete maruz bırakılıyorlar


Toplumsal Haklar ve Araştırmalar Derneği’nin (TOHAD), engellilere yönelik cinsel-fiziksel şiddet, istismar ve kötü muameleye karşı rapor hazırladı. 2012-2017 yıllarını kapsayan rapora göre, engellilere yönelik cinsel-fiziksel şiddet, istismar ve kötü muamele giderek arttı. Rapora göre 2012- 2017 yılları arasında medyaya yansıyan cinsel saldırı ve istismar, tüm olaylar içerisinde yüzde 49,6 ile en yüksek orana sahip. İkinci sırada yüzde 21,99 ile fiziksel şiddet geliyor. Zihinsel engelli bireyler saldırılara en fazla maruz kalan engel grubu. Toplam 391 saldırının yüzde 60,36’sı, 194 cinsel saldırının yüzde 84’ü zihinsel engelli bireylere yönelik gerçekleşti.


Fail tanıdık


Engelli bireylerin kamusal hizmet aldığı (okul, bakımevi, rehabilitasyon merkezi, hastane vb.) kurumların personellerinden yönelen fiziksel-cinsel şiddet, istismar ve kötü muamele olayları toplam olay içerisinde yüzde 33,51 oranına sahip. Saldırıların faillerinin tanıdıklardan gelmesi de önemli bir orana sahip. Faillerin yüzde 24’ünü komşu, mahalleli ya da akrabalar oluşturuyor. Bu oranı, yüzde 12,79 ile aile bireyleri takip ediyor. Engelli bireylerin, tanımadıkları kişiler tarafından maruz bırakıldıkları şiddet olaylarının oranı yüzde 22,79. Fiziksel-cinsel saldırıya ve istismara uğrayan, kötü muamele gören engelli erkek (47,83) ve engelli kadın (47,31) oranları birbirine yakın düzeyde. Çocuklar, yüzde 36,06 oranı ile saldırıya maruz kalan engelli bireyler arasında önemli bir orana sahip. Yaşanan vakaların yüzde 31,20’si sistematik.


Engelli yurttaşlar, 2018-2019’un ilk yarısında da şiddet ve cinsel saldırıya maruz bırakılmaya devam etti. Uşak'ta özel bir rehabilitasyon merkezinde yatılı olarak kalan zihinsel engelli Beyhan A. isimli kadın, toksik zehirlenme şüphesiyle Uşak Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı. Hastanede yapılan ilk muayenede, Beyhan'ın makatında cinsel saldırı belirtilerine rastlandı. Bunun üzerine ameliyata alınan Beyhan, 21 Temmuz'da hayatını kaybetti. Beyhan’ın cenazesine yapılan ilk otopside de cinsel saldırı bulgularına rastlandı. Olayla ilgili başlatılan adli soruşturma devam ederken, Uşak Valiliği de konuyla ilgili idari soruşturma başlattığını duyurmuştu.


Ankara'da da cinsel saldırı


Ankara'nın Çankaya ilçesinde, 28 Haziran'da özel eğitim kurumunda eğitim gören zihinsel ve bedensel engelli B.B., kurumun servis şoförü Hasan B. tarafından cinsel istismara maruz bırakıldı. Hasan B. cinsel istismar sonrası kaçtı. Polisin yaptığı arama sonucunda bir eğlence merkezinde olduğu belirlenmesinin ardından Hasan B. yakalanarak gözaltına alındı. Hasan B., emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilerek, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.


Mahkemeden cinsel saldırı faili erkeklere beraat


Giresun’da yaşayan zihinsel engelli H.K., 2016 yılında komşuları Mehmet Ç. tarafından cinsel istismara uğradı. İstismara tanıklık eden H.’nin akrabası Okan Y. de istismarı şikayet etmek yerine H.’yi cinsel istismara maruz bıraktı.


H.’nin gebe kalmasıyla istismar ortaya çıkarken, yapılan DNA testinde bebeğin Okan Y.’den olduğu anlaşıldı. Ailenin şikayeti üzerine, sanıklar hakkında Giresun 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Kadın hakları örgütlerinin de yakından takip ettiği davada 17 Nisan’da karar çıktı. Mahkeme, “somut delil yetersizliği” nedeniyle iki sanığı da beraat ettirdi. Mahkeme üyeleri, dosyada cinsel istismara dair kesin ve inandırıcı somut delil bulunmadığını belirtip, “şüpheden sanık yararlanır” ilkesinden yola çıkarak sanıkların cinsel istismardan beraatına karar verdi.

Editör: Haber Merkezi