Dünya döndükçe, insanlar masal anlatır…

Güneş, masal dolu bir dünyayı aydınlatır.

Güneş ışınlarının yeryüzünde ilk aydınlattığı yer Yeni Zelanda’da Hikurangi Dağı’nın tepesidir. Yeni Zelanda yerlileri, iki adadan oluşan ülkeleri için Maui’nin Balığı anlamına gelen Te-Ika-A-Maui diyorlarmış. Neden mi? Çünkü küçük Maui, ülkesini bir oltayla denizin dibinden çıkarmış. Denizden ilk çıkan yer, güneşin yeryüzünde aydınlattığı ilk yer olan Hikurangi Tepesi’ymiş.

Güneşin izini sürerken Yeni Zelanda’dan Avustralya’ya geliyoruz: Kangurular, emular, koalalar ve kıtadaki binlerce yıllık geçmişleriyleAborijinler. Peki Avustralya’da yaşayan hayvanların, ellerindeki sopalarla gökyüzündeki kara bir bulutu dağıtıp, yurtlarına güneş ışınlarını kendi elleriyle getirdiklerini biliyor muydunuz?

Sırada bir Japon masalı, Taş Kıran Adam var. Taş kırmaktan sıkılıp zengin olmak, zenginlikten sıkılıp prens olmak, güneş olmak, güneşin söz geçiremediği bulut olmak, en sonunda yağmurların etkilemediği sert bir kaya olmak isteyen adamın öyküsü. Daha doğrusu istediği her şey olduğunda, kendisi gibi bir taş kırıcısının gelip parçaladığı taş olduğunu fark eden adamın öyküsü…

Taş Kıran Adam’ın ardından, güneşin izindeki masal yolculuğumuz kuzeye uzanacak. Karşınızda alabildiğine geniş düzlükleri ve soğuk iklimiyle Sibirya. Güneşin peşindeki hayvanları anlatan çok güzel bir masal.

Başka neler mi var? Çin’de kuraklıktan mahvolmuş insanlara yardım etmek için kendilerini akarsuya çevirerek toprakları sulayan iyi yürekli dört ejderha; Hindistan’da yoksullara yardım edeceğine söz verip sonradan pişman olan Cimri Şahİran’da yüzlerce arı doğuran çamaşırcı kadın; Türkiye’de Keloğlan ile annesi; Girit’te öksüz, yetim bir çocuğun öyküsü; Fas’ta Alâaddin ve Sihirli LambasıOrta Afrika Cumhuriyeti’nde Kalemeleme ile Kinku’nun ve Etiyopya’da Taklitçi Maymunun öyküsü. Hepsi sizi bekliyor.

Gün akşam oldu, güneş artık batıyor. Birinci kitap da böylece bitiyor.

İkinci kitap ise birincinin bıraktığı yerden yolculuğunu sürdürerek önce AvrupaGüney Amerika ve Kuzey Amerika ülkelerine, sonra da Havai’ye uğrayacak. Böylece dünyanın çevresinde 24 saatlik bir masal turu atıp Afrika’nın çöllerinden Sibirya’nın soğuğuna, Alâaddin’den Keloğlan’a uzanmış olacaksınız. Yolculuğumuzun ikinci bölümü Güney Afrika’dan başlayacak. Fırtına Burnu’ndan açık denizlere ulaşmaya çalışan Uçan Hollandalı’yı duymuş muydunuz?

Litvanya’dan Norveç’e, İngiltere’den Portekiz’e, İzlanda’dan Kuzey Amerika’daki Kızılderililere uzanan birbirinden güzel masalları okuduktan sonra Meksika’da Yağmurcu’nun öfkesiyle irkilip, Şili’de Denizkızı Kayalığı’nın güzelliğiyle büyüleneceksiniz. Brezilya’nın güzel kuşu Uirapuru’nun hüzünlü sesini dinledikten sonra Havai’de güneşin batışını izleyerek dünya turunuzu tamamlayacaksınız.

Çocuğunuz belki de ilk kez bu masallarla dünyanın farklı bölgelerini merak edecek. Kim bilir, belki yıllar sonra, çocukken dinlediği masalların izinde diyar diyar gezip dünyadaki farklı kültürleri tanıyacak. Avustralya’dan, İran’dan, Norveç’ten, Etiyopya’dan, Hindistan’dan, Şili’den, Fas’tan, Meksika’dan arkadaşlar edinecek.

İşte o zaman dünya, bugünkünden daha güzel bir dünya olacak!

Serpil Ural’ın derlediği Dünya Masalları, bir yandan farklı coğrafyaları anlatırken diğer yandan çocuklarınızın hayal dünyasına yeni renkler ekleyen bir kitap. Bugüne kadar okuduğunuz masal kitaplarından çok farklı, dünyayı kuşatan bir derleme. Serdar Südor’un çizimleriyle canlanan sayfalar, birbirinden ilginç masallarla çocuğunuzun dünyaya açılan penceresi olacak. İnsanın ufkunu açan, dünyaya bakışını değiştiren, 7 yaşında da, 70 yaşında da okunabilecek, olağanüstü güzellikte bir kitap Dünya Masalları.(kaynak: Bilgi yayınevi)

Serpil Ural’ın derlediği Dünya Masalları (1-2) kitaplarını indirimli fiyat ve avantajlı kargo seçeneği ile hemen satın almak için tıklayın.

 

 

 
Editör: Haber Merkezi