İSTANBUL - Sözcü gazetesinin Erdoğan tarafından hedef alınması ve ardından başlatılan soruşturmaya tepki gösteren basın örgütleri, iktidarın eleştiriyi kabul etmediğini belirterek, bu zihniyete karşı daha örgütlü mücadele içinde olunması gerektiğini vurguladı.  

Sözcü gazetesi "2021'in torbasından felaket ve gözyaşı" çıktı manşeti nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hedefi oldu. Erdoğan dün yaptığı konuşmada "Sözcü gazetesini ben okumuyorum kimse de para verip okumasın" dedikten hemen sonra Basın İlan Kurumu da harekete geçti. Basın İlan Kurumu, gazetenin "2020'nin torbasından felaket ve gözyaşı çıktı" manşetli haberinde Ayasofya'nın cami hüviyetine geri döndürülmesinin felaket olarak yorumlanmasına ilişkin gerekli işlemlerin yapılacağını bildirdi.

AMAÇ SUSTURMAK

Türkiye Basın, Yayın, Gazetecilik, Grafik-Tasarım, Baskı ve Ambalaj Sanayi İşçileri Sendikası (Basın İş) Genel Sekreteri Özge Yurttaş, saldırının amacının susturma ve kontrol altına alma olduğunu söyleyerek, “Erdoğan'ın gazeteyi okumama çağrısı Sözcü'yü etkilemez. Zira gazetenin okurları zaten Erdoğan karşıtlarından oluşuyor. Fakat burada asıl sorun Erdoğan'ın açıklamasından sonra Basın İlan Kurumu'nun gazete hakkında başlattığı soruşturmadır” dedi.

MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ

İktidarın kendi kontrolü dışındaki medya kuruluşları üzerinde baskıyı arttırmaktan vazgeçmesi gerektiğini ifade eden Yurttaş,“Medya kurumları ve gazetecilere açılan soruşturmalar ve hedef gösteren kampanyalar sürdüğü sürece biz basın alanında örgütlü emek ve meslek örgütleri basın ve ifade özgürlüğü için mücadele etmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

ELEŞTİRİ İSTEMİYORLAR

Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Gökhan Durmuş ise, gazetecilerin iktidar tarafından sıkıştırıldığını ifade etti.  Türkiye’de gazetecilere yönelik baskıların fazla olduğunu belirten Durmuş, “AKP’yi iktidarda tutan ayrıştırıcı politikalarıdır. Geriye dönüp 20 yıllık tarihlerine baktığımızda da bunu görüyoruz. Medya en önem verdikleri konulardan birisidir. Kimse eleştirmesin, kimse yanlış politikalarımızı kamuoyuna duyurmasın istiyorlar. Gazetecinin görevi iktidarı ya da muhalefeti korumak, kollamak değil halkı korumak, kamu çıkarını birinci planda tutmaktır. Maalesef Türkiye'de bunu yapan gazeteciler terörist ilan ediliyor, bu yönde yayın yapan gazeteler Basın İlan Kurumu aracılığı ile yıpratılmaya, televizyon kanalları RTÜK ile yıpratılmaya çalışılıyor” diye konuştu.

ÖRGÜTLÜ OLMAK ŞART

Durmuş, bu baskıların sadece Sözcü gazetesi üzerinde olmadığını söyleyerek, “Evrensel ve Birgün gazeteleri ilan ambargoları ile karşı karşıya. Yeni Yaşam gazetesinin ilan almasının önü en başından kesildi. Kamu kaynaklarını eşit dağıtması için kurulan BİK iktidarın sopasına dönüştü. Eleştiriye tahammül gösteremeyenler demokrasiye de inanmayanlardır. Bu zihniyete karşı hem gazetecilerin daha örgütlü davranması gerekiyor hem de halkın haber alma hakkına sahip çıkması gerekiyor. Maalesef bugünün koşullarında başka bir çıkış yok” dedi. (MA)

Editör: Haber Merkezi