24 yıl geçse de vazgeçmeyeceğiz

Birgün gazetesinde Zeyneyp Kuray'ın haberine göre: Gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetinin açıklanması ve faillerin cezalandırılması için yıllardır mücadele eden Cumartesi Anneleri, 725’inci kez polis ablukasına rağmen bir araya geldi. Eyleme, Leyla Güven’in açlık grevini izlemek için Avrupa’dan gelen Barış Heyeti üyeleri Öğmundur Jonasson ve Beverly Ann Keene de katıldı. Bu haftaki açıklamayı gözaltında kaybedilen Fehmi Tosun’un kızı Berna Tosun okudu.

“Gözaltında kaybedilen yakınlarımızın akıbetini sormaya, onların kaybedildiği koşulları sorgulamaya, devletin sorularımızı cevaplamasını talep etmeye hakkımız var” diyen Tosun, Cumartesi Anneleri’ne 26 haftadır Galatasaray Meydanı’nın yasaklanmasının ve İstiklal Caddesi’nin abluka altına alınmasının bir anayasal hak ihlali olduğunu söyledi.

Açıklama öncesi, Ankara’da 1993 yılında gözaltına alındıktan iki gün sonra cansız bedenine ulaşılan Ankara Altındağ Nüfus Müdürü Abdülmecit Baskın’ın annesi Meryem Baskın’ın yaşamını yitirdiğini duyuran Tosun, Anne Meryem’in adalet mücadelesini bıraktığı yerden yükseltme sözü verdi. Baskın, oğlunun faillerini bulup, yargılanmalarını sağlamak için yıllardır Cumartesi Anneleri’nden biri olarak mücadele ediyordu.

Eylemde, 24 yıl önce gözaltında katledilen Rıdvan Karakoç’un kardeşi Hasan Karakoç da söz aldı. Dava dosyalarında hiçbir ilerleme olmadığına dikkat çeken Karakoç, “Her savcılığa gittiğimizde oyalanıyoruz, yıllardır böyle sürüyor. 24 yıldır devletin raflarında bekletilen dosyanın zaman aşımı ile karşı karşıyayız. 24 yıl da geçse kayıplarımız için adalet istemekten vazgeçmeyeceğiz” dedi.

EVLATLARININ KEMİKLERİNE ULAŞAMADILAR

Cumartesi Anneleri’nden Berfo Kırbayır, Fatma Morsümbül, Zeynep Güney, Kiraz Şahin, Cevriye Altunbaş, Meryem Bulut, Fatime Taşkaya, Kesriye Demir, Makbule Babaoğlu, Ziyneti Türkoğlu, Fincan Bilgin, Koçeri Kurt, Hatice Öztürk, Asiye Karakoç, Hediye Coşkun, Asiye Doğan ve Şahsenem Cihan da evladının kemiklerine ulaşmadan yaşamını yitirmişti.