İZMİR - Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü İbrahim Akın, kurulabilecek bir “Demokrasi İttifakı”nın Türkiye demokrasisinin yeniden inşası için sigorta olduğunu söyledi.  

Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik ve siyasi kriz, ülkeyi yönetilemez ve yaşanmaz hale getirirken, yurttaşlar her güne yeni zamlarla uyanıyor. Alım gücünün her geçen gün düştüğü, insanların geçimlerini sağlayamadığı ve intihara sürüklendiği bu dönemde iktidar, ekonomik krizden çıkışı elindeki kamu mallarını satarak, arazileri talana açmakta buluyor. 

Yaşanan tüm bu gelişmelerse erken seçim tartışmalarının yanı sıra siyasi partilerin ittifak arayışlarını da hızlandırıyor. Cumhur ve Millet ittifaklarının yanı sıra kurulması planlanan bir üçüncü yol uzun zamandır tartışılıyor. Bu üçüncü yolun içinde kimlerin olacağı konuşulurken, ekoloji hareketlerinin bu ittifakta yerinin önemli olduğu vurgulanıyor. Dünyada da birçok örneğine rastlanıldığı gibi ekolojik talana karşı mücadele eden bu hareketler, iktidarların değişmesinde önemli yere sahip. Özellikle Latin Amerika ve Asya ülkelerinde güçlü olan hareketler, seçimlere doğrudan etkiler etti. 

Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Eş Sözcüsü İbrahim Akın, oluşabilecek bir Demokrasi İttifakını ve bu ittifakta ekoloji hareketlerinin etkisini değerlendirdi.  

İTTİFAKLAR KAPSAYICI DEĞİL

AKP iktidarının MHP ile beraber her şeye rağmen kendisini var etmeye çalıştığını aktaran Akın, bunun sonucunda yaşanan tek adam rejiminin ülkede temel problem haline geldiğini söyledi. Kamuoyunda iktidara gidici gözüyle bakıldığını belirten Akın, ancak yerine kurulacak seçenek konusunda tartışmaların olduğuna değindi. Muhalefetin diziliş biçiminde sorunlar olduğunu dile getiren Akın, “HDP ile yan yana gelmemek, terörize etmeye çalışmak, muhalefeti bölmeye çalışmak AKP’nin böl-yönet politikası bakımından temel argüman. Bunun karşısında muhalefetin de kötünün iyisi diyebileceğimiz adımlar atıyor. Bunun bir tanesi, ortak bir tutum almaktır. Ancak bunun bizce yeterli olmayan bir yanı var. Millet İttifakı 6 partiyle şekillenmeye çalışıyor. Önümüzdeki dönemde hangi demokratik program ve proje ile ortaya çıkacakları belli değil. Ama bu ittifakın bileşenlerini bildiğimiz için HDP bileşenleri ve sol açısından bu ittifakın kapsayıcılığı zor görünüyor” dedi. 

EKOLOJİ HAREKETLERİNİN ÖNEMİ

Bunun için 3’üncü bir yol olarak Demokrasi İttifakı kurmanın önemine dikkati çeken Akın, çok bileşenli kurulacak böylesi bir ittifakın kritik olduğunu vurguladı. Bu bileşenlerin en önemlilerinden birinin de ekoloji hareketleri olduğunun altını çizen Akın, “Önümüzdeki dönemde bu kutuplaşma siyasetinin çözülmesi konusunda iki temel dinamikten bahsediliyor. Birisi ekoloji hareketi diğeri ise kadın hareketi. Kadın ve ekoloji hareketlerinin kutuplaşma siyasetini bölen bir unsur olarak görülüyor. Ekoloji meselesi anti kapitalist mücadelenin çok önemli bir dinamiğidir. Bu açıdan safları ve sınırları belli. Özellikle Ege illerinde verilen mücadelelerin içinde yer alan AKP ve MHP’liler, bile bu partilerin uyguladığı talan ve rant politikaları karşısında tepkili. Dolayısıyla Kürdistan’daki bütün muhalif dinamiklerin bir araya geldiği, herkesin inanç ve kimlik olarak katılabildiği, aynı zamanda ekoloji mücadelesinin sözcülerinin de katılabildiği bir ittifak istiyoruz” diye belirtti.

TOPLUMSAL DAYANIŞMA

“Ekoloji hareketleri farklı dinamiklere sahip” diyen Akın, “Örneğin Milas’ta verilen mücadele 200 hanelik bir köyde örüldü. Ama orada ciddi bir meclis oluştu. Ekoloji hareketlerinde yaşanılan süreçlere bağlı olarak bilinçlenme seviyesi hızlı gelişiyor. Toplumsal dayanışma ilişkisi kolay örülüyor. Eğer biz bu mücadeleyi araçsallaştırma değil de herkesin özne olduğu, geleceğine sahip çıkabildiği bir siyasal pozisyona sokabilirsek, o mücadele gelişebilir. Ekoloji hareketlerinin özgün kimliğini zedelemeden, onları ötelemeden, söz ve karar süreçlerine katılması halinde çok geniş bir ittifakın kurulmasına katkıları olacaktır. Siyasal görüşleri ne olursa olsun insanlar ekolojik gelecek için kaygı duyuyor. Bu duyarlılığının artmış olması bizim için önemli” diye aktardı. 

SEÇİMLER İÇİN SİGORTA

Ekoloji hareketlerinin neredeyse tüm bölge ve illerde bulunduğunu aktaran Akın, bu platformlarla kurulacak bağların önemine işaret etti. Kurulan bu bağlarla oluşacak bir ittifakın gelecek seçimler için sigorta olduğunu ifade eden Akın, şöyle konuştu:“Bunun şöyle bir matematiksel toplamı var; örneğin Millet İttifakının yüzde 42 ile 45 arasında oy potansiyeline sahip olduğu ifade ediliyor. Bizim kuracağımız Demokrasi İttifakının da yaklaşık yüzde 20 oy potansiyeline sahip olma ihmali var. Bu önümüzdeki dönemde demokratik siyasetin örülmesi, anayasa değişikliğinin dahi yapılabilmesi bakımından çok değerlidir. O bakımdan böylesi bir süreçte toplumun tüm muhalif kesimlerinin katılacağı bir yapı çok önemli.” 

YAŞANILANLAR BİR FIRSAT

Cumhuriyetin 100 yıllık tarihinin bugün tek adam rejiminin oluşmasına zemin hazırladığını ifade eden Akın, Millet İttifakının geçmiş parlamenter sistemin benzerini kurmasına izin vermeyeceklerini söyledi. Kurulacak 3’üncü yolun güçlü demokrasinin inşası ve çok kimlikli bir Türkiye için önemli olduğunun altını çizen Akın, şunları söyledi: “Bu süreç 5-6 yıldır yaşadığımız anti demokratik ilişkilerin yarattığı tahribattan kurtulmak için bir fırsattır. Demokratik ilişkilerin tesis edilmesi için bu fırsatın iyi değerlendirilmesi lazım. İki kutuplu bir siyasetin içinde üçüncü bir ittifakın kurulmasının tarihsel bir önemi var. Tek adam rejiminden kurtulmak için bir araya gelmekte engeller olduğunu görüyoruz. Bunun bugün ki koşullarda öne çıkarılmasını doğru değil. Yakalanan fırsatı kimsenin kaçırmaya hakkı yoktur. Önümüzdeki dönemin basit bir seçim olmadığını, iktidardan kurtulmak için fırsat olduğunu biliyoruz.” 

YERELLERİN ETKİSİ

HDP’nin siyasi partilerle yürüttüğü görüşmelerin önemli olduğunu, fakat bunun toplumsal kutuplaşmayı çözmek bakımından yeterli olmadığını belirten Akın, HDP’ye önerilerinin bu ittifakın yerellerde de örülmesi olduğunu aktardı. Akın, “Seçimlerden sonrada ittifakın devamını tesis etmek bakımından yerel örgütlenmeler kıymetli. Sadece seçimle ilgili bir birlik kurulmasının da eksik olacağını düşünüyoruz. Bunun için ortak toplumsal dinamiklerin en geniş temsiliyetinin mümkünse her mahallede kurulması ve alttan yukarıya bir demokrasinin inşa edilmesi gerekiyor” diye konuştu. 

MA / Tolga Güney

Editör: Haber Merkezi