YENİ BİR ÇIKMAZIN SİNYALLERİ
 Erdoğan’ın iktidara geliş biçimini hepimiz biliriz! Sokaklar ve Cuma sonrası çıkışların verdiği bir mesaj vardı! Üstelik bu mesajların iyi okunduğu bir dış mekan da vardı! Hani Erdoğan’ın sürekli tekrarladığı “ dış güçler” var ya; işte onlar!
  Bir Ortadoğu aklı olan Türkiye’yi kontrol etmenin en iyi yolu hem iç ve hem dış güçler için en kolayı ve en ulaşılır noktası din ve dini söylemlerdi! Erdoğan, bu yolla iktidara geldiğinin ertesi günü ne sokakta, ne de cuma çıkışlarında hiç bir hareketlilik olmadı ve sanki dokunan bir elle herkes susmuştu!
 Bu bir iç susmaydı, içerdeki hedefine varmıştı ve bundan sonrası uzu ömürlü bir iktidarın yollarına ağır taşlar döşemekti!
 Erdoğan; yavaş, yavaş ve sabırla işe önce askerlerden başladı ve kabul edelim ki bu ülkenin dokunulmazı askeri yapıyı zamanla sıradan bir devlet kurumu haline getirdi ve Başbakan’ın, Cumhurbaşkanının huzurunda ayağa kalkmayan generalleri bile bir muhtar pozisyonuna getirerek tek sıra halinde biata getirdi!
 Bu durumu iyi okuyan o meşhur dış güçlerin en büyük patronu ve NATO’nun asıl sahibi Amerika boş durmuyordu! Yıllardır devletin tüm kodlarına akıttığı gülen hareketini yerin dibinde bir göle çevirmişti ve o gölün kapaklarını açarak rejimi sele kaptırmak ve durulacak olan sularda yeni bir rejim çıkarmak gibi bir hedefi vardı! Bu hedefe bir zamanlama hatası mı, yoksa daha farklı bir düşünce ve taktik gereği mi varamadı, hala muamma!
 Ne olursa olsun, Amerika için ılımlı İslamla bezenmiş bir Türkiye Şam’da tatlıdır!
  Güçlü ve başına buyruk bir NATO yeminlisini asla istemezler ve zaten şu an yaşanan ekonomik ve siyasal krizin temelinde de bu vardır! Böylesi bir ekonomik çıkmaz, tavizler noktasında en çok Amerika’nın işine yarar! Bu duruma neden bu kadar açık hale geldiğimizi de hala içeride sorunlarını çözmek yerine, daha çok sorun ve karmaşa yaratmayı ilke edinmiş iktidara sormak lazım!
 Ne olursa olsun, Türkiye’nin bu yılı çok önemli! Ağır ekonomik şartların dayattığı siyasal iklim hangi yola girer gerçekten kestirmek mümkün değil! Geldiği ilk beş yılın sonunda sürekli “ gitti, gidiyor “ denilen Erdoğan ve iktidarı yirmi yılını doldurdu!
 Artık ne olursa olsun, orada kolay gitmemek için elinde ki eski argümanları yeniden devreye sokacaktır!
  Unutmayın, “ türbanlı bacımız ve içki içilen cami” olduğu yerde duruyor ve bir de yeniden karıştırmaya çalıştıkları Kürt mahallesi!

Hasan ŞAHİN