DİYARBAKIR- Sur’daki 63 adet metruk yapının yıkımıyla özgün sokak dokusunun yok edildiğini belirten TMMOB Diyarbakır İl Kordinasyon Kurulu, yıkan ve yok eden yaklaşımlardan vazgeçilmesini talep etti.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Diyarbakır İl Kordinasyon Kurulu (İKK), Sur Belediyesi’nin 63 adet metruk yapının yıkımına ilişkin Turistik Cadde üzerinde basın açıklaması yaptı. “Kültürel mirası yıkmaktan vazgeçin” pankartının açıldığı açıklamayı Mimarlar Odası Eşbaşkanı Ferit Kahraman okudu. 

Açıklama öncesi konuşan TMMOB Diyarbakır İKK Sekreteri Doğan Hatun, Sur’un kentsel sit alanı olduğuna dikkati çekerek plansız, projesiz, izin almadan yıkımların gerçekleştirilmesine tepki gösterdi.

Daha sonra açıklamayı okuyan Mimarlar Odası Eşbaşkanı Kahraman, 2016 yılından bu yana Sur ilçesinin neredeyse tamamının acele kamulaştırılmasına karar verildiğini, nüfusun çoğunluğunun yaşam çevrelerini terk ederek göçe zorlandığını hatırlattı.

‘ÖZGÜN SOKAK DOKUSU YOK EDİLİYOR’

İmar Planı Değişikliği ile mevcut tarihi doku ve tescilli yapıların yok sayıldığına dikkati çeken Kahraman,  “Sur Belediyesi’nce kentsel sit alanı içerisinde kalan farklı mahallelerinde bulunan 63 Adet yapıya ilişkin ‘Genel güvenlik ve asayiş bakımından tehlike arz ettiği gerekçesi ile’ yıkım kararı alınmış ve yıkım işlemlerine başlanmıştır. Öncelikli olarak miras alanının tek başına bir parçadan oluşmadığını, bulunduğu çevre ile bir bütün olduğunu ve bu yıkımlar sonucu kayda alınmamış tescile değer yapıların ve özgün sokak dokusunun yok edildiğini vurgulamak istiyoruz” diye belirtti.

‘KENTSEL DOKU ÜZERİNDE OLUMSUZ’

Miras alanında yürütülen çalışmalar için Kültürel Etki Değerlendirme Raporlarının hazırlanmasının ve sonuçlarının değerlendirilmesin zorunluluk olduğunu vurgulayan Kahraman, “Miras Komitesinin bilgilendirilmesi ve onayının alınması süreçlerinin işletilmediği ve dolayısıyla yıkımların miras alanı üzerinde geri dönülemez tahribatlar yaratacağı açıktır. Kentin tarihsel dokusunu ve bütünlüğünü bozan yıkımların durdurulması ve onarım, restorasyon karar süreçlerinin işletilmesi önem arz etmektedir. Zira kentsel sit alanı içerisinde yapılan yıkımlardan sonra yapılan yeni yapıların geleneksel sivil mimari örneklerden çok uzak olduğu ve yıkımlar sonrası alanlarda oluşan doluluk/boşluk oranlarındaki tutarsızlıkların kentsel doku üzerinde olumsuz etkiler yarattığı ortadadır” ifadelerini kullandı.

‘YIKAN YAKLAŞIMDAN VAZGEÇİN’

Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) tarafından Dünya Mirası olarak tescillenen alanın tampon bölgesi ve Kentsel Sit Alanı olan Suriçi'nde yıkan ve yok eden yaklaşımlardan vazgeçilmesi gerektiğini belirten Kahraman, “Var olmasının amacı tarihi, kültürü, sanatı koruma ve gelecek nesillere aktarma olan kurumlara ve kişilere görevlerini hatırlatıyor, sorumluluklarını yerine getirmeye çağırıyoruz. Bu kent hepimizin ve tüm insanlığın ortak mirasıdır, sahip çıkalım” şeklinde konuştu. (MA)

Editör: Haber Merkezi