<strong>ANKARA - 10 Ekim Barış ve Dayanışma Derneği Başkanı Mehtap Sakinci Coşgun</strong>, derneklerinin kapatılmasının “yaşamını kaybeden 103 canın ve yaralanan 450’nin üzerinde insanın yaşadığı vahşeti yok saymak anlamına” geldiğini söyledi.<br /> <br /> Dernek tüzüğündeki eksiklikler nedeniyle Ankara 7. Asliye Hukuk Mahkemesi kararıyla kapatılan 10 Ekim Barış ve Dayanışma Derneği yöneticileri, Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası Genel Merkez binasında basın toplantısı düzenledi. Toplantıya destek amaçlı kimi siyasi parti, sendika ve sivil toplum örgütü temsilcileri de katıldı.<br /> <br /> <strong>‘GEÇİCİ AMAÇLA KURULAN BİR DERNEK DEĞİLİZ’</strong><br /> <br /> Yapılan açıklamada derneklerinin geçici bir amaçla kurulmadığını söyleyen 10 Ekim Barış ve Dayanışma Derneği Başkanı Mektap Sakinci Coşgun, “10 Ekim Derneği kesinlikle hevesle, geçici amaçlarla kurulan ve sonrasında da atıl bırakılan bir dernek değildir. Her şeyden önce derneğin; halihazırda 30’u aşkın yaralının tedavisine katkı sunulması, mağdurların hukuki işlemlerinden doğan yargılama giderlerinin karşılanması, ceza davasının teminatı olan ailelerin Türkiye’nin dört bir yanından gelerek davalara devamlılığının sağlanması, ailelerin kendi içinde kenetlenmesi ile örgütlü gücünün oluşturulması ve daha da önemlisi belleklerden bu katliamı silmeye çalışanlara inat, her ayın 10. gününde 10.04’te Ankara Garı’nda anmaların kesintisiz olarak gerçekleştirilmesi gibi elzem konuları hayata geçiren bir dernektir” ifadelerini kullandı.<br /> <br /> Coşgun, Türkiye’de barış mitinginde yaşanan bir katliamın akabinde kurulan ve amacı adalet talebinin dışında “barışın hemen tesisi” olan başka bir dernek bulunmadığını da söyledi.<br /> <br /> Derneğin barışa en çok ihtiyaç duyulan günlerde kapatıldığına dikkat çeken Çoşgun, hiçbir şeyin kendilerini yolundan vazgeçiremeyeceğini vurguladı.<br /> <br /> <strong>‘KARAR, VAHŞETİ YOK SAYMAKTIR’</strong><br /> <br /> Coşkun, devamında şunları söyledi: "Derneğin kapatılmasına dair bu karar, aslında bir ülke tarihinde yaşanan en büyük katliamda yaşamını kaybeden 103 canın ve yaralanan 450’nin üzerindeki insanın yaşadığı vahşeti yok saymaktır. Toplum vicdanında 10 Ekim katliamının açtığı yarayı yeniden kanatmaktır. Ve aynı zamanda geride kalan bizlerin “unutmama, unutturmama” iradesini de tanımamaktır. Herkes tarafından bilinsin ki; 10 Ekim adalet ve barış talebimiz kapsamında siyasetler üstü kurduğumuz örgütlü mücadele, hız kesmeden ve kurumsal başka bir yapıyla devam edecektir. Bu aşamadan sonra örgütlü mücadelemizin; değil herhangi bir menfi kararla sonlandırılması, bir an dahi bile durdurulması mümkün değildir. Bizi yan yana ve bu mücadeleden geri durmaktan hiçbir karar alıkoyamaz. Çünkü 28 ay, 850 gün önce yüreklerimize o gün düşen ateş sönmedi, öfkemiz hala devam etmektedir."<br /> <br /> <strong>YOLLARINA DEVAM EDECEKLER</strong><br /> <br /> Coşkun 10 Ekim aileleri olarak aynı amaçlar doğrultusunda ve vakıf tüzel kişiliğiyle yollarına devam etme kararı aldıklarını da paylaştı. (<strong>MA)</strong>